Afrika Birliği İnsan Hakları Komitesi üyesi ve BM eski görevlisi Sudanlı Hüseyin Karshoum, Türk okulları ve insani yardımlar konusunda Afrika'da kendinden söz ettiren Türkiye'nin, Kara Kıta'ya daha çok eğilmesi gerektiğini söyledi.

Johannesburg'da Cihan Haber Ajansı'na konuşan Sudanlı hukukçu Karshoum, ülkesindeki insani yardımlar ve Türk okullarından övgüyle bahsederken, Ankara'nın Afrika'ya daha çok eğilmesinin önemine dikkat çekti.

AFRİKA BİRLİĞİ ZİRVESİ'NE TÜRKİYENİN KATILMAMASINA ŞAŞIRDIM

İnsan hakları ve insani yardımlar konusunda basılmış birçok eseri olan Dr. Hüseyin Karshoum, Afrika ülkelerinin Türkiye ile daha çok iletişim kurmak istediğini belirterek şöyle devam etti: “Çünkü Türkiye, Afrikalıların kimliklerine saygı duyuyor. Çin ve ABD'nin yaptığı gibi, ülkelerin içişlerine karışmıyor. Bu yüzden Kara Kıta ülkeleri, Türkiye'nin Afrika'ya gelmesini istiyor.”

Geçtiğimiz günlerde Johannesburg'da toplanan Afrika Birliği buluşmasıyla ilgili olarak, "Zirveye Türkiye'den katılımın olmaması beni şaşırttı" diyen Karshoum, “Türkiye büyüyen bir ekonomidir; Güney Afrika ve BRICS üyesi ülkelere kalkınmada örnek olan bir ülkedir. Türkiye, bu zirvede Afrikalılarla daha fazla iletişim kurabilirdi.” ifadelerini kullandı.

YEĞENİM DE TÜRK OKULUNDA OKUYOR

Sudan’daki Türk okullarının ülkenin her yerinde olduğunu söyleyen Karshoum, “Yeğenlerim de Türk okuluna gidiyor. Türk okullarının eğitim kalitesi çok yüksek; öğretmenler de çok iyi. Hartum'daki Türk okulları çok kaliteli." dedi.

Türkiye'nin Güney Sudan'la ilişkileri için,"Türkiye, yeni doğan devlet olan Güney Sudan'da ilk faaliyet gösteren ülkelerden birisi. Hiçbir altyapısı olmayan bu ülkede Türklerin eğitim ve yardım faaliyetleri büyük önem arz ediyor." dedi.

Türkiye'nin Güney Darfur eyaletinin başkenti Nyala'da açtığı hastanenin de kuruluşunda görev aldığının belirten Karshoum, “Hastanenin sağlık standartları çok yüksek. Herkes hizmetten çok memnun.” ifadelerini kullandı.

SUDAN'DA TEK ÇÖZÜM DİYALOG

Karshoum, Sudan'ın son durumu için ise şunları söyledi: "Seçim sonuçlarını kabul etmeyen bazı gruplar arasında çatışma başladı. Görüşmeler devam ediyor. Sudan'daki sorunları çözme için yeni bir anayasa yapmamız gerekiyor. Bağımsızlığımızı kazandığımızdan beri 11 yeni anayasa girişimimiz başarısızlıkla sonuçlandı. Liberal bir ekonomi mi istiyoruz, sosyalist mi, artık karar vermeliyiz. Arap mıyız, Afrikalı mıyız, ortası mıyız, artık karar vermeliyiz."

"Tek çare, Sudan'da bütün etnik grupları bir araya getirecek tek bir Sudanlı kimliği oluşturmak" diyen Sudanlı yetkili, bunun yolunun da bütün siyasi ve etnik grupların hükümetle diyaloğundan geçtiğini söyledi. Karshoum, Ömer El Beşir'in Afrika Birliği (AU) zirvelerine gitmeye devam edeceğini, AU'nun bir kurum olarak Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne üye olmadığını, kendi yasaları olduğunu ve AU'dan izinsiz, Beşir'i yargılayamayacağını ifade etti.

TÜRKİYE- MISIR SİYASİ İLİŞKİLERİ HALKLARA YANSIMAZ

Ankara ile Kahire arasındaki siyasi problemlerin iki toplum arasındaki münasebetlere zarar vermeyeceğini de belirten Dr. Hüsseyin Karshoum, “Türklerin Mısır halkının kalbindeki yerinin farklı olduğunu” söyledi. Karshoum, şunları söyledi: "Ben Mısır'a çok gittim, Mısır medyasına konuştum. Herkes Türkiye'yi tarihi bağlardan dolayı seviyor. Mısır'da İngilizlerden önce Türkler vardı. Sudan'ı Türkler yönetiyordu. Bugün halen birçok bina, cami Türklere aittir. Türk toplumu ile bağlarımız çok derinlere gider.”