İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Sayın Başbakan’ın bizim ayrımcılık yaptığımızı söylemesine çok üzüldüm.” diye konuştu. Ege TV’de bir programa katılan Kocaoğlu, “2004-2009 yılları arasında Adalet ve Kalkınma Partisi’nden 15 tane ilçe ve belde belediye başkanımız vardı. Beş senede böyle bir şey olmadı. 2009-2014’te Mehmet Kertiş arkadaşımız, Bayındır’dan belediye başkanıydı. O, zaman zaman sızlanışlar yaptı ama nakit yardımına varıncaya kadar Bayındır’da yaptığımız işler ortada. Tabii arkadaşlar da bunu bile bile konuşuyorlar. Sanıyorum bir senaryonun, bir oyunun parçası bu. AK Parti'li belediye başkanları bunu söylemese, Sayın Başbakan böyle bir şeyi ağzına almaz. Peki bunun arkasında ne var? Bu zamanlama niye böyle? Arkadaşların bir iki aydır sızlanmaları, toplanmaları, dağılmaları zaten bir şeylerin işaretini veriyordu.” dedi.

Başkan Kocaoğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, “Diğer partilerin elinde bulunan belediyelerle ilgili şikayetler var. İzmir'de bunu gördük. AK Parti mensubu belediyelere hizmet vermemek için neredeyse yazılı cevap verecekler.” sözlerinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi: “Ayrımcılık lafına çok üzüldüm. Sayın Başbakan, aynı konuşmada İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kaynaklarından kesilmesi gibi bir durumun olduğunu da ima etti. Aslında ima etmedi, açık açık söyledi, ‘Faturayı göndeririz.’ dedi ama Sayın Başbakan’ın bu açıklamasından bir gün önce Resmî Gazete’de, bir Bakanlar Kurulu kararı yayımlandı. Bu kararda İstanbul’da, Ankara’da ve Antalya’daki raylı sistem yatırımlarının, Ulaştırma Bakanlığı’nın 2015 programına alındığı belirtiliyordu ama aralarında İzmir yok. İzmir, dört sene evvel çağrı yapıldığında da müracaat etmişti ama Altyapı Genel Müdürlüğü, Ulaştırma Bakanlığı vs. cephesinden, ondan sonra da İzmir için bir kıpırdanma olmadı. Şimdi program açıklandı, yine İzmir için bir hareket yok. Ben şikayet etmiyorum, onu da kabul ettik. Bu, merkezî hükümetin yetkisindedir, kararıdır, saygı duymak gerekir dedik. Kararı asıl değerlendirecek olan, İzmirli hemşehrilerimizdir. Hemen arkasından da bu geldi. Gizlenmesi mi, üstünün örtülmesi mi, algı yönetimi mi bilmiyorum. Benim hiç alışık olmadığım, beceremediğim işler bunlar. Arkadaşlarımızın buna alet olması üzücü. Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanı, bu kentin il başkanı. Milletvekili, bu kentin milletvekili. İzmirlilerin oyları ile seçildi. AKP’li kazanan başkanlarımız, bu kentin belediye başkanı. Şunu sorgulamaları gerekirdi, ‘Biz iktidar partisiyiz. Seçime gidiyoruz. Bakanlıkta İzmir’in hiçbir raylı sistem projesi gündemde yok ama diğerlerinin var.’ Belki bizde para var diye, İzmir Büyükşehir Belediyesi nasıl olsa yapıyor diye,bir de devlet bütçesinden İzmir’e pay ayırmayalım diye düşünüyorlardır. Bundan da onur duyarım.”