Dağ potansiyeli açısından Avusturya’dan daha büyük imkanlara sahip olan Türkiye'nin sporcu yetiştirmeye yönelik tesislerinin bu ülkenin yüzde birinden daha az olduğu bildirildi. Türkiye Kayak Federasyonu Başkanı Erol Yarar, Avusturya’da 314, Japonya’da 500’den fazla merkez bulunduğunu belirtirken, başarı için tesise ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

    Türkiye Kayak Federasyonu Başkanı Erol Yarar, kayakta dünyada adı bilinir bir ülke haline gelinmesi için alınması gereken önemli mesafeler olduğunu söyledi. Yarar, “Türkiye kayakta dünyada çok yeri olan bir ülke değil. Dünyada yeri olabilmesi için kayak merkezleri sayısı çok önemli. Örnek olarak Avusturya’da 314 tane merkez, Japonya’da 500’den fazla merkez var. Dünyada kayakta önde olabilmek için yüzlerce kayak merkezine sahip olmanız gerekiyor. İkincisi bu sahip olduğunuz merkezler, sunduğunuz hizmetler, pist uzunlukları ve yaptığınız uluslararası yarışmalar sizi dünyada bir kategorize ediyor. Tabi biz daha işin başındayız. Esasen potansiyel olarak bu gün Türkiye Avusturya’dan daha büyük potansiyele sahip dağ açısından, ancak mevcut tesislerimiz açısından Avusturya’nın yüzde 1’i dahi değiliz. Onun için aramızda çok büyük bir fark var.” dedi.

KAYAK SPORCUSU 200-300’Ü GEÇMEZ

Federasyon olarak bu alanda altyapı çalışması başlattıklarını anlatan Kayak Federasyonu Başkanı Yarar, “Bir sporcunun yetişmesi minimum 7-8 sene sürüyor. Ama biz çok ciddi bir eğitimle bu seviyeye geldik. Türkiye’de kayakta lisanslı 2 binin üzerinde sporcu var ama reel sporcu derseniz 200-300’ü geçmez.” şeklinde konuştu.

Federasyon olarak sporcu yetiştirirken kayak endüstrisini de oluşturmaya çalıştıklarını kaydeden Yarar, sözlerini şöyle sürdürdü:
    “Bizim için önemli olan sporcu büyütürken, onun endüstrisini de büyütmek lazım. Çünkü spor bir bilimdir. Üniversiteyi mutlaka işin içine çekmek lazım. Biz iki alanda da çalışıyoruz. İlk defa Türkiye’de kayak akademisi kurmayı düşünüyoruz. İnşallah Erzurum, Bursa ve Kayseri’de üniversite seviyesinde akademi kurmayı düşünüyoruz. Ayrıca 80 yıldır ilk defa milli atletlerimizin kıyafetlerini yüzde 100 Türkiye’de yaptırdık.”

Türkiye’de ki en büyük eksiklerden birinin de çalışacak tesis bulmak olduğunu anlatan Başkan Erol Yarar, “Bizde genel eksik şu ki; sporcu tanımıyor oteller. Burada bile sportif bir karşılaşma yapmanın zorlukları var. Türkiye’de alanlar ayrılmış değil, sporcu nedir, amatör nedir, turist nedir. Bunları ayırmamız lazım. Çünkü her biri kendi içinde önemli. Türkiye ciddi atletler yetiştirmek istiyorsa bunları çok iyi antrene etmesi lazım. Nerede edeceğiz, dağlarda edeceğiz. O zaman bunlara has pistlerimiz olması lazım. Bunlarda eksiklik var Türkiye’de. Bizimde bunları ayırmak için bazı çalışmalarımız var. İnşallah her bölgede sırf sportif amaçlı kullanılacak tesisler ve pistler düşünüyoruz. İnşallah bunları gelecek seneden itibaren yürürlüğe sokacağız.” diye konuştu.

KAYAK SEKTÖRÜ 120 MİLYAR EURO’NUN ÜZERİNDE BİR SEKTÖR

Kayakçılık sektöründen Türkiye’nin gereken payı alamadığından yakınan Yarar, “Kayakçılık sektörü dünyada 120 milyar Euro’nun üzerine bir sektör. Türkiye’de bundan ciddi bir pay almalı. Biz de Türkiye olarak her zaman yaz ve kış olimpiyatlarına hazırlanmalıyız. Bunun içinde federasyon olarak girişimlerimiz var.” dedi. E
    rzurum’daki atlama kulelerinin ise önümüzdeki sezona yetişeceğini belirten Türkiye Kayak Federasyonu Başkanı Erol Yarar, yıkılma nedeninin ise mahkemece tespit edileceğini sözlerine ekledi.