Galatasaray'ın 23 Mayıs'ta yapacağı seçimde başkan adayı olan Turgay Kıran, aristokrat takımı olarak bilinen sarı kırmızılı kulübü halka indireceklerini belirterek, camiadaki derin yapıyla da mücadele edeceğinin sözünü verdi.

Galatasaray'da olağan genel kurula sayılı günler kala başkan adayları da çalışmalarını sürdürüyor. Eski yönetimlerinde yönetim kurulu üyeliği yapan Turgay Kıran, Zaman Gazetesi'nden Mesut Yıldırım'a verdiği röportajda iddialı açıklamalarda bulundu. Kulüpte Kenan Evren metodunun işlediğine vurgu yapan sarı kırmızılı kulübün başkan adayı Kıran, Adnan Polat'ı da bu derin oluşumun bitirdiğini açıkladı.

Sarı kırmızılı kulüpte birkaç kez daha aday olmasına rağmen ya son anda çekilen ya da kazanamayan Turgay Kıran bu kez oldukça iddialı. Camia içindeki derin yapılarla mücadele sözü veren başkan adayı samimi açıklamalarda bulundu. İşte Turgay Kıran röportajının satır başları:

"Galatasaray aristokrat takımı olarak bilinirdi. Ancak biz halka ineceğiz. İletişimde çok iyi olmamız lazım. Arena'da, Florya'da ve birçok yerde taraftar ve üyeleri bir araya getirmeliyiz. Basın Florya'da rahat değil, onlara da ortam oluşması gerekir. Bizim halka inmemiz gerekiyordu. Bunu kitle iletişim araçlarıyla yapabileceğimizi düşünüyorum.

Camiada bir 'derin devlet' hikâyesi var. Ben olduğuna inanmıyordum. İnan Kıraç bizim Galatasaray Eğitim Vakfı'nın başkanı. Çok sevdiğimiz bir abimiz. Eski başkan Faruk Süren zamanında ağabeylik yapıp işte "Faruk'a sen başkan ol, Özhan'a (Canaydın) sen başkan ol." derlerdi. Yani o dönemde bir eğitimden geçilerek geliniyor ve doğru bir yöntemdi. Kıraç, bir kanalda çıkıp 'Bu Adnan'ı (Polat) göndermemiz gerekir.' dedi. Göndermesi gereken Genel Kurul. Yani Kıraç değil. Ama baktık ibra etmediler ve genel kurul gönderdi. Yeniden seçime gittik ve yine aynı televizyon kanallarında 'Ünal Aysal diye birini getirdim.' dedi.

"ÇANAKKALE'YE ŞEHİTLERİ ANMAYA GİTMEMİŞSİNİZ"

Yanında bonbon şekeri gibi 'Adnan'ı, Faruk'u, Refik'i (Arkan), Ali'yi (Dürüst), Abdurrahim'i (Albayrak) koyalım.' dedi. 'Allah Allah... Ağabeyin gücüne bakın.' dedim, ama oldu. Şaşırdık. Demek ki derin devlet var. Böyle bir olgu var. Dün (önceki gün) Çanakkale'de şehitlerimizin yanında Sayın Kıraç, Dursun Özbek'i yanına alarak, 'Beraber kol kola el ele benim adayım Dursun Özbek, destekliyorum. Keşke Ünal Aysal gitmeseydi.' dedi.

Ben bunu neye benzetiyorum biliyor musunuz? Biraz da güncel olacak. Kenan Evren Paşa, ihtilalden sonra 'Demokrasiyi getireceğiz' demişti. Demokrasi getirirken de dikkat edin bir parti kurdurdu. Turgut Paşa (Sunalp) diye bir paşayı başına getirdi ve adeta başbakan ilan etti. Ama bir anda bir başka parti çıktı. (ANAP) Turgut Özal ve seçimi kazandı. Yani bugün bu uygulama aynen Kenan Evren metodu ile işliyor. Ama her şeyin bir sonu vardır. Orada da bir son vardı. Burada da bir son olacak. Şehitleri anmaya gitmemişsiniz.

Mevcut Başkan Duygun Yarsuvat'ın da kalkıp 'Benim adayım Özbek' demesi de yakışmıyor. Artık açık devlet olacak derin devleti ortadan kaldıracağız. Bazı gazeteler algı operasyonu yapsa da onlara rağmen kazanacağız.

Yavaş yavaş seçim finaline doğru gidiyoruz. Rakiplerimden bir tanesi mevcut yönetimden çıkmış altı aylık bir geçmişi olan Dursun kardeşimiz. Bir de daha önce beraber yönetimlerde olan Ahmet Bey. İkisi de güzide arkadaşımız. Takdir üyelerimizin.

Sportif başarı için, ekonomik ve idari başarı olması gerekiyor ki oradan gelecek paralarla kupalar kazanılsın. 25 yıldır yönetimdeydik. Sıkıntıları yakinen izledik. 15 kişilik yönetim listemde 7 ekonomist arkadaşım var. Galatasaray'ın tarihinde ilk kez bu kadar çok ekonomiden anlayan yönetici olacak. Bu arkadaşlar kulüpteki kötü finansal durumu hakkıyla yapabilecek durumda. Dursun'un listesinde 1 tane bile ekonomist yok.

Sevgili Ünal Aysal, Galatasaray'ın daha ileriye gitmesi için ciddi harcamalar yaptı. Kendisinin gitmesiyle projeler kaldı. Ne yazık ki bu yönetim bu branşlara hiçbir katkı yapmadı ve onlar da kendi yağlarıyla kendi ruhlarıyla yollarına devam etti. Kadınlarda şampiyon olduk.

HAMZAOĞLU İLE DEVAM EDECEĞİM

Öncelikte hazirandaki borçları ödeyeceğiz. Galatasaray'ı körfez ülkelerine (Katar, Dubai vs.) açmak istiyoruz. Türkiye'de faiz oranları çok yüksek. Körfez ülkelerine İslami bankacılık dahilinde Galatasaray finansal sertifikası ihraç etmek istiyoruz. 150 milyon TL'ye yakın bir fonlama yaratabileceğimizi düşünüyoruz. Neden Riyad'da bir GS Store olmasın?

İkinci önceliğimiz şirkette sermayeyi artırmak. Hisse satmayacağız. Galatasaray adasını hukuki yollarla yine üyelerimize ve taraftarımıza kazandıracağız.

Biz sporcu yetiştireceğiz. Yarın olimpiyatlar olacak. Burada sporcularımızın yarışması lazım. 7 bölgemizde altyapılar yapacağız bunun için. Bu bize katkı sağlayacak.

Galatasaray televizyonu Digiturk'te şu an. Birkaç kişi izleyebiliyor. Biz herkesin izlemesini istiyoruz. Türksat ile bir frekans anlaşması yapma aşamasındayız. Düşüncelerimizin hiçbiri ütopik değil.

Galatasaray bu sene bir yıldız daha takacak. Yıldızdan sonra daha çok büyümek zorundayız. Belki çok büyük oyuncular getiremeyiz. Genç ve Galatasaray'a katkı yapacak gençler bakıyoruz. 2 milyon Euro'yu geçmemeli. Bruma ve Amrabat'a verdiğimiz toplam para 20 milyon Euro. Brezilya'da bir takım kardeşlik projesi yapmaya çalışıyoruz. 2 ve 3 yıl sonra yine düze çıktığımızda Sneijder'ler getirebiliriz.

Teknik Direktör Hamza Hamzaoğlu ile yine devam etmek istiyoruz. Çünkü kendisi hiçbir para talep etmeden cüzi ücretlerle takımın başına geçmiştir. Şu anki başarısı da meydanda."