ANTALYA (AA) - HATİCE ÖZDEMİR TOSUN - Türkiye Adalet Akademisi Başkanı Muhittin Özdemir, uluslararası alanda iş birliğine ihtiyaç duyulan uyuşturucu suçları, kara paranın aklanması, terörizmin finansı gibi konularda yabancı hakim ve savcılara yönelik eğitim programları düzenlediklerini söyledi.Özdemir, AA muhabirine, Türkiye Adalet Akademisi olarak bir taraftan hakim ve savcıların meslek içi eğitimlerini sürdürdüklerini bir yandan da kamu, kurum ve kuruluşların adalet ve hukuk alanındaki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla hizmet içi eğitimler planladıklarını ifade etti.İş ve maden hukuku, ticaret kanunu gibi alanlarda yüz yüze ve çevrim içi sempozyumlar, eğitimler düzenlediklerini aktaran Özdemir, toplumun ihtiyaçlarına göre konuları belirlediklerini ve bu alanlar üzerine yoğunlaştıklarını belirtti.Eğitimlerde farklı ülkelerdeki uygulamaları da değerlendirdiklerini dile getiren Özdemir, toplumun temel ihtiyaçlarına cevap verebilecek nitelikte hakim ve savcı yetiştirmek istediklerini kaydetti.Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın da eğitim faaliyetlerini desteklediğini vurgulayan Özdemir, "Bu yıl yaklaşık 10 bin hakim ve savcıya yönelik bir eğitim planlamamız var. Bunun 6 bini uzaktan eğitim platformu üzerinden gerçekleştirilecek. Geçen yıl 4 bin 300 hakim ve savcıya çevrim içi eğitim verdik." dedi.Özdemir, verilen eğitimlerin kalitesini artırmaya yönelik de çalışma yürüttüklerini, hakim ve savcıları akademisyenlerle bir araya getirdiklerini aktardı.- 10 ülkeden 50 yargı mensubuna eğitimTürkiye'deki hakim ve savcıların yanı sıra Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) iş birliğinde yabancı hakim ve savcılara yönelik de eğitim faaliyetleri yürüttüklerine dikkati çeken Özdemir, dış ilişkiler politikasına uygun bir şekilde bu yıl 8 program planlandığını ve ikisinin gerçekleştirildiğini söyledi.Bu hafta da Antalya'da bir program düzenlendiğini aktaran Özdemir, Balkan coğrafyasından 10 ülkeden 50 yargı mensubuna yönelik "İnsan Hakları Hukukunda Güncel Meseleler Üzerine Uluslararası Eğitim Programı" düzenlediklerini kaydetti.İleriki süreçte de Azerbaycan'dan konukların olacağını dile getiren Özdemir, "Kardeş ülkeler dediğimiz, Balkan coğrafyası, Orta Asya, Afrika, Orta Doğu, Avrupa'daki bazı ülkelerin hakim ve savcılarına yönelik yurt dışı eğitim faaliyetlerini TİKA iş birliğinde sürdürüyoruz." dedi.Özdemir, eylül, kasım ve aralıkta da farklı ülkelerle ve konularla eğitim programlarının devam edeceğini belirtti.Eğitim programlarında uluslararası iş birliğine ihtiyaç duyulan konuların tercih edildiğini vurgulayan Özdemir, "Özellikle uyuşturucu suçları, kara paranın aklanması, terörizmin finansmanı gibi uluslararası alanda iş birliğini gerektiren suçlarla mücadele noktasında ortak eğitim programlarımız devam edecek." ifadesini kullandı.- "Aile hukuku" masaya yatırılacakÜlke içinde bin 500 hakim ve savcıya yönelik "gerekçeli karar yazma eğitimi" programını başlattıklarını ve ilk eğitimin geçen hafta Ankara'da başladığına işaret eden Özdemir, programın gelecek hafta İzmir'de devam edeceğini ve yıl içinde 15 noktada her grupta 100 kişi olmak üzere bin 500 hakim ve savcıya eğitim verileceğine değindi.Muhittin Özdemir, bu çalışmanın vatandaşın, avukatların, tarafların anlayacağı dilde, daha güzel Türkçenin kullanıldığı, nitelikli karar yazılabilmesini amaçladığını ifade etti.Akademi olarak aile hukukuna ilişkin de bir proje hazırladıklarını anlatan Özdemir, projeyi Avrupa Konseyi işbirliğinde yürüttüklerini söyledi.Özdemir, aile hukukundaki sorunları irdelemeye yönelik bir çalışma olacağını dile getirerek, şunları kaydetti:"Aile hukuku sistemine yeni bir bakış, yaklaşımlar sunacak, sorunları çözme noktasında farklı bir bakış açısı sergileyecek bir proje yürütüyoruz. Medeni kanununda aile hukukundaki uygulamalar, boşanma sürecine yönelik. Avrupa'da yeni boşanma türleri var, kusursuz boşanma, kusur araştırma ilkesinden vazgeçildiği bazı ülkeler var. Türkiye'de bu anlamda medeni kanun değişirken çok fazla değişiklik yapılmadı, bir önceki medeni kanunun dili sadeleştirilerek yasalaştı, aile hukuku anlamında. Burada yeni gelişmeler, süreci kısaltacak uygulamalar, çocuk teslimi, çocukla görüşme gibi konuları değerlendirecek bir çalışma içindeyiz."Özdemir, Türkiye'de adalete olan güveni artırmaya yönelik çalışmaların ileriki süreçte de devam edeceğini belirtti.