BBP Manavgat İlçe Başkanı Mehmet Çayır, şehit liderleri Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 dava arkadaşının şehadetiyle ilgili davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını söyledi.

Şehit liderleri Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 arkadaşının Kahramanmaraş Keşdağı'nda şehadete ulaşmasının ardından 6,5 yıl geçmesine karşı açılan davalarda bir arpa boyu yol alınamadığını belirten Çayır, en son şehit liderleri ve arkadaşlarının şehadetlerine ilişkin eski emniyet amiri Dursun Özmen hakkında 'Görevini kötüye kullanmak' suçuyla açılan davanın 5'ncisinin geçtiğimiz günlerinde genel başkanları Mustafa Destici, Gülefer Yazıcıoğlu ve Furkan Yazıcıoğlu'nun katılımıyla Kahramanmaraş Adliyesi'nde görüldüğünü hatırlattı.

25 Mart 2009'da şehit liderleri Yazıcıoğlu ile 5 yol arkadaşının hayatını kaybettiği 'Şehadet Süreciyle' ilgili olarak, dönemin Kayseri Valisi Mevlüt Bilici'ye Yazıcıoğlu'nun yaralı kurtulduğu bilgi notunu gönderen Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Dursun Özmen hakkında 'görevi kötüye kullanma' suçlamasıyla açılan davanın beşinci duruşmasının geçtiğimiz günlerde Kahramanmaraş Adliyesi'nde görüldüğünü vurgulayan Çayır, artık insanların ekseri çoğunluğunun olayın sıradan helikopter kazası değil, bir suikast olduğu düşüncesini net bir şekilde ifade ettiğinin altını çizdi.

6,5 yıldır dava ile ilgili bir arpa boyu yol alınamaması ve üstünün örtülmek istemesine BBP'lir olarak asla müsade etmeyeceklerini belirten Çayır, ülke siyasetinin çeyrek yüzyılına damga vurmuş bir liderin hayatını kaybettiği olayı aydınlığa kavuşturulmamasının ise utanç verici olduğunu kaydetti.

Daha yeni yemin eden 25. dönem milletvekillerinden olayın aydınlatılması yargının hiç bir baskı altında işlemesi için çalışma yapmalarının namus borçları olduğunu belirten Çayır, "Şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu da şehadete erdiğinde milletvekiliydi. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin en şerefli üyelerinden birisiydi. Onun hakkını, onun hukukunu korumak, onun şehadet sürecinin aydınlatılması için uğraşmak size de bir vebal değil midir? Yemin eden 25. dönem milletvekillerinin tamamı bu hadisenin aydınlatılması için gayret göstermelidirler. Sadece olayın olduğu sırada gruplar adına teklif vererek mecliste bir soruşturma komisyonunun açılmış olması, onları bu vebalden kurtarmaz. Yazıcıoğlu ve arkadaşlarımızın şehadet sürecini aydınlatmak sadece iktidarın yada hükümetin görevi değil, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve onunu hukuk sisteminin de en başta gelen görevlerindendir ve namus borçlarından bir tanesidir." diye konuştu.