Türkiye'nin bölgesinde söz sahibi olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini ve ekonomisinin her geçen gün güçlendiğini kaydeden GÜVENÇ:  “Eylemlerin bu boyuta sıçramasının en önemli sebebi, yıllardır mücadele ettiği terör belasından kurtulmuş, İMF'ye olan borcunu bitirmiş bir Türkiye'yi ve her seçimden halkının tam desteğini ve güvenini alarak zaferle çıkmayı başaran AK Parti iktidarlarının ülkemize kazandırdıklarını hazmedemeyen birtakım grupların karanlık beklentileridir.” Dedi.

 Bu ülkede 10 yılda, 2 milyar 711 milyon ağaç fidanı diken bir iktidarı ağaca ve yeşile düşman göstermenin asla gerçeklerle bağdaşamayacağına değinen GÜVENÇ, Bu eylemlerin amacının masum bir ağaç sevgisi ve çevreyi koruma duygusu olmadığını ifade ederek sözlerine şu şekilde devam etti: 

Provokatörler amacına ulaşamayacaklar
“Belediye başkanlığı döneminde İstanbul'da en fazla ağacı diken Recep Tayyip Erdoğan'ı yeşil ve çevre karşıtı olarak gösterip bu bahaneyle de binaları ateşe vererek, polis arabalarını yakarak, polislere taşla sopayla saldırarak sözde devrimcilerin nasıl bir Türkiye oluşturmak istedikleri gayet açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Meşru ve haklı tepkilerini eylem yolunu seçerek ortaya koymaya çalışan bir grup vatandaşımızın yanında bir elinde içki şişesi, bir elinde sopayla güvenlik güçlerine saldıran ve polisi orantısız güç kullanmakla suçlayanların, kamu mallarına zarar verenlerin gerçek niyetleri gayet açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bunların amacı ülkemizdeki güven ve huzur ortamını bozmak, başörtüsü zulmünü tekrar hortlatmak, darbeci zihniyeti ülkeye egemen kılmak, Türkiye'yi kaosa iterek 2023 hedeflerine ulaşmamıza engel olmaktır.

Demokratik yollarla kazanamadıklarını şiddete başvurarak elde etmeye çalışıyorlar.
AK Parti kurulduğu günden beri farklılıklara saygı duymuş ve farklılıkları Türkiye'nin zenginliği olarak kabul etmiş bir partidir. Sayın Başbakanımız kendisine oy verenlerin değil herkesin Başbakan'ı olduğunu her fırsatta ifade etmiştir. Bu nedenle de halkın desteğini her seçimde artırarak almıştır. Halkımız, önüne her sandık konulduğunda aklıselim ile hareket etmiş, geleceğini, ülkesini ve milletini düşünerek kararını vermiştir. Seçimlerde hezimete uğrayanlar demokratik yollarla elde edemediklerini şiddete başvurarak elde etme yolunu deniyorlar. Demokratik yollarla İktidara gelmiş bir partiyi ve o partinin genel başkanını, Türkiye'nin Başbakanını taşla, sopayla, tencereyle, tavayla halkın gözünden düşürmeye çalışanlar demokrasiden sınıfta kalmıştır. Bu insanların demokrasi dersi almaya ciddi anlamda ihtiyaçları vardır. Yıllardır bu ülkeye bir çivi bile çakmayıp, bir fidan bile dikmeyenleri; 2 milyar 711 milyon ağaç diken, köprüler, barajlar, hastaneler, tüneller yapan AK Parti iktidarına dil uzatanları bir kez daha düşünmeye ve insafa davet ediyorum. Zararın bilançosu çok ağır vebali de ağır olacaktır. Güzel ülkemiz bunu hak etmiyor. Yüzün üzerinde polis aracı tahrip edildi, bazı kamu binalarına ve evlere yönelik haksız eylemler yapıldı ve tahrip edildi. Kaldırım taşlarını sökülerek, belediye otobüsleri kullanılmaz hale getirilerek ağır hasarlar meydana getirildi. Esnafımız olaylardan büyük oranda etkilendi. Bütün bu olaylardan Türkiye ekonomisi zarar gördü.”

GÜVENÇ, Türkiye'nin başarısını ve büyümesini hazmedemeyenlerin tarihin her sayfasında sahneye çıktıklarını, içeriden ya da dışarıdan huzuru bozmak isteyenlerin ise bu oyunlara sık sık başvurduğuna değinerek herkesi sağduyulu olmaya, provokasyonlara kapılmadan hareket etmeye, Türkiye'nin itibarının zedelenmesine fırsat vermemek için gayret göstermeye davet etti.