İŞTE O YAZI:

Dün bu köşede başlayan, Çoğulcu Demokrasi Partisi (ÇDP) adlı partinin incelemesine devam ediyoruz.

ÇDP kapitalizmi savunuyor.

ÇDP ayrıca, tipik bir piyasa ekonomisi taraftarı.

Cumhuriyet kurumlarının yıkılmasından söz etmiyor, kurumlara sahip çıkmıyor ve kamucu-halkçı devletten yana olduğunu söylemiyor. "Partimiz, serbest piyasa ekonomisi politikalarını benimser" diyor.

ÇDP, EMPERYALİST ABD VE AB DEĞİL DE, TÜRKİYE MİDİR?

ÇDP programında, "Antiemperyalist olmayı ve bağımsızlığı onurlu olmanın gereği sayar. Bağımsızlığı gölgeleyecek, himayeci hiçbir girişimi kabul etmez" diyor.

Ama emperyalistler kimdir ve nasıl bir bağımlılık tehlikesi var, yazmıyorlar. Çünkü yazmaya kalksa, emperyalist diye ABD ve AB'yi kastetmediği ortaya çıkacak. İzleyebildiğim metinlerinde, emperyalizmin herhangi bir işgali, saldırısı, egemenlik çabası ya da ülkemizde yaptıklarına dair, bir cümleye dahi rastlamadım.

Hemen altında da zaten, AB emperyalizmini ve AB'nin Türk milletini dağıtma planını savunuyor Programda. "AB sürecinin ülkenin demokratikleşme sürecindeki katkılarının farkındadır. Bu süreçte yapılan reformların, vatandaşlar ve kimliklerin faydasına uygulanmasını savunur. Bu sürecin aktif bir katılımcısı olmayı önemser" diyor.

ÇDP Türk Ordusu'nun tasfiyesini savunuyor:

"Partimiz zorunlu askerlik uygulamasına karşıdır. Vicdani ret hakkının yasal güvence altına alınması için mücadele eder."

Komik olan şu ki, bu cümleler "Ülke Güvenliği" başlıklı bölümde geçiyor. ÇDP'nin ülke güvenliğinden anladığı, Türkiye'nin değil, emperyalizmin güvenliğidir.

ÇDP, emperyalistlerin "profesyonel ordu" planlarını da savunuyor.

***

Özetle ÇDP, Çerkes'lerin çıkarlarını değil, Türk milletinin parçalanması ve üniter devletin dağıtılmasını savunmaktadır. Bu politikalar emperyalizme aittir. ÇDP, emperyalistler tarafından sahneye sürülmedi ise, emperyalizmin değirmenine su taşımaktadır ve kısa zamanda maşası olacaktır. Çerkes kökenli yurttaşlarımızı uyarıyorum. Nereye çağrıldığınızı dikkatle inceleyin.

ÇERKES KÖKENLİ BİR YURTTAŞIN ÇERKESLERE ÇAĞRISI

Bu konuda yazacağımı internetten duyurunca, Çerkes kökenli bir vatansever duyurumun altına şunları yazmıştı;

"Ben Çerkes kökenli bir TC vatandaşı Türküm. Bugüne dek ne ben, ne ailem, ne de tanıdığım hiç bir Çerkes, bu topraklarda ötekileştiren bir ayrımcılığa tabi tutulmadık. Hatta pozitif ayrımcılık gördük. Mesela devlet, Kafkasya'dan sürülen aileme arazi verdi, iş sağladı, vatandaşlık hakkı tanıdı. Dedem İsmet İnönü döneminde TBMM'de görev yaptı. Yine babam, TBMM'de 40 yıl görev yaptı. Başbakanlık'ta iki ayrı bakanın basın danışmanı idi. Annem Maliye Bakanlığı'ndan emekli oldu. Bu devlet, bizi devlet kapılarına soktu, güvendi. Çünkü Çerkesler, aidiyet hissi kuvvetli, asil ruhlu, namuslu ve mert insanlardır. Her üç Genelkurmay Başkanı'ndan biri Çerkes kökenlidir. Eğer bir devlet sana ordusunu bile teslim edecek kadar güveniyor ise, sen de o devlete ihanet edecek hiçbir oluşumun içinde yer alamazsın. Alırsan senin o Çerkes kökenini sorgularım. Çerkes'ler de namertlik yoktur. Çerkes soydaşlarım eğer toprak isteyecekler ise hedef bellidir. Bizim hakkımız olan ve geri almak için mücadele vereceğimiz tek toprak anavatan Kafkasya'dır. Türkiye'yi karıştırmak için oynanan oyuna, hiçbir Çerkes alet olmamalı."

Başka söze gerek yok