Elazığ Baro Başkanı Adnan Demir, AK Parti'nin milletvekilliği aday adaylığı değerlendirmelerinde sivil toplum kuruluşlarına ve teşkilat yoklamalarını yapıp bunlara uymadan kendilerine göre antidemokratik usul ve yöntemlerle adaylarını belirlemesini eleştirdi. Demir, "Elazığ’da yaşamış olduğumuz sıkıntıların sebebi olarak gördüğümüz kişilerin Elazığ’da milletvekili aday listelerinde ilk sıralarda olduğunu görmekteyiz." dedi.

Baro Başkanı Demir sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalar ile ilgili Cihan Haber Ajansı’na (Cihan) değerlendirmelerde bulundu. Demir, ”Sosyal medyada yaptığımız açıklamaların temel nedeni olarak Elazığ’da yaşamış olduğumuz sıkıntıların sebebi olarak gördüğümüz kişilerin Elazığ’da milletvekili aday listelerinde ilk sıralarda olduğunu görmekteyiz. Bu süreçle ilgili bizimde yaptığımız sosyal medya üzerinde bir değerlendirme oldu.” dedi.

Demir yaptığı açıklamada, ”17 Aralık’tan sonra yaptığımız açıklamalarda bir kısım gruplarca AK Partili Baro Başkanı olarak ilan edilmiştik. Bir yıldan beri de bu tür suçlamalarla suçlandık. Bu suçlamalara göğüs germemize rağmen 2014 yılı Ekim ayında baro başkanlığı seçim süreci yaşadık. Bu süreçte AK Parti resmi kurumlarında görev alan bir takım yöneticiler baro seçimlerinde biz AK Partili olmakla suçlanırken aleyhimize çalışarak AK Partili bir baro başkanını yıkmaya çalıştılar. Biz de yapılan bu çalışmayı AK Parti Genel Merkezi ve Cumhurbaşkanına taşıma kararı almıştık. Bir dosya ile ilgili kurumlara taşıdığımıza inanıyorum. Ancak milletvekilliği aday adaylığı ve adayları belirleme sürecinde bir takım sıkıntılar yaşandı. Bizim burada yaşadığımız sıkıntıların sebebi olarak gördüğümüz kişilerin şuan da AK Parti'de milletvekili aday listelerinde ilk sıralarda olduğunu görmekteyiz." dedi.

Baro Başkanı Demir, özellikle AK Parti'nin milletvekilliği aday adaylığı değerlendirmelerinde sivil toplum kuruluşlarına ve teşkilat yoklamalarını yapıp bunlara uymadan kendilerine göre antidemokratik usul ve yöntemlerle adaylarını belirlemesini eleştirdiklerini aktarıp şunları söyledi: "Refah Partisi'nin milletvekili adaylarını belirlemede parti içi demokrasiyi kullanmadığından AK Parti'nin kurulmuş olduğunu biliyoruz. Ancak AK Parti bugün parti içi demokrasiyi uygulamadan, anketleri, kamuoyu çalışmalarını, sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarını dikkate almadan antidemokratik yöntemlerle milletvekili adaylarını belirlemiştir. Sosyal medya üzerinden gösterdiğimiz tepki bu durumlara ilişkindi.” ifadelerini kullandı.

Baro Başkanı Demir, bugüne kadar yaptıkları kavgaların, tartışmaların temelinde 17-25 Aralık sonrası yaşanan olaylardan kaynaklandığını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunun nedeni de cemaat ve hükümet kavgasıdır. Biz bu kavgada hükümetten yana tavır alarak suçlanmaya sebep olmuştuk. Bunun da sebebi hükümetlerin sandık önüne geleceğini, insanların yolsuzluk ve hırsızlık varsa eğer tepkisini sandıkta vermesi gerektiği hususunda tavırlarımız olmuştu. Ancak bugün gördük ki maalesef bizim yaptığımız kavganın tartışmanın tamamen tabanda yapılan bir kavga olduğunu, yukarıda insanların böyle bir kavga yapmadığını, bu tür suçlamalara muhatap olan insanlarında milletvekilliği listelerinde yer aldığını gördük.” şeklinde konuştu.

‘Çağlayan Adliyesinde savcı Mehmet Selim Kiraz'ın şehit edilmesi olayında avukatların Cumhurbaşkanı ve Başbakan tarafından sürekli suçlanmışlardır.’ diyen Demir, “Savcıyı şehit eden teröristlerin elinde avukat cübbesi olduğundan dolayı avukatlar sürekli suçlandılar. Yazılı ve sözlü açıklamalarımızda o teröristlerin kolunda avukat cübbesi değil de, hakim veya savcı cübbesi, yahut polis kıyafeti olsaydı bunlara karşı da aynı suçlama yapılır mıydı, yetki kısıtlamasına gidilir miydi. Avukatların bu şekilde suçlu ilan edilmesini hiçbir şekilde kabul edemeyiz. Avukatların kendi yasasından kaynaklanan bir dokunulmazlık durumu vardır. Avukatların diğer insanlardan ne farkı var deyip onların hakkını kısıtlamayı kabul edemeyiz bizim gösterdiğimiz tepkiler bunlara ilişkindir.” ifadelerini kullandı.