[B]HÜKÜMET ÇİFTÇİYİ TÜCCARA EZDİRMESİN[/B] Milliyetçi Hareket Partisi Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif PAKSOY, hükümetin açıkladığı buğday fiyatlarının çiftçiyi memnun etmek bir yana perişan ettiğini iddia etti. PAKSOY; buğday için açıklanan 50 krş'luk fiyatın, ürünün maliyeti olan 61 krş'un bile altında kaldığını belirterek, bu yanlış düzeltilmediği takdirde borç batağında olan çiftçilerimizi kötü günler beklemektedir dedi. PAKSOY ayrıca ton başına 50 TL olan destekleme priminin de ton başına 110 TL'ye çıkarılmasını talep etti. 77 yaşında hapse girdi.. MHP Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Akif PAKSOY, TBMM'de yaptığı gündem dışı konuşmada borcunu ödeyemediği için 77 yaşında hapse giren Düzceli çiftçi Lütfi Dedeyi ve Lütfi Dede'nin köyündeki çiftçilerin postacı ve icra tebligatı görmemek için kaçtıkları haberlerine değinerek hükümete “ Siz bu durumdan hiç mi üzüntü duymuyorsunuz?” dedi. Çiftçilerin yüksek eerji maliyetleri dolayısıyla biriken elekrtik borçları sebebiyle bunaldıklarına temas eden PAKSOY, açıklanan 50 krş fiyatın, gübre, enerji, akaryakıt gibi yüksek girdi fiyatlarını karşılamaya yetmediğini çiftçilerin bu yüzden bırakın borcunu ödemeyi, evini geçindirmekten aciz duruma düştüklerini belirtti. Çiftçiler de köyden kente göç ederse ne yapacaksınız? Besicilerin sorunlarına da değinen MHP Milletvekili Mehmet Akif PAKSOY, “Besiciler perişan, besicilerimiz bankalara olan borçlarını ödemeyez duruma düştüler. Tarım sektöründe çalışan 5 milyondan fazla insanımızın büyük bir çoğunluğu zaten gizli işsiz durumda. Ancak hükümetin yanlış tarım politikaları sonucu bu insanlarda topraklarını bırakıp kente göçerlerse bu kadar insana nasıl istihdam, iş ve aş sağlayacağız. Biz muhalefet olarak vatandaşlarımızın sorunlarını sizlere bu kürsüden iletiyoruz. Lütfen bu sorunlara kulaklarınızı kapatmayın, nasıl olsa oy alıyoruz diye düşünmeyin. Partinize AKP değil de AK denilmesini istiyorsanız, sözde değil milletin gerçekte AK diyebileceği icraatlara imza atın” dedi. [B][ORT]KONUŞMA METNİ[/ORT][/B] Sayın başkan değerli milletvekilleri, Çiftçilerimizin sorunları ve hükümetçe açıklanan 2009 yılı buğday fiyatları hakkında gündem dışı söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. Kıymetli arkadaşlar; buğdayda Mayıs ayı ortalarında Çukurova'da başlayan hasat mevsimi devam etmektedir. AKP Hükümetinin Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları için açıklamış olduğu 50 krş/kg alım fiyatı çiftçimizi memnun etmek bir yana perişan etmiştir. Açıklanan fiyatlar ürün maliyeti olan 61 krş/kg fiyatın altında kalmıştır. Doğrusu biz bu konuda hükümetten fazla ümit var değildik. Ancak çiftçilerimizin içinde bulunduğu zor şartlar, geçen yıl yaşanan hububat krizi, bu yıl yağış rejiminden dolayı rekoltenin yüksek olması gibi sebeplerle, hükümetin biraz daha insaflı bir fiyat ilan etmesini çiftçilerimiz adına beklemiştik. Ancak baştan da ifade ettiğim gibi bu beklentimiz hayal kırıklığına dönüştü. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak; hükümetin bu yanlıştan dönmesini ve açıkladığı fiyatı revize etmesini, çiftçilerimiz adına talep ediyoruz. Hükümetin buğday fiyatları için açıkladığı 50 TL/ton'luk pirim de yeterli değildir. Destek priminin en az, 110 TL/ton olması çiftçilerimizin talebidir. Niçin talep ettiğimizi birazdan size izah edeceğim. Kıymetli arkadaşlar; bu sene yüksek gübre fiyatlarından dolayı, gübre kullanımı %36 oranında düşmesine rağmen, iklim ve yağışların olumlu olması nedeniyle, buğday rekoltesinin geçen yıla göre %15 artışla, 20 milyon ton civarında gerçekleşmesi beklenmektedir. Dünya buğday üretiminde ise %5 civarında düşüş beklenmektedir. Bu düşüşünde etkisiyle 280 USD/ton olan dünya buğday fiyatlarının kış aylarında yükselmesine kesin gözüyle bakılmaktadır. Kıymetli arkadaşlar, açıklanan 50 kg/krş alım fiyatı, maliyet olan 61 krş/kg ”˜un altında kalmıştır. TMO'nun ürün maliyetlerini gözönünde bulundurarak yeni bir müdahale fiyatı ilan etmesi gerekmektedir. Ayrıca TMO alım merkezlerini artırarak, hızlı, peşin ve sürekli alım yapmalıdır. Hasat döneminde ürününü acilen satmak zorunda olan çiftçilerimizi toplayıcıların insafına terk etmemelidir. Kıymetli arkadaşlar, yaşanan tecrübeler TMO'nun açıkladığı fiyatlara hakim olmadığını göstermektedir. Her yıl olduğu gibi bu sene de piyasa, açıklanan fiyatların altında oluşacaktır. Mesele sadece fiyat ilan etmek değildir. Asıl mesele ilan edilen fiyatların, piyasa fiyatlarının altına düşmemesi, çiftçinin tüccara boğdurulmamasıdır. Hükümetin sağladığı ek kaynak TMO'ya gelecek olan buğdayın tümünü karşılamaktan uzaktır. TMO mevcut kaynakları ile ancak 4-4,5 milyon ton buğday satın alabilir. Kaldı ki TMO bu parayla sadece buğday almayacaktır. Aynı dönemde arpa, mısır, fındık da alacaktır. TMO'ya ayrılan kaynağın artırılması gerekmektedir. AKP Hükümetleri çiftçiyi yok saydığı için, çiftçi lehine, ülke menfaatine ciddi bir politika takip etmemiştir. Bu hükümetin temel politikası sat kurtul, ver kurtul, olmazsa kirala kurtuldur. 2001-2002 yıllarında ülkemizin en güvenilir ve itibarlı kuruluşu olan TMO, takip edilen yanlış politikalar sonucu adeta batma noktasına gelmiştir. Bugün alım yapan ajansların yarısı kapatılmış, alanında görevli uzman eksperlerin çoğu emekli edilmiş, yerlerine de yenileri alınmamıştır. Yani TMO fiziki olarak da alımlar için yeterli değildir. Kıymetli arkadaşlar çiftçilerimiz borç batağına saplanmıştır. Daha dün televizyonlarda borcunu ödeyemeyen 77 yaşındaki Düzceli bir çiftçinin hapse girdiği, Lütfi Dede'nin köyündeki çiftçilerin postacı ve icra tebligatı görmemek için kaçtıkları haberleri yer aldı. Siz bu durumdan hiç mi üzüntü duymuyorsunuz. Bir kısım çiftçilerimiz Ziraat Bankasına ve Tarım Krediye olan borçlarını yüksek temerrüt faizleri dolayısıyla ödeyemez duruma düşmüşlerdir. Başka bir konu Konyalı çiftçilerimizle ilgili. Yer altı sulamasını en çok kullanan Konya Ovasındaki çiftçilerimiz yüksek enerji maliyetleri dolayısıyla biriken elekrtik borçları sebebiyle perişan vaziyetteler. Bu konuya da bir çözüm bulunması gerekiyor. Açıkladığınız ürün fiyatları, gübre, enerji, akaryakıt gibi yüksek girdi fiyatlarını karşılamaya yetmiyor. Bu yüzden çiftçimiz bırakın borcunu ödemeyi, evini geçindirmekten aciz duruma düşmüştür. Besiciler perişan, Amasya Suluovalı besicilerimiz bankalara olan borçlarını ödemeyez duruma düştüler. Bizatihi isim vererek konuşuyorum ki önerilerimizin afaki olduğunu düşünmeyesiniz. Eğer isterseniz isimlerini zikrettiğim çiftçileri siz de dinleyebilirsiniz. Kıymetli arkardaşlar tarım sektöründe çalışan 5 milyondan fazla insanımızın büyük bir çoğunluğu zaten gizli işsiz durumunda. Ancak hükümetin yanlış tarım politikaları sonucu bu insanlarda topraklarını bırakıp kente göçerlerse bu kadar insana nasıl istihdam, iş ve aş sağlayacağız. Biz muhalefet olarak vatandaşlarımızın sorunlarını sizlere bu kürsüden iletiyoruz. Lütfen bu sorunlara kulaklarınızı kapatmayın, nasıl olsa oy alıyoruz diye düşünmeyin. Partinize AKP değil de AK denilmesini istiyorsanız, sözde değil milletin gerçekte AK diyebileceği icraatlara imza atın. Beni sabırla dinlediğiniz için hepinizi saygıyla selamlıyorum.