Şanlıurfalı E. ailesinin küçük kızı Esra, Ağrılı Cihannur Kaya'ya aşık olmuş ve Ağrı'ya kaçmıştı. Esra Kaya'nın 25 Ekim 2009 tarihinden itibaren günlük tuttuğu ortaya çıktı. ONSUZ OLACAĞIMA ÖLÜRÜM İHA'nın bulduğu günlükte, Esra'nın her sayfaya Cihannur Kaya'yı ne kadar sevdiğini yazması gözlerden kaçmadı. "Onsuz olacağıma ölürüm" diyen Esra Kaya, günlüğünde sık sık, "Allah'ım ne olur bu acılar, özlemler mutlu bir şekilde bitsin" diye dua ettiği ortaya çıktı. Kendisinin çok şansız olduğunu, Cihannur'u tanımakla hayatına şans geldiğini ifade eden Esra, "Onu tanıdığıma öyle mutluyum ve öyle sevinç, huzur doluyum ki anlatamam. İyi ki ben o gün o halk eğitim kursuna gitmişim. Ve iyi ki bir tanemi o gün görmüş ve tanımışım. Biliyor musun gulamın (Gülüm), ben seni tanımadan önce çok şanssızdım. Ama seni görüp, sevip, tanıdıktan sonra şansımın döndüğünü anladım ve seninle olup seni sevdiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum. Umarım hep böyle olur. Beni hep böyle şanslı kıl canımın içi. Ama inanıyorum ki benim aşkım beni yanıltmaz ve hep böyle olur" ifadelerine yer veriyor. KARDEŞİ CELLADI OLDU Günlüğünde kendisini öldüren kardeşinden de bahseden Esra, kendisini en iyi kardeşi Ferhat'ın anladığını söylüyor. Kardeşi Ferhat'ın daha önceden yaşadığı ilişkiden dolayı kendisini anladığını belirten Esra, "Dün kardeşim geldi, sürpriz yaptı bize. Ama çok sevindik. Çünkü onu çok özlemiştik. İyi ki geldi canım benim ya. İçlerinde beni en iyi anlayan kardeşim Ferhat'tır. Bana hep şunu söyler. Düşenin halinden düşen anlar diye. Çok doğru söylüyor valla. Çünkü o da çok sevdiği için beni anlıyor. Of ya içim çok sıkılıyor, Ferhat'ın telefonundan müzik dinliyorum. Hasretimsin diye bir parça ama çok güzel ya. Tam aşkıma karşı duygu ve düşüncelerimi anlatıyor" diyor. Günlüğünde yaşadığı sıkıntıları ve ailesine karşı gösterdiği direnişi anlatan Esra, zaman zaman telefonuna el konulduğunu ve aylarca Cihannur'un sesini duyamadığını anlatıyor. Her yazısında Cihannur'a, "Seni canımdan çok seviyorum" yazan Esra, "Bugün büyük buluşma gerçekleşti. Babamla Cihannur buluşup konuşmuşlar. Konuşmaları çok güzel geçmiş. Ya sanki üzerimdeki bütün yükler kalktı, kuş gibi hafifledik. Hem ben hem de aşkım. İnşallah hayırlısı ile Rabbim bizi kavuşturur" diye yazmış. "ÖLÜM ÖYLE ANİ GELİYOR Kİ" Günlüğünde Osmaniye'de bulunan amcasının eşinin vefatını da anlatan Esra, "Ölüm o kadar ani geliyor ki, bir anda her şey tepe takla oluyor" sözleri ile okuyanları duygulandırıyor. Ailesinin Cihannur'u unutmasını istediğini, ayrılığın kendisi için ölüm olduğunu vurgulayan Esra, "Yüreğim acı dolu, yine hüzünlüyüm. Aslında daha beterim, canımı çok acıtıyorlar. Benden canımın içinden ayrılmamı istiyorlar ama bilmiyorlar ki benden ölmemi istiyorlar. Bunu yaparım, eğer benden kesinlikle vazgeçmemi isteseler bunu yapacağım. Kendimi öldüreceğim. Allah beni affetsin ama başka çarem yok" diye not düşmüş. KAVUŞMALARI SONLARI OLDU Günlüğünde aniden gerçekleşen kaçma hikayelerini de anlatan Esra, "Sevgili günlüğüm neredeyse bir ay oldu sana yazmayalı. Bu süre içinde öyle şeyler olduk ki, anlatması gerçekten uzun sürer. Biliyor musun günlük ben şu an neredeyim. En çok olmak istediğim yerde, bir tanem Cihannur'un yanındayım. Şu an tam başucumda, yanımda uyuyor. Kurban olurum onu bana layık görene. Neyse günlük, nasıl kavuşup evlendiğimizi anlatayım. Sen de biliyorsun çok olaylar oldu, çok şey yaşadık. Bebeğim ile her şeyin en başında güzel olması için elimizden geleni yaptık ama olmadı. Kimse feryadımı duymadı. Duydular ama gerçekten anlamadılar. Baktık ki güzellikle olmuyor, kimse yardım da etmiyor. Ben ve Cihannur bir karar aldık ama yemin ediyorum ki bu karar ikimizin aklında yoktu, aniden oldu. Kararımız şuydu, kaçmaktı. Artık bize bıraktıkları tek çare kaçarak evlenmemizdi. Evet evet günlüğüm yanlış yazmıyorum, ben ile Cihannur kaçtık, aslanlar gibi elimden tuttu kaçırdı. Çok da iyi yaptık, şu an çok ama çok mutluyuz" ifadelerine yer veriyor. "SIRTIMI YASLARIM" DEDİĞİ AİLESİ SIRTINDAN VURDU Günlüğünde ailesine verdiği önemi ve özlemi de anlatan Esra Kaya, özellikle annesini ne kadar özlediğini anlatıyor. Düğünün çok güzel olduğunu, hayallerindeki her şeyin gerçekleştiğini ifade eden Esra, "Allah'a şükür, düğünümde hiçbir eksik koymadılar ama yine hep bir yanım eksikti ve hala da öyle. Çünkü bu yaşıma kadar sığındığım yuvam, canlarım, ciğerlerim, sırtımı rahatlıkla yasladığım koskoca olan ailem yanımda yoktu. Bugün bir ay, bir gün oldu Cihannur'a kavuşalı. Dün hep ailemi düşündüm, gerçekten düşünmediğim bir an yok ki, hep aklımın bir köşesindeler. Hep bir yanım kırık ve üzgün, çünkü yanımda değiller. Ailemi çok ama çok özledim. Keşke onlar da böyle mutlu bir günde yanımda olsaydı. Buraya geldiğimden beri ailemi hep rüyamda görüyorum, özellikle annemi. Çok görüyorum, hep de hac elbisesi üstündeyken görüyorum" diyor. İŞTE SON GÜNLÜK YAZISI Esra'nın 07 Nisan 2010 günü saat 21.20'de son yazdığı satırlarda ise şunlara yer veriliyor, "Merhaba sevgili günlüğüm. Biliyor musun bugün tam bir ay oldu, bir tanemle evleneli. Allah'ıma çok şükür şu ana kadar her şey mükemmel gidiyor. Rabbim daim etsin inşallah ama inanıyorum ki hep böyle daim edecek. Ya günlük, ben annemi ve babamı çok çok özledim. Ama en çok da anneciğimi özledim. Canım annem ya benim çeyizimi topluyor ve yatak bağlıyormuş. Demek ki annelik böyle bir duygu, evlat ne yaparsa yapsın asla ama asla atılmıyor. Eee artık bende bunu anne olunca anlayacağım. Neyse günlüğüm bu akşamlık bu kadar, çünkü bir tanecik eşim beni rahat bırakmıyor. Hadin ki, bir anda her şey tepe takl hadi aşkım deyip duruyor. Oy kurban olurum ha ben ona. Bebeğim, seni çok ama çok çok çok seviyorum." TELEFONDAKİ İSMİNİ CENNETÜL HURİ YAPTI Eşinin ölmeden bir gün önce kendi telefonundaki ismini değiştirerek Cennetül Huri yaptığını belirten Cihannur Kaya, gözyaşlarına hakim olamadı. Eşinin ölmeden yarım saat önce kendisini aradığını ve özlediğini söylediğini belirten Kaya, "Evden yeni çıktığım için eve geri dönmedim. Birbirimizi çok ama çok seviyorduk" dedi. OTURACAĞI EV TAZİYE EVİ OLDU Babası ile birlikte oturdukları evin üst kısmında eşi Esra ile birlikte oturacaklarını ve hazırlık yaptıklarını ancak bunun nasip olmadığını belirten Cihannur Kaya, eşinin vefatından sonra taziye çadırı kullanmayarak bu evde taziyeleri kabul etmeye başladıklarını kaydetti. Eşinin en büyük arzusunun bu evde oturmak olduğunu belirten Kaya, "Bu evde yaşamak ona nasip olmadı. Yaşasaydı, bu eve taşınacak ve burada yaşamımıza devam edecektir. Ölümünden sonra çadır kurmadım ve onun istediği evde taziyeleri kabul ediyoruz. Çok ama çok üzgünüm" şeklinde konuştu.