Dedeoğlu: Yeni Türkiye Bölünmüş Türkiye'dir

MHP Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu, gündeme dair sorularımızı cevaplandırarak iktidara yüklendi ve “Yeni Türkiye” söylemini tehlikeli bulduğunu ifade ederek, şu açıklamalarda bulundu; 

“İktidar bir ”˜Yeni Türkiye' söylemidir tutturdu. “Yeni Türkiye” dedikleri, bölünmüş bir Türkiye. Doğu tamamen bölünmüşlüğün içerisinde. Hayvancılık ve tarımın bittiği,  esnafın, işçinin yok edildiği bir dönem. Milliyetçilik duygularının yok edilemeye çalışıldığı,  İstiklal Marşı'na,  Türk Bayrağına, duygu ve hislerin köreltilemeye çalışıldığı bir nokta.  Neme lazımcı olmuş bir Türk halkı. Yeni Türkiye diye kastettikleri bu.”

Diğer yandan ülkede demokrasinin kaybolduğunu vurgulayan, Dedeoğlu; “İleri demokrasi diyorlar. Türkiye'de, bu gün demokrasi var mı yok mu konuşmak tartışmak lazım. Bu gün her basın mensubu istediğini yazabiliyor mu? Yazanlarda ekmeğinden işinden oluyor. Herkes bunlar ne zaman gidecek onu bekliyor” dedi.

Ak Parti iktidarı döneminde Kahramanmaraş'ın hiçbir probleminin çözülmediğini iddia eden Dedeoğlu;  “Evet, 12 yılda Türkiye'de çok değişti. Fakat olumlu yönde değişen hiçbir şey yok. Göz boyama, birkaç yatırım. Ki Kahramanmaraş'ımıza daha hiçbir yatırım gelmedi. Yol problemleri çözülmedi, sağlık, eğitim, turizm vs. hiçbir alanda problemlerimiz çözülmedi.

Şimdi soruyorum, 12 yılda ilimizin hangi problemi çözüldü, hangi yatırım geldi? Sakın ola bir Şehir Hastanesi demesinler. O da yapılmasaydı zaten Kahramanmaraş'ı tamamen defterden silmiş olacaklardı.

Üstelik o hastane ile Kahramanmaraş'ın yatak kapasitesi aşağıya düştü. Birçok bölüm ve cihaz olmadığı için insanlarımız hayatını kaybetti.

Kahramanmaraş olarak neyine yeni Türkiye diyeceğim” diye konuştu.

Toplumun duyarsızlaştığını, sadece tüken bir toplum haline geldiğini ifade eden Dedeoğlu;  “Yeni Türkiye'nin içerisinde bir nemelazımcılık oluştu. Toplum yönetme mühendisliği, algı mühendisliği diye bir algı çıkardılar. Bu nedir? İnsanların beynini yıkama, her şeyi yavaş yavaş, alıştıra alıştıra kabullendirmeyi başardılar.

Bunun bir örneğini vereyim; bir zamanlar halka “kimin idam edilmesini istersiniz” diye sorulsa; herkesin cevabı; “Abdullah Öcalan, İmralı canisi, bebek katili” olurdu.

Sayın Bülent Arınç, geçen yıl çıktı TV'lere; “Ben çok iyi tanırım okuldan, namazlı abdestli çok iyi bir insan” dedi. Bu algıyı da yıktılar. Maalesef ki; bu algı mühendisliği ile bizim örf adetlerimiz yok oldu. Bununla beraber, bayrağımıza, atamıza, toprağımıza milletimize, şehirlerimize yaklaşımlar farklılaştı.

Uzun lafın kısası yeni Türkiye'de, insanlar hazırcılığa alıştı, bir tüketim toplumu yarattılar. Bir paket, bir çuval gıdaya oyumuzu teslim eder hale geldik. Toplum “Bana değmeyen yılan bir yaşasın” şeklinde düşünür oldu.

İşte yaşlısına bakan, bakım aylığı alıyor, dul maaşı alanlar var, öğrenci parası vs. odun kömür alıyor. Vatandaş, “Ben şekilde hayatımı devam ettiriyorum. Geçimim bu şekilde sağlanıyor” şeklinde düşmüyor. Oysaki bu memleketin geleceğini, bizden sonrakilere bırakacağımız mirası düşünmek gerek.

Tahsil yapmış, Türkiye'nin dünyadaki konumunu iyi bilenler bunlara oy vermiyor. Emin olun sadece bir şekilde rant sağlayan,  menfaati olanlar veriyor. Fakir vatandaş ise aldığı üç beş kuruşluk yardımla avutuluyor” diye konuştu.

“MHP'nin Yerel seçimlerde Kahramanmaraş'ta % 32'lik bir oy aldığını fakat Cumhurbaşkanlığı seçiminde bu başarının yakalanamadığını” sorduğumuz da ise Dedeoğlu'nun cevabı şekilde oldu;

“Cumhurbaşkanlığı seçiminde yaz dönemi olması sebebiyle, vatandaşın tarlalarda, bağlarda bahçelerde işinin başında olması, büyükşehirlerde yaşayanlarında tatilde veya yazlıklarında olması sebebiyle, katılımda düşüklük oldu. Zaten sadece ilimizde değil, Türkiye genelinde katılım oranı azdı. Sonuç itibari ile genel olarak bakarsak, muhalefet partiler kendi oylarını almış durumdalar.

Tam bir katılım olsaydı 1. Turda seçilemezdi. Bunu kendileri de çok iyi biliyorlar.

 Diğer yandan, ilimiz ve Türkiye genelinde Ak Partinin almış olduğu yüzdelik dilimi gerçek yüzdelik oy oranını yansıtmıyor. Herkes bu gerçeği biliyor. Sandık, seçim kuruluna teslim edilinceye kadar oyların başına gelen kazaları hepimiz biliyoruz. Ama güç kendilerde olduğu için üstünü kapattılar.

Gün gelecek, kendilerinin çıkartmış olduğu bu Türk adalet sisteminde kendileri hesap verecekler. Bundan kimsenin endişesi olmasın. Bu toprakları kimseye peşkeş çekemezler. Kahramanmaraş'ta bir şey yok, ama büyükşehirler özelliklede sahillerde peşkeş çekilmeyen arazi kalamadı. Bu gelecek nesillere bizim mirasımız olacaktı. Ama hesabını verecekler.”  

Dedeoğlu; “3 yıl önce, seçim bitmiştir, sandık ortadan kalkmıştır, artık Kahramanmaraş'ı düşünüp hep birlikte hareket etmeliyiz, çağrısında bulundum. Bu zamana kadar olmadı, 24. Dönemde birlik içerisinde Kahramanmaraş'ın bütün problemlerini çözelim dedim. Ne iktidar partisinden ne yöneticilerinden hiç bir yaklaşım görmedim.

Milletin vekilleri olarak, ayda bir kez yerel yöneticilerle, STK'larla, sanayicilerimizle, bürokratlarımızla bir araya gelelim problemleri tartışıp, çözümünü bulalım, Kahramanmaraş'ımıza yatırım alalım istedim. Ama olmadı.

Basın mensupları “Tek Başına Ordu” dediler bana. Kahramanmaraş'ımızın bütün sorunların meclise yazılı sözlü önergelerle taşıdım. Gündeme getirdiğim bir çok konuyu da bakanlık ve müsteşarlar dikkate aldı çözüme kavuştu. İnanın Ankara'nın Kahramanmaraş'ın sorunlarından hiç haberi yoktu. Çünkü hiç yanıltılmamış, taşınmamış. Duyuran olmamış. Ben taşıdım. Tek kişilik orduyum,  yalnız başıma çalışıyorum. Vazifem de bu sorunları taşımak. Ama gönül hep birlikte hareket etmek isterdi” dedi.

Kaynak: özgürhaber