Isparta'daki Süleyman Demirel Üniversitesi'nde okurken aynı sınıfta tanışan İlknur Turgut ile Hüseyin Turgut, 4 yıl süren arkadaşlıklarının ardından evlenmeye karar verdi. İlknur Turgut'un ailesi damat adayının işsiz olması nedeniyle evliliğe izin vermedi. Bunun üzerine geçen haziran ayında evden kaçan İlknur, Hüseyin ile resmi nikâh kıyıp evlendi. Ailesi de kızlarıyla görüşmeyi kesti. Hüseyin Turgut'un Ceyhan ilçesinde bulunan ailesinin evine taşınan çift burada yaşamaya başladı.
Tanınmaz hale geldi
Hüseyin Turgut iddiaya göre bir süre sonra kıskançlık krizine girdi. Eşi İlknur'u sık sık “Beni aldatıyor musun?” ve “Bana yalan söylüyor musun?” diyerek sorgulamaya başladı. Geçen 21 Ağustos akşamı yine kıskançlık nedeniyle aralarında tartışma çıktı. İddiaya göre Hüseyin Turgut'tan sabaha kadar dayak yiyen İlknur Turgut'un kaburgalarında ezilme, başında şişlik, yüzü, gözü, ayakları ve bacaklarında da yaralar oluştu.
Bağırarak yardım isteyen İlknur Turgut'un çığlıklarını duyan komşuları polisi arayarak yardım istedi. Polislerin geldiğini siren sesinden anlayan Hüseyin Turgut, iddiaya göre “Dövdüğümü söylemeyeceksin, şikâyetçi olmayacaksın, yoksa seni bitiririm” diyerek tehdit etti. Kapısı kilitli eve çilingir yardımıyla giren polisler, kanlar içinde banyoda buldukları İlknur'u hastaneye kaldırdı.
Öldürmekle tehdit etti
Gözaltına alınan Hüseyin, eşinin şikâyetçi olmaması üzerine serbest bırakıldı. Hastaneden taburcu olan ancak aldığı darbelerle geçici olarak yürüyemez hale gelen İlknur ise ailesinin yanına sığındı. Annesiyle birlikte tekerlekli sandalyeyle savcılığa eşinin cezalandırılması ve koruma almak için suç duyurusunda bulunan İlknur Turgut, boşanmak için de Aile Mahkemesi'ne dilekçe verdi. Ardından dayak yediğine dair rapor aldı.
Eşi Hüseyin'in telefonla arayarak kendisini ölümle tehdit ettiğini söyleyen İlknur Turgut, “Beni sabaha kadar dövdü. Bıçakla boynumu ve elimi kesti. Beni öldüreceğini söylüyor. Korkuyorum. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum. Beni devlet korusun” diye gözyaşı döktü.