Beşiktaş Teknik Direktörü Slaven Bilic, Süper Lig'in ikinci yarı hazırlıklarını sürdürdüğü Antalya'da düzenlediği basın toplantısında, "Güzel bir kamp dönemi geçirdik." dedi.

Siyah beyazlı ekibin Hırvat teknik patronu düzenlediği basın toplantısında ikinci yarı hedefleri ile ilgili bilgiler verirken, basın mensuplarının da gündemle ilgili sorularını cevapladı. Devre arası kampının futbolcularının toparlanması için iyi bir fırsat olduğunu dile getiren Bilic, şunları söyledi:

"Gayet iyi bir kamp dönemi geçirdik. Otel harika, personelin yaklaşımı mükemmel. Saha ve zemin harika, hava inanılmazdı. Türkiye Kupası'ndaki Adana Demirspor maçıyla birlikte 3 karşılaşma oynadık. Yaz kampıyla kıyasladığımızda kısa bir kamp dönemiydi. Oyuncuların tazelenmesi ve toparlanması için iyi bir fırsattı. Burada yaptığımız taktik konuşmalar ve video analizler antrenmanlara kıyasla büyük yer tuttu. Küçük sakatlıklar engel değil. Gençlerbirliği maçına hazırız."

Dün akşam yapılan antrenmanda sakatlanan Jose Sosa'nun durumuyla ilgili bilgi de veren Bilic, "Bir çalışmadan sonra belinde ağrı olduğunu söyledi. Risk almak istemedi. Çok ciddi görünmüyordu. Doktorun söylediği, kesin bir ifade kullanmak için erken. Ciddi bir şey görünmüyor. Pazartesi günü oynaması engel bir durum yok gibi." dedi.

Yapılan transferlerle ilgili bilgi de veren Slaven Bilic, "Kimi almak istemiştik bunu tartışmanın gereği yok. Transferlerden memnunum. Listemizde yer alan isimlerdi. Scout ve benim çalışmalarımın ürünü. İyi ve genç oyuncular. Bazı bölgeleri nitelik ve nicelik anlamında güçlendirmek istiyorduk. Bunu da başardık." diyerek şöyle devam etti:

"Tolgay ilgilendiğimiz bir oyuncu. Dünyanın en büyük liglerinde büyük deneyim elde etti. İyi yolda ilerliyoruz, henüz olmuş bir şey yok. Umarım en kısa sürede bize katılır. Bazılarınız bu transferlerden sonra şunu söylüyorsunuz. Çok büyük yıldızlar değiller. Aldıklarımızın ikisi ve transfer etmek istediğimiz üçüncü oyuncu bizi çok daha sağlam hale getirebilir. Kadro kalitesini yükseltebilir. Sezonun ilk yarısında kupa ve Avrupa’dan kaynaklı yoğun bir takvimdeydik. Bazılarını doğal olmayan pozisyonlarında oynattık. Bunun bedelini sadece Türkiye Kupası ve telafi edilebilir bir kulvarda ödedik. Avrupa Ligi, Türkiye Ligi ve Türkiye Kupası’na bakarsak. 21 Ocak’tan 23 Mart arası 17 maç oynayacağız. Haftada 3 maç. Kadro derinliğini yakalamak mecburiyetti. Sahip olduğumuz oyuncu topluluğu da yüksek kalitede.

Deneyime sahip birkaç oyuncuyu almak istiyorduk. Planımız, takıma gelir gelmez büyük fark yaratmasıydı. Kulübün mali koşullarını dikkate alarak hareket etmemiz gerekiyordu. Yönetimimiz bu koşullar altında harika bir iş çıkartıyor. Stat yapılıyor, borçlar ödeniyor, a takıma transfer yapılıyor. Her istediğimizi gerçekleştiremedik. Ancak bu mutsuz olduğumuz ve üzüntü duyduğumuz anlamına gelmez."

Bir basın mensubunun önümüzdeki sezonda yürürlüğe girecek 14 yabancı transferiyle ilgili sorusunu da cevaplayan Slaven Bilic, "Yabancı kuralı, tüm kulüpler için şok. Kimse beklemiyordu. Şikayetin bir gereği yok. Böyle bir karar alındı. Bir an önce ona uyum sağlamalıyız. Lige ve Türkiye’ye ve Milli Takım’a etkisi ne olur sorularının cevabını kimse tam olarak bilmiyor. Artı ve eksi yönleri var. Yeni duruma göre planlarımızı değiştireceğiz. Uzun vadede ülke futboluna etkilerini hep birlikte göreceğiz." diye cevap verirken içinde bulundukları durumla ilgili ise şunları söyledi:

"Geçen sezon ve bu yıl bu durumla karşılaştık. Planınızda bulunan futbolcuların bu duruma gelmesini engellemeniz lazım. Sivok’un sakatlığı var. Yedinci yılı ve büyük katkılar yapmış. Ne yazık ki sakat. Atiba ve Mustafa Pektemek söylenenin aksine kadroda tutmak istediğimiz isimler. Memnunlar. Koşullar gerçekleşirse burada devam etmek istiyorlar. Atiba için kulübün isteksiz davrandığı fikri doğru değil.

Duran toplar oyunun önemli bir parçası. Bu performansımızdan ilk yarı için memnun değiliz. Jose Sosa, Oğuzhan Özyakup ve Gökhan Töre’nin ortalarının değerlendirilmesi için ciddi şekilde çalışıyoruz. Bu takımın boy ortalamasıyla da ilgili. Bazı takımların boy ortalamaları yüksek. Hücum odaklı oynuyoruz, rakamlara baktık. Maç içerisinde kazanılan kornerlere baktığımızda Galatasaray ve bizim korner ortalamamız 4. Fenerbahçe’nin 5. Fark yok; ancak atılan gollerde onların gerisindeyiz. Bunu geliştirmeye çalışıyoruz."

"HAKEMLER VAHŞİ BATIDA SİLAH ÇEKEN KOVBOYLAR GİBİ KART ÇEKİYORLAR"

Beşiktaş'ın ilk yarının 16 haftalık bölümünde gördüğü sarı ve kırmızı kartların sorulması üzerine ise Slaven Bilic, "Kırmızı kartlarla ilgili futbolcularımızla konuştuk. İlk kırmızıdan sonra gerekli tedbirleri almaya çalıştık. Bazı noktalarda eksik kaldık, haklısınız." diyerek şöyle cevap verdi:

"Gördüklerimizin çoğu haksızdı. Hakemler vahşi batıda silahı çeken kovboylar gibi silahı çok kolay çekebiliyor. Bunları göz önüne almalıyız. Atiba’nın Konya’da, Veli’nin Galatasaray derbisinde ve Gökhan Töre’nin Kayseri Erciyes’te gördüğü şaka gibi. Son maçtaki (Gaziantepspor karşılaşması) kimse görmedi, bunun için şanslıydı. Bugün takım içi disiplin ve duran toplarla ilgili konuşcağız. Spor psikoloğundan destek alacağız. Çok yüksek sayıda kırmızı kart gördük. Böyle olsa bile bizim bu sayıyı azaltmamız gerekiyor. İster iş, plan ve hayal deyin. Bu şekilde devam ederse gerçekleştiremeyiz."

Slaven Bilic, derbi maçlarda kazanamamalarıyla ilgili bir soruya da "Ben de hayal kırıklığı yaşıyorum derbilere ilişkin. Bir maçtan ve üç puandan fazlası. Her maç gibi onlara da elimizden geldiğince en iyi şekilde hazırlanıyoruz. Kabul edilebilir değil skorlar. Daha güçlü ve daha sağlam takımlara karşı iyi işler çıkarttık. Trabzonspor ve Bursa böyle görünebilir. Ancak İstanbul’da kazanamadığımız için en başta ben mutsuzum. Umutlu kılan, kaybettiklerimiz de dahil rakiplerimiz bizden daha üstün görünmediler. Geçen sezonki Galatasaray derbisi ve bu yıl 10 kişi iyiydik. Her şeye rağmen iyimseriz." diye cevap verdi.