Necip Fazıl Kültür merkezi girişinde önceden hazırlanmış günün önemine has Aşure Şeref ustanın ikramı ile karşılanan davetliler arasında Kahramanmaraş Belediye başkanı Mustafa Poyraz, Yenişehir Devlet hastanesi Başhekimi Nedim Şerefoglu, Belediye meclis üyesi Ahmet Arıkan ve seçkin bir davetli toplulugunun bulundugu katılımcılar arasında bulunmaktaydı. Salonda yogun bir izleyici tarafından takip edilen konferans Lale Egitim ve Kültür Dernegi başkanı Zeynep ARIKAN'ın katılımcıları selamlama ve açış konuşmasıyla başladı ve “Ney” taksimi dinletisiyle sezsizlik ve sukunet içerisinde devam edildi. Konuşmasını yapması için kürsüye davet edilen Fatih Çıtlak, “Muharrem Ayı Perspektifinde Hz.Mevlana'nın Hoşgörüsü” konulu konuşmasında Mevlana'yı anmaya yönelik tespitlerde bulundu. Efendim; Bu âleme aşk dağıtılırken onda dokuzu bana geriye kalan biride gelmiş ve gelecek tüm insanlara dağıtıldı diye buyuran Hz.Mevlânâ gibi büyük bir âşıklar sultanını ve Ehl-i Beyt sevdalısı olan, ayrıca Ehl-i Beyti anlatmak için buradayım. Hz. Mevlâna'nın dilinden verirsek eğer, aşk nedir diye sorduklarında cevap gayet anlaşılır bir tarzda ve açıklıktadır, “ben ol da bil”. Zamane tabiriyle söyleyelim. Aşk çok sübjektif birşeydir. Anlatılmaz, yaşanır. Çok sloganlaşmış bir laf, ama böyle. Anlatılmaz, yaşanır. Hazret-i Mevlânâ tasavvuftaki aşkın sembolüdür. Diğerlerinde aşk yok demek değildir. Hepsinde aşk vardır ama bazı kişiler bazı konularda odaklaşmışlardır. Rahmet ve merhamette Hz. Ebubekir'in, adalette Hz. Ömer'in, îmân ve hayada Hz. Osman'ın, ilim ve gazada Hz. Ali'nin odaklaşması gibi. Hz. Mevlana'nın İslam'ın hakikatlerini kavrayan ve Peygamber Efendimiz AS'ın izinden giden bir mutasavvıf olduğunun altını çizen Fatih Çıtlak, şöyle devam etti: “Allah dostlarını anlamak için önce dinimizi ve Peygamberimizi iyi tanımalıyız. Nuru Muhammedi'yi idrak etmeden ne Ehl-i Beyt'i ne de Mevlana'yı anlayabiliriz. Ehl-i Beytin acılarını yâdetmek gibi faaliyetler bir itibar ve mağfiret vesilesidir. Resulüllah'a sordular: “Ehl-i beytinden en çok sevdiğin hangisidir?” Cevap: “Hasan ve Hüseyin.” Allah Resulü Hasan ve Hüseyin'e bakarak derdi ki: “Allah'ım ben onları seviyorum, onları sen de sev.” [URL=http://www.haber46.com.tr/gallerydetails.asp?id=247#]FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ[/URL] Aslında Müslümanlıkta mâtem yoktur. Ama Ehl-i Beyt aşıkları Hz. Peygamber torununa ve soyuna yapılan zulümlerden, çektikleri sıkıntılardan dolayı hep elem duymuşlardır. Özellikle Alevi ve Bektaşi çevrelerinde, hürmeten, 1 Muharremden 10 Muharreme kadar bol su harcanmaz, temizlik, çamaşır, banyo gibi işler kısıtlanır, yeni bir şey alınmaz, hediyeleşilmez, düğün ve eğlence yapılmaz. Muaviye ve Yezid öfkesiyle içimizi karartmak yerine, Ali ve Hüseyin sevgisiyle gönlümüzü diri tutmalıyız. Hazret-i Mevlânâ on sekizinci beyitte “Ham olanlar, pişkin ve olgun olanların hâlinden anlarlar mı? Mademki anlamazlar, öyleyse sözü kısa kesmek lâzım vesselâm.” Önemli olan ibret alabilmektir, İbret olunan degil”¦ Hoş olun, hoş kalın efendim!.. diyerek sözlerini tamamladı Kahramanmaraş Belediye başkanı Mustafa Poyraz tarafından konuşmacı Fatih ÇITLAK beyefendiye, Lale Egitim ve Kültür Dernegi başkanı Zeynep Arıkan ise Ney taksimi gösterisini sunanlara çeşitli hediyeler verildi.