Kül tutucu filtreleri bozuk olan ve baca gazı arıtma tesisi olmadan çalışan Afşin-Elbistan A Termik Santrali için EÜAŞ aleyhine Elbistan ve Afşin bölgelerinde dava açılmış, dava açan çiftçilerden Mehmet Yağcı 110 bin 179 TL tazminat kazanmıştı. Konuyla ilgili kendisine ait internet sitesinde bir açıklama yayınlayan TBMM Çevre Komisyonu Başkanvekili Prof. Dr. Öztürk, Afşin-Elbistan termik santrali A ünitesi bacalarından salınan uçucu küllerin hakim rüzgar yönündeki tarımsal toprağa zarar vermesi ile ilgili davanın Yargıtay tarafından onayladığını ifade ederek, bu tazminat kararının bir ilk olduğuna dikkat çekti. Aynı zamanda çevre mühendisi olan Öztürk, toprakta meydana gelen kirlenmenin santralden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek amacıyla bilirkişinin uyguladığı yöntemin de çok önemli olduğuna vurgu yaparak, "Termik santralden salınan uçucu küllerin hakim rüzgar yönünde maksimum kirliliğin olduğu tarımsal toprağa verdiği zarar tespitinin nasıl yapıldığı fevkalade önemlidir. Bunun için hakim rüzgar yönündeki tarımsal toprağın termik santral kurulmadan önceki analizleri yapılmış olması gereklidir. Bu gün tespit edilen toprak analizi ile o günkü toprak analizinin karşılaştırılması ve sınır değerinin üzerinde olup olmadığının karşılaştırılması yapılır. Eğer topraktaki kirleticiler tesis kurulmadan önceki değere göre sınır değerinin üzerinde ise bunun toprağa ve tarımsal üretime verdiği zararlar belirlenir. Veya hakim rüzgar yönündeki tarımsal toprak ile rüzgarın en az estiği yöndeki toprak benzerlik gösteriyorsa bu topraklardan numuneler alınır ve analizleri yapılır. Hakim rüzgar yönünde maksimum kirliliğin olduğu topraktaki kirleticilerin değerleri diğer yöndeki toraktaki kirleticilerin değerlerinden yüksek ve topraktaki kirletici konsantrasyonu sınır değerlerinin üzerinde ise ağır metallerin toprağa ve tarımsal üretime verdiği zarar tespit edilebilir" ifadelerini kullandı. B Termik'te külleri tutmak için filtreler bulunduğuna ancak A Termik'te bulunmadığına işaret eden Öztürk, açıklamasında şunlara yer verdi: "A ünitesi çok eski bir tesistir. A ünitesi 25 yıldır uçucu kül arıtma tesisi olmadan çalışmaktadır. Dolayısıyla A ünitesinden çıkan baca gazı uçucu külleri özellikle hakim rüzgar yönünde dağılmakta ve toprakta birikmektedir. B ünitesinden çıkan küller ise açık arazide depolanmaktadır. Açık arazide depolanan küllerle ilgili gerekli önlemler alınmadığı zaman hakim rüzgar yönünde maksimum kirliliğin oluşacağı tarımsal topraklarda birikmeye başlar. Ağır metallerin birikmesi ve sınır değerlerin üzerine çıkması tarımsal toprağın kullanımını sınırlar. Termik santral çevresindeki özellikle de hakim rüzgar yönündeki toprakta ağır metal kirleticilerin (kurşun, arsenik, kadmiyum, krom, cıva, nikel, bakır, bor, uranyum) yüksek çıkması termik santralde kullanılan kömür içindeki ağır metal miktarlarına ve baca gazı arıtma tesisi verimliliğine bağlıdır. Termik santral bacasında uçucu külleri tutmak için elektro filtre gibi baca gazı arıtma tesisi yoksa bacadan çıkan kirleticiler hakim rüzgar yönünde dağılır. Hakim rüzgar yönünde maksimum kirliliğin olduğu yerde (toprakta) kirletici konsantrasyonu birike birike sınır değerin üzerine çıkabilir. Daha önce tarımsal amaçla kullanılan bu araziler derhal rehabilite edilmelidir. Yargıtay tarafından onaylanan tarımsal araziye ve üretime verilen zarar tazminatı tarımsal arazinin rehabilitasyonunda kullanılmalıdır. Tarımsal toprak ilk haline getirilmelidir. Bu bir rant kapısı olmamalıdır. Bu bir proje çalışması kapsamında yürütülmelidir. Tarımsal topraklar ilk haline dönüştürülmelidir. B ünitesinde tutulan uçucu küller başta olmak üzere taban küllerinin çevreye zarar verilmeden depolanmasıyla ilgili gerekli tüm önlemler acilen alınmalıdır. Küllerin depolanmasıyla ilgili pratik bazı önlemler kısa sürede alınarak bundan sonra tarımsal toprağa zarar vermesi durdurulabilir. A ünitesinde baca gazından salınan uçucu küllerin arıtımı ile ilgili gerekli önlemler alınabilir. Üretime evet, çevreyi kirletmeye hayır. Afşin-Elbistan termik santralde ve çevresinde gerekli önlemler bir an önce alınmalıdır. Mevcut termik santrallerindeki yanlış uygulamalar ve çevreye verdiği zararlar, yeni termik santrallerin kurulmasına olumsuz örnek olmaktadır. Kötü örnekler yeni termik santrallerin kurulmasında halkın tepkisine neden olmaktadır. Enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmak ve yeni elektrik enerjisi üretim tesisleri kurmak için mevcut termik santrallerde biran önce çevresel yatırımlar yapılmalıdır. Termik santraller çevreyi kirleten değil çevreye katkı sağlayan tesisler haline dönüştürülmelidir. Çevre kirletildikten sonra onu ilk haline getirmenin çok daha pahalı ve zor olduğunu unutmayalım."