Günay, BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun cenazesinin Taceddin Dergahı'na defnedilmesiyle ilgili olarak, "Taceddin Dergahı, Mehmet Akif Merhumun hatırasıyla bütünleşmiş bulunan bir mekandır. Bu mekana çok sevdiğimiz bir arkadaşımız bile olsa bir siyaset ismiyle paylaşmak doğru mu olur diye tereddütlerimi ifade ettim. Bu tereddütlerimi göstermezsem tarih beni yargılar" dedi. [URL=http://www.haber46.com.tr/gallerydetails.asp?id=446#]FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ[/URL] Günay, Ord. Prof. Mükrimin Halil Yinanç'ın kütüphanesi açılışı ve bazı incelemeler için geldiği Kahramanmaraş'ta Vali Mehmet Niyazi Tanılır'ı makamında ziyaret etti. Vali Tanılır, Emniyet Müdürü Necdet Çelikbilek ve Garnizon Komutanı Jandarma Albay Sezai Akgün tarafından karşılanan Günay Polis mangasını selamladı. Valilik girişindeki sergi bölümünü de inceleyen Günay, Vali Tanılır ile görüşmesinin ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı. Bir gazetecinin, helikopter kazasında hayatını kaybeden BBP lideri merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun Taceddin Dergahına defnedilmesiyle ilgili, Bakanlar Kurulu Kararnamesini imzalayıp, imzalamadığı yönündeki sorusuna verdiği cevapta, buranın Milli Şair Mehmet Akif Ersoy'la anıldığını ve bir siyasinin defnedilmesiyle ilgili olarak tereddütleri bulunduğunu söyledi. Günay, bu tereddüdünü belirtmediği takdirde tarihin kendini yargılayacağını ifade ederek, "Yok daha henüz imzaya yeni açılıyor kararname. Ben sadece Taceddin Dergahı, Mehmet Akif Merhumun hatırasıyla bütünleşmiş bulunan bir mekandır. Bu mekana çok sevdiğimiz bir arkadaşımız bile olsa bir siyaset ismiyle paylaşmak doğru mu olur diye tereddütlerimi ifade ettim. Kültür ve Turizm Bakanı olarak, hele kültür işlerinden sorumlu birisi olarak, bu tereddüdü göstermesem tarih beni yargılar" dedi. Bakan Günay, Ergenekon soruşturmasıyla ilgili düşüncelerinin sorulması ve Bakan Şahin'in açıklamalarının hatırlatılması üzerine ise şunları söyledi: "Biz bakan arkadaşlar birbirimize basın önünde cevap vermiyoruz arkadaşlar. Biz kendi aramızda konuşabiliyoruz her şeyi. Duyarlılıklarımız arasında bir fark yok. Hepimiz hukuk devletinin Türkiye'de egemen olmasını sağlamaya çalışıyoruz. Hepimiz Türkiye'de demokrasinin sürekli olmasını sağlamaya çalışıyoruz. Bazen basının cümle aracıklarından, kelime aracıklarından böyle bir tartışma konusu yaratma niyet ve gayreti olabilir. Biz amacımızın ne olduğunu, doğrultumuzun ne olduğunu biliyoruz. Bu soruşturmayı yargı yürütüyor, yargı organları yürütüyor. Ben yürütmenin bir mensubu olarak, yasamanın da bir üyesi olarak yargı çok önemli bir soruşturma yapıyor. Bu yayılmasın, dağılmasın. Asıl odağından sapmasın, konusunda bir hukuk devleti dikkatini dile getirdim. Bu şimdiye kadar ki siyasi doğrultumuzla çizgimizle hiçbir ilgisi yok. Tam tersine eğer bu badireden sapasağlam çıkarsak Türkiye'de ilk defa darbecilere karşı demokrasi kazanacak."