Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi (GÜSAM) yarın başlayacak olan 2015 -2016 futbol sezonu öncesi hazırladığı ‘Sporda Şiddet’ raporunu yayınladı. Rapora göre spor müsabakalarında yaşanan şiddettin yüzde 95’i futbol karşılaşmalarında görülüyor. Şiddette taraftarın tutum ve davranışları yüzde 25.9, kulüp yöneticileri, sporcu ve teknik heyetin tutum ve davranışları yüzde 16, medya yüzde 12.4 olarak tespit edildi.
Raporda, spor müsabakalarındaki şiddetin önlenmesinin sadece güvenlik tedbirleriyle mümkün olmadığı belirtilerek, bu alandaki görevli olan tüm kurum ve kuruluşların görev, yetki ve sorumluluklarını yerine getirmelerinin şart olduğu vurgulandı. Şike ve teşvik primi, taraftar grupları, yasaklı madde kullanımları, hakaret içeren tezahürat ve davranışlar, sorumlu kişi ve kurumların olumsuz açıklama ve yayınların sporda şiddet ve saldırganlığa nedenler olarak sıralandı.

MÜSABAKALAR, ENDÜSTRİ TOPLUMUNUN YORGUNLUĞUNU ATMA YERİ OLDU

GÜSAM raporunda; günümüzdeki sportif organizasyonların izleme amacından çıkarak maça gelen taraftarların gerginliğini ve endüstri toplumunun yorgunluğunu atma çalışmaları ile saha içi ve dışında bu gerilim ve streslerini dışarıya atmak istemeleri de sporda şiddetin önemli etkenlerinden olduğu tespiti dikkat çekiyor.

SPOR SUÇLARININ YÜZDE 95’i FUTBOLDA

Emniyet Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre spor alanlarında işlenen suçların yüzde 95’i futbol, yüzde 4’i basketbol, yüzde 1’ ise voleybol başta olmak üzere diğer spor müsabakalarında olduğu görülüyor.
Suç türleri açısından ise yüzde 37 spor alanına yasak madde sokulması, yüzde 31 hakaret içeren tezahürat yüzde 10 mala zarar vermek, yüzde 8 bileti olmaksızın spor alanına girmek, yüzde 7 yasak alanlara girmek, yüzde 5 kasten yaralama, yüzde 2 alkollü olarak spor alanına girmek olarak kaydedildi.

MEDYANIN SPORDA ŞİDDET ÜZERİNDEKİ ETKİSİ YÜZDE 12,4

Sporda şiddette etki eden faktörler incelendiğinde; taraftarın tutum davranışları yüzde 25.93, kulüp yöneticileri, sporcu ve teknik heyetin tutum ve davranışları yüzde 16, medya yüzde 12.43, stadyumların fiziki ve teknik yetersizliği yüzde 8.28, adli makamlar arasında farklı uygulamalar yüzde 8,15, özel güvenliğin yanlış tutum ve davranışları yüzde 7.62, kulübün sorumluluklarını yerine getirmemesi yüzde 6.99, güvenlik tedbirlerindeki aksaklıklar yüzde 6.19, hakemlerin tutum ve davranışları yüzde 6.14, spor alanı çevresinde alkollü içeceklerin satışı yüzde 2.27 etkili olduğu görüldü.

ŞİDDETİ ÖNLEMEK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER

Raporda sporda şiddettin önlenmesi için yapılması gerekenler şöyle sıralanıyor: “Valiler ve emniyet müdürleri, kanunu tarafsız ve baskı altında kalmayacak şekilde uygulamalıdırlar. Statları modernize ederek, giriş-çıkış kapıları sayılarının artırılması, metal detektör sisteminin geliştirilmesi gerekmekte. Stat içi ve etrafı güvenlik kameralarıyla çevrilerek, kontrol altına alınmalıdır. Olayları çıkaran kişiler belirlenerek gerekli yasal işlemler tavizsiz uygulanmalıdır.

YÖNETİCİLERLE TARAFTAR GRUPLARI ARASINDAKİ ÇIKAR İLİŞKİSİ BİTMELİ

Kulüp yöneticileri, teknik heyet ve futbolcularda kendi davranış ve açıklamalarında daha dikkatli olmalı, tahrik edici, suçlayıcı beyanat vermekten kaçınmalı, Kulüp yöneticileri taraftar gurupları ile olan çıkar ilişkilerine son vermeli, maddi ve manevi anlamda belirli taraftar guruplarını desteklemekten vazgeçmelidir.

CEZALAR ADİL, UEFA-FIFA’YA UYGUN OLMALI

Futbol Federasyonunun ve kurullarının kulüplere, yönetici ve futbolculara verdiği cezalar adil, UEFA ve FIFA standartlarına uygun ve caydırıcı olmalıdır. Fair Play’i destekleyici organizasyon sayısı artırılarak başarılı kulüp, oyuncu ve hatta tarafta guruplarına ödüller verilmelidir. Spor medyası yayınlarına daha fazla dikkat etmeli, kışkırtıcı, ses getirecek röportajlardan uzak durulmalı.”