Kaygana, üzerinde isim birliğine varılamamış geleneksel tariflerimizden biridir. Her bölgede bir kaygana tarifi vardır ama herkesin kayganası farklıdır. Bizim oralarda akıtmanın bir adı da kayganadır örneğin. Karadeniz bölgesinde ise genel olarak krep olarak bildiğimiz yumurta, un, süt karışımından yapılan ve tavada kızartılan hamur işinin otlu versiyonuna kaygana denir.

Akıtma tarifinde bizim oranın kayganasının da tarifini vermiş olduğum ve Karadenizliler nüfus olarak bizden fazla olduğu ve dolayısıyla bu usul kaygana daha bilinir olduğu için kaygana adı altında Karadeniz usulü kaygananın yer alamasının daha doğru olacağını düşündüm.

Yalnız Karadeniz bölgesinde de bu konuda bir fikir birliği yok. Kaygananın hamsili, çok otlu, az otlu, büyük, küçük, az yumurtalı, çok yumurtalı, sadece yumurtalı, az unlu, çok unlu, vs. versiyonları mevcut. Herkesin kayganasına kimse karışamaz işin özü. Her mikro ölçekli bölgede, her şehirde, her ilçede, her köyde, her evde farklı şekilde yapılabilir. Ben (hamsili dışında) farklı denemeler yapıp kendi damak zevkime göre kahvaltıda en keyifle yiyebildiğim halini paylaşmak istedim sizlerle.

Kaygananın Kıvamı Nasıl Olmalı?

Yumuşacık, kırılmadan eğilip bükülebilir bir kıvamı var. Yumurta kokmuyor. Soğuduğunda bile kaskatı olmuyor. Hamuru ince döktüğüm için hem hamuru hem de yeşillikleri güzelce pişiyor. Kahvaltıda peynirle afiyetle yeniyor.

Tarifteki yeşillikleri damak zevkinize göre artırıp azaltabilir veya değiştirebilirsiniz. Taze sarımsak, taze nane, taze fesleğen kullanabileceğiniz diğer yeşillikler.