Kahramanmaraş Şekerbank ile Ziraat Odası arasında çiftçilere düşük kredi imkanı sağlayan protokol imzalandı. Burada gazetecilere bir açıklama yapan Çetinkaya, Buğday fiyatları ve çiftçinin gelecek ile ilgili kaygılarını anlatı.
“2018-2019 Üretim yılının tam da başlarındayız buğday üretimi için çiftçilerimiz yoğun bir şekilde arazide çalışmaları devam ediyor” diyen Çetinkaya: “Şuan buğday üretim maliyetlerini ve girdileri hesapladığımız zaman çiftçiler buğday ekip ekmemekte son derece endişeliler. Geçtiğimiz yıl serbest piyasada buğday 1 TL gibi bir fiyattan alıcı buldu. Bu yıl ise çiftçiler mazotun, gübrenin ve ilaçların pahalı olmasından dolayı bu girdilere dayanaraktan buğday ekip ekmemekte kararsız kalıyorlar.  Şuan için buğdayın üretim maliyetlerini hesapladığımızda  1300 TL gibi bir fiyata mal olduğunu görüyoruz. Tam da bu noktada şunu soruyoruz ‘çiftçi buğdayı kaç paraya satacak ki elle tutulur bir gelir elde etsin?’ Bu rakamları hesaplarken tek taraflı düşünmemek gerekiyor yani sadece çiftçiyi düşünecek olursak buğdayın fiyatı tabi ki 2 TL'den olsun diyebiliriz ama buğdayın fiyatının 2 TL olduğu yerde ekmeğe de, makarnaya da, yem fiyatlarına da ciddi bir zam gelecektir. Buğday fiyatlarının 1.5 TL'den olması gerekiyor ki çiftçi de günü kurtarabilsin” dedi
DESTEK OLSA DA YETERSİZ 
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi’nin tarıma ve biber çitfçisine büyük destek v erdiğini fakat, biber çitçisinin malını satarken ucuza sattığını kaydeden Çetinkaya: “Kahramanmaraş biberi her ne kadar bizim bölgemizden destek alsa da ben yeteri kadar destek aldığını düşünmüyorum. Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarıma ciddi bir destek veriyor ama biberin yeterince destek aldığını, hak ettiği fiyata satıldığını ve üreticisini memnun ettiğini düşünmüyorum. Biber sadece Kahramanmaraş bölgesinde değil Gaziantep, Hatay ve Kilis gibi bu bölgelerde de ciddi anlamda bir üretimi sağlanıyor. Kahramanmaraş biberi üreticisi fiyatlardan ve üretim sıkıntılarından son derece şikayetçi. Geçtiğimiz yıllara baktığımız taktirde biberin fiyatı son 3 yıldır 2.5 ve 3.5 lira gibi bir arada seyrediyor. Biberde ciddi bir artış yokken üreticimizin ürünü yüzde 10 yüzde 5 gibi bir oranda zamlanırken serbest piyasadan aldığımız mazot, gübre ve tohum gibi birçok girdi yüzde 100'e yakın zam görmekte yani çiftçi bu ürünler arasında yapılan dengesiz zamı yüzde 90 oranında bir açık varken yüzde 10'luk bir kazanımla nasıl ve ne zaman kapatacak? Günümüzde aynı durum pamuk, mısır ve buğday üretici için de geçerli. Çiftçilerin bundan dolayı desteklenmesi ve Devletin geçmiş yıllarda çiftçiye vermiş olduğu desteklerin tekrar gözden geçirilmesi ve enflasyon oranının da yeniden yapılandırılması gerekiyor” ifadelerini kullandı
BİZİM CİDDİ ANLAMDA BİR TARIM POLİTİKASINA İHTİYACIMIZ VAR
Çetinkaya son olarak şunları söyledi: “Bu Tarım politikasını yaparken de en az 50 ya da 100 yıllık bir politika yapılması gerekiyor. Bakan ya da Hükumetler değişse dahi sistemin değişmemesi ve ayni işleyişin yıllar boyunca devam etmesi gerekiyor. Bu girdiler ve bu maliyetlerle çiftçi toprağa küsüp üretimden vazgeçerse aç kalabiliriz. Geçtiğimiz günlerde Tarım ve Orman Bakanımız Bekir Pekdemirli'nin Kahramanmaraş' yapmış olduğu ziyarette bir açıklama yaptı ve orada ‘Milli savunmamız, silah sanayimiz ne kadar önemliyse gıdamız da bizim için o kadar önemlidir’ dedi. Yani silahımız, uçağımız, topumuz, tankımız olabilir ama aç olursak onları kullanacak insanımız olmaz bu da bizim için çok büyük bir sıkıntı demektir.  Bizim Milli tohum politikamız var ama buna daha çok destek verilmesi ve daha fazla bütçe ayırılması gerekiyor. Tohum da dışa bağlılığımız ve İsrailin buna söz sahibi olmasından ziyade tamamen yerli ve milli tohumumuzun üretilmesi gerekiyor. Bu konuya şöyle bir örnek verebiliriz yerli araba bizim için ne kadar önemliyse yerli tohum da bizim için o kadar önemlidir. Bu konunun biraz daha ön plana çıkıp desteklenmesi gerekiyor”