Eğitim-Bir-Sen Kahramanmaraş Şubesi'nin verdiği iftar yemeğine katılan AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Fatih Arıkan, burada gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Hükümetin demokratik açılım ve Ermeni açılımı konularını değerlendiren Arıkan, bu işin altından başarı ile çıkacaklarını söyledi. Son iki günde verilen 10 şehidin demokratik açılım sürecine zarar vermeye yönelik bir eylem olduğunu kaydeden Arıkan, "Türkiye'de ne kadar etnik yapı varsa birbirinden ayırmıyoruz. Bunların hepsi bizim kardeşimizdir. Bunların hepsiyle birlikte çektik bu acıları. Şehitler, hep onların ve bizlerin çocukları. Yani kurşun ayırt etmiyor, şu şundan bu bundan diye. Maalesef bunun sıkıntısı tahammülümüzün çok çok üzerine çıkmıştır. Ülkemiz kendi bölgesinde bir sıçrama yapma dönemine geldi artık. Türkiye cumhuriyet tarihinden bu yana yakaladığı birkaç istikrarlı dönemden birini bizim dönemimizde yakaladı. Bu süreçte de birilerinin taşın altına elini koyması gerekiyordu.

Siyaseten risk de olsa, bu işin arkasındaki siyasi kayıplarını da göze alarak, böyle bir riski göğüslemek üzere yola çıktık" diye konuştu. Demokratik açılım sürecine destek vermeyen muhalefet partilerini de eleştiren Arıkan, onları kendi tabanlarının bile anlamadığını savundu. Arıkan, "Ben şuna inanıyorum, ülkemizde bu iş bitecektir, kesin kez bitecektir. Burada ne kadar bu işten menfaatlenen, ne kadar bu işin arkasında durup, kendi düzenini sürdürmeye çalışan kurum, kuruluş, ekip, insan, şahıs bitmek üzeredir ve bitmiştir. Ülke artık bu manada tek yürek olmuştur. Muhalefetin o çirkin çırpınışlarını ben tasvip etmiyorum. Onların kendi tabanları da onlara bence çok farklı bakıyorlar. 'Liderimiz nasıl böyle bir söz söyler, böyle bir hareketin arkasında neden destek olmaz' diye de şikayetler duyuyoruz ve gittiğimiz gezdiğimiz yerlerde görüyoruz. Yani artık insanlar kendi liderlerinden, gittikleri partilerden şüphe etmeye başladılar. Burada tabii herkesin kendi bileceği iştir. Siyaseten intihar mı ediyorlar, yok başka bir hesapları mı var. Ben bunun kendileri açısından iyi bir netice vermeyeceğini zannediyorum. Bu kendileri için de bir kötü sonuç olacak" şeklinde konuştu. Ermeni açılımı hakkında da değerlendirmelerde bulunan Arıkan, Türkiye'nin herhangi bir ülkeyle savaşmak istemediğini ve emperyal bir düşünceye sahip olmadığına vurgu yaptı. Arıkan şöyle devam etti: "Biz kimseyle savaşmak isteyen veya kimsenin toprağında gözü olan bir ülke değiliz. Herkesi kendimize dost edinmek için yola çıktık ve biz bize bir adım gelene on adım gideriz. Komşularımızla da dostluğumuzu, ekonomik, siyasi ve sosyal yönden devam ettirmek istiyoruz. Bugün Ermenistan ile yaşadığımız en büyük sıkıntı olan kapıların kapalı olması durumu. Bu da bizden olan bir durum değil. Yıllar önce Karabağ'ı işgal etmiş olmasalardı bir sınır problemimiz ya da kapalı bir sınırımız olmayacaktı. Onlar da artık aklıselim düşünüyorlar, görüyoruz, takip ediyoruz. Fakat bu süreçler zaman zaman iç politikalara alet ediliyor. Yani esas sıkıntı oradadır. Kapalı kapılar ardında doğru şeyler konuşulup kararlar alınıyor, fakat bunu kamuoyuyla paylaşma noktasında sıkıntılar var. Ama şunu çok iyi bilmeliyiz ki buraların oyun kurucu ülkesi Türkiye Cumhuriyeti'dir. Ve bunda da başarılı olunacaktır. Çünkü biz samimiyiz." Türkiye'nin Ortadoğu, Kafkaslar ve Avrupa Birliği'nde sözü dinlenen ülkelerden olacağını dile getiren Arıkan, "Yarın AB'ye girdiğimizde Avrupa'da gerçekten sözü dinlenen, inisiyatif kullanan, yön veren bir ülke olacaktır. Oraya doğru gidiyor. Son birkaç aydır da Dışişleri Bakanımızın bölge ve Avrupa ülkeleriyle çok yoğun bir trafiği var. Bunların inşallah biz semeresini alacağız" diyerek sözlerini tamamladı