TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Sağlam, Memur-Sen tarafından Adapazarı Belediyesi Nikah Salonu'nda düzenlenen "Türkiye'de Yükseköğretim" konulu toplantıya katıldı. Eğitimin bütün dünyada çok önemli olduğunu belirten Sağlam, "Eğitim bütün dünyada çok önemli. Neden? Aşağı yukarı her ailenin şu veya bu şekilde çocuğu var. Çocuğu olan her kişi de eğitimle ilgileniyor. Son zamanlarda hayat boyu eğitimden söz ediliyor. Eğitimin yaşı yok. Eğitim her an hayatımızda. Bir örnek vermek istiyorum. Kanada'da 2007 yılında yapılan araştırmaya göre bir ülkede okur yazarlık oranı bir puan yükseldiğinde işçi verimliliği yüzde 2,5 artıyor ve kişi başına düşen gelir de yüzde 1,5 artıyor. OECD'nin bir çalışması doğrudan doğruya ekonomik kalkınmayla eğitim arasındaki ilişkiyi yüzde 100 diyor, yüzde 99 değil. Ülkenin evlatlarını çağın gerekleriyle donatarak eğiten toplumlar kalkınmada da başarılı olan toplumlardır. Eğitim ülkenin sosyal ve ekonomik kalkınmasıyla doğrudan ilişkilidir. 1910'larda bugün çağ nüfusunun yüzde 81'ini yükseköğretimden geçiren Amerika'da çağ nüfusunun sadece yüzde 4'ü yükseköğretimden geçiyordu. Bu Avrupa için de aşağı yukarı aynı. 1950'lerden sonra gerek Amerika gerek Avrupa'da yükseköğretimdeki öğrenci miktarı katlanarak artıyor. Bugün Amerika'da yüzde 81, Güney Kore'de yüzde 70, çağ nüfusunun yüzde 50'si 4 yıllık lisans eğitiminden geçmiş durumda. 1955 yılı ile 1990 yılı arasında İspanya'da üniversitelerde okuyan öğrenci miktarı 15 kat artmış. İsveç'te 12, Fransa'da 7 kat artmış. Dünyada yükseköğretimde kitle eğitimi var. Asrımızdaki olay bu. Dünya ortalaması yüzde 19 ama gelişmiş ülkelerin ortalaması yüzde 60. Gelişmiş ülkeler çağ nüfusunun yüzde 60'ını yüksek öğretimden geçiriyor" dedi. Sağlam, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Yüksek Öğretim Kurulu atamaları, hiçbir zaman Anayasa'nın emrettiği gibi liyakat esasına göre atama yapılmamıştır. Anayasa diyor ki tercihen rektörlük yapmış başarılı üniversite profesörleri arasından seçilir YÖK yönetimi. Böyle bir yükseköğretim kurumu kurarsanız o zaman milli mütevelli heyeti gibi liyakat esasına göre atayabilir ama hiçbir zaman böyle olmamıştır. Öğretim üyesi nadide çiçek gibidir. Bilimsel çalışma atmosferi yaratamazsanız üretimden düşer. Hiyerarşi anlayışındaki yönetim anlayışı işerine bilim atmosferini oluşturacak imkanı sağlamanız gerekir. O zaman öğretim üyeleri verimli olur. Üniversite bilim yapan ve bilimi toplumun hizmetine yaşayan kurumdur. Bunun için öğretim üyesinin geçim ve atanma korkusundan uzak, kendinden emin kendine değer verilen ve tatmin edilen yönetim tarzını getirmeniz gerekiyor, bunu henüz sağlayamadık." Sağlam, ayrıca eğitimin pahalı olduğunu ancak eğitimsizliğin eğitimden daha pahalı olduğunu söyledi.