"Fenerbahçe siyaset yapmaz ama, kendi haklarını korumak için elinden geleni yapar.2002 yılında bir protokol yaptık. Vali Erol Çakır ve Fenerbahçe Kulübü arasında. Onay makamı olarak da o dönemin Milli Eğitim Bakanı vardı. Bu protokolün amacı hemen yan tarafımızda yer alan Kenan Evren Lisesi'ne dairdir. Milli Eğitim, Kenan Evran Lisesi'nin buradan ayrılması için Fenerbahçe'nin yeni bir araziye tesis yapması ve ayrıca milli eğitimin göstereceği yerlere yeni okullar yapmasıdır. Bunun karşılığında da milli eğitim burada eğitim yapmaktan vazgeçecekti. Bugüne kadar 100 trilyona yakın harcama yaptık, tek amacımız buradaki Kenan Evran Lisesi'nde eğitim yapılmamasıdır. Arazinin boş hale gelmesi ve yeniden bir anlaşma yapılmasıdır. Bu anlaşma da o tarihte yapıldı, bu araziyi bir kiralayacaktık. Bu arazinin o zamanki değeri 17 trilyon"

"1 YILDAN BU YANA RANDEVU İSTEDİK, ALAMADIK"
"Biz o zaman buna neden evet dedik? Amacımız bu araziyi almak ve statla birleştirmekti. Devlet adına burayı kullanmaktı. Bizim istediğimiz rant olmayan bu projeyi herkesin görmesi. 1 yıldan bu yana randevu istedik, alamadık. Geçenlerde Başbakan'a mektup yazdım ve durumu anlattım, daha sonra randevu verildi. Sayın bakan, bu yazıdan dolayı değil de kendisinin bu randevuyu verdiğini söyledi."

"BAKAN BİZE 3 ŞART SUNDU..."
"Sayın bakan, bu protokolü tanımadığını söylüyor. Bunun sebebi olarak da 356 trilyon arazi bedeli olduğunu ifade ediyor. Muhalefetten de rant eleştirisi geleceğini dile getirdi. Burayı T3 ticaret alanına döndürerek otel ve iş merkezine dönüştürecek şekilde bir plan yaptık. Aslında orası şu anda orası Milli Eğitim'in alanından çıktı. Bakan bize 3 şart sundu; 7 trilyon para verelim, buradaki haklarınızdan vazgeçin, verdiğiniz sözleri yerine getirmediniz, 345 trilyon getirin ve bu araziyi alın diyor."
"BİZ SİYASET ÜSTÜYÜZ SİYASET YAPMAYIZ"
"Bu protokolün uygulanmasını istiyoruz. Kamuoyu şunu bilsin, biz bu araziyi almıyoruz, yap işlet devret modeli ile yürütüyoruz. Stat da bu arazi de 49 yıl sonra devletindir, Fenerbahçe'nin malı değildir. Siyasiler de konuları bilmeden önergeler vermişlerdir, bu önergeleri ya düzeltsinler ya da çeksinler. Bu ay sonunda kongre var, genel görüşmelere bir bilgilendirme koyduk. Kongrede alınacak olan karara göre de gereğini yapacağız. Mahkemeye gitmek gerekiyorsa mahkemeye gideceğiz. Biz siyaset üstüyüz, Fenerbahçe'nin siyaset ile bir ilgisi yoktur. Fenerbahçe ile devlet arasında yapılan protokolün yerine getirilmesi için tüm siyasilerin devreye girmesi gerekiyor. "
"DEVLET KENDİ ARAZİMİZE OKUL YAPTI ANCAK..."
"Bu protokol bizim için geçersiz diyor bakan, bu saatten sonra konuşacak bir şey kalmıyor. Devlet ile Fenerbahçe arasında bir anlaşma yapılmıştır, karlı olup olmadığı daha sonra değerlendirilir. Orada yapılan okulllardan birinin arazinde oturan insanları bir bedel ödeyerek insanları evlerinden çıkarttık. Kayışdağı'ndaki arazi Fenerbahçe Spor Kulübü'nün arazisidir. Devlet kendi arazimize okul yaptı ancak biz yine de sesimizi çıkartmadık. "
"BİZ YILDA 10 MİLYON KAZANSAK..."
"2002'de 18 trilyon değeri vardı bu arazinin. O zamanki Emlak müdür yardımcısı vasıtasıyla devlet bu bedeli belirledi. Bize de 8 trilyon karşılığında okul yaptırılmak istendi. Fenerbahçe bu araziye ne yapılacaksa, brüt olarak yüzde 25'ini her yıl maliyeye kira olarak ödeyecek, mal yine Fenerbahçe'nin değil. Bu arazi bize verilmiyor, bu araziyi 49 yıllığına kiralamak istiyoruz. Ayrıca her yıl maliyeye yüzde 1 de kira vereceğiz. Eğer biz yılda 10 milyon kazansak, 2.5 milyonunu maliyeye verecektik"

 öte yandan aziz yıldırımın bu görüşler beyan ederken çok sinirli olduğu ve hükümet tarafından bir  açıklama gelmesini beklediğini gözlemledik