Türk Parlamenterler Birligi (TPB) Genel Başkanı ve AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, 2010 yılında yapılan referandumun Türkiye'yi vesayetten kurtardığını söyledi.

Pakdil, partisinin il başkanlığınca, eski merkez ilçe başkanı Necati Okay onuruna yemek verilmesi ve yeni iki merkez ilçe başkanlarının tanıtımı için düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, 2010 yılında yapılan referandumun sayesinde, Ortadoğu'da yaşanan olayların Türkiye'de yaşanmadığını belirtti.

AK Parti'nin, 12 yılını "güle oynaya" geçirmediğini, 2001'den itibaren kapatma davalarına muhatap olmuş bir siyasi hareket olduğunu aktaran Pakdil, şunları kaydetti:

"Ortadoğu coğrafyasında yaşanan olayları, Suriye'de, Mısır'da yaşanan olayları gördüğümüzde eğer o gün AK Parti'nin başına bir iş gelseydi, Türkiye'nin bugün ne halde olacağını hiç hatırıma dahi getirmek istemiyorum. Türkiye çok sıkıntılı günler yaşayacaktı. Ama siyasi iradenin kararlılığıyla bunları hep beraber aştık. Kapatma davası sürerken, kapatma davasının ertelenmesini değil bir an önce sonuçlanması için bütün imkanları seferber ettik. Anayasa Mahkememiz bu kararı biran önce versin ve Türkiye daha sıkıntılı günlere girmesin diye. Daha sonra Türkiye'nin önü açıldı. 2010 referandumu Türkiye açısından adeta bir milat oldu. 2010 referandumu Türkiye'yi vesayetten kurtarmıştır. Türkiye'nin vesayetinin sahibi millettir."

Pakdil, referandumdan sonra bütün kazanımların milletin lehine gerçekleştiğini ifade etti.

AK Parti'nin 2010 referandumuyla Türkiye tarihine büyük bir imza attığını, Türkiye'de demorasinin gerçekleşmesindeki engeller kaldırıldığını söyleyen Pakdil, "Bugün Türkiye'nin başına neler gelecekti neler. İşte gördüğünüz bir kısım ülkelerde olduğu gibi seçilmiş insanlar içeride, seçilmemiş, geçmişte millete zülüm etmiş insanlarda dışarıda. Mısır örneğinde olduğu gibi meclis feshediliyor. Mili irade gasbediliyor. Birileri (milli irade sandıktan çıkar ama) ifadesini kullanıyor. Şunu bilelim ki seçimde sandık esastır. Milli iradenin temeli odur. Aması falan yoktur. Sandıktan çıkan neticeye herkes razı gelecektir" diye konuştu.

Hiç kimsenin kamu veya özel kurumlara sırtını dayayarak milli iradeyi yok sayamayacağını vurgulayan Pakdil, milli iradeyi kabul etmenin her insanın hem insani hem de anayasal görevi olduğunu, en büyük kamuoyu yoklamalarının da sandıktan çıkan netice olduğunu dile getirdi.

Gezi Parkı odaklı olaylarda "acaba" ifadesini kullanmadıklarına işaret eden Pakdil, sözlerini "Milletin önüne çıkıp, milletin ne dediğini millete sormasaydık. Bunun belki ülkeyi farklı yerlere götüreceklerdi. İşte Türkiye'nin bu istikrarıyla huzur ve mutluluk geldi" diye tamamladı.