Çocukta bayram coşkusu zirvede, yoğundur, Bayram deyince, sanki bir anda hayat durur. Günler öncesinden başlar, gelmesini sayıklar, Geçen günleri tespih tanesi gibi tek tek sayar. Gelsin gelsin diye bayram, Allah'a yalvarır, Uzatır ellerini, bir çırpıda gökyüzüne varır. Bayram sabahı, sevinç içinde gözlerini açar, Bir kanat bulsa o anda, kuşlar gibi göğe uçar. Alelacele kalkar yataktan, giyer bayramlıkları, Kahvaltısını yapmadan peşin ister harçlıkları. El öpmek de bahane, el öptürmek de bahane, Toplanan harçlıklar, işte asıl bunlar şahane. Bayram için alınmış yeni elbiseler varsa eğer, Bunları sanki bir kral elbisesi gibi forsla giyer. Yoksa bile tasa etmez, bayram mutluluk demek, Nasıl olsa, bundan sonra bir bayram daha gelecek. Onda giymeyi düşünür en güzel elbiseleri, Şimdi bu bayramın zevki sefasını sürmeli. Bahçede kesilmek için hazırlanmışsa bir kurban, Zihinde ikilem, tarafta bayram, bir tarafta can. Çocuk aklı saftır, temizdir, hemen anlar hikmeti, Kurbanlık hayvanlar hepsi de Allah'ın bir nimeti. Anne Baba der, “bu kurbanlıklar sıratta bize binek, İnşaallah hep birlikte nasip olur Cennete gitmek.” İşte bundan sonra daha da huzur kaplar çocuğu, İşte ondan sonra unutur, sıcağı-soğuğu, varı-yoğu. Çocukça duyguyla gözünün önüne getirir sıratı, Bekler heyecanla Cennete uçulacak vakti, saati. Çocukta duygular yoğundur, saf, riyasız, temiz, Her bayram, silinmesi mümkün olmayan bir iz. İki gün sonra, İnşaallah Kurban Bayramını idrak edeceğiz. Çocuklar gibi neşe ve heyecan içinde, bir Bayram geçirmenizi ve Bayram sevincinizin bir ömür boyu sürmesini dilerim. Allah (cc), Bayramların değerini bilenlerden eylesin. (4 Kasım 2011, Ankara, Bayram için Kahramanmaraş'a hareket etmeden önce) Ahmet SANDAL