Avustralya Federal hükümeti, terörizme karışanların, başka hiç bir ülkenin vatandaşı olmasalar bile vatandaşlıktan çıkarılmasını değerlendirdiklerini açıkladı. Federal Başbakan Tony Abbott, bu yılın başında yaptığı bir açıklamada, terör olaylarına karışan Avustralyalılar için vatandaşlık ve çifte vatandaşlık kanunlarını gözden geçireceklerini belirtmişti.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Peter Dutton, “Eğer bu insanlar terörizm adına ulusal çıkarlarımızın hilafında hareketlerde bulunacaklarsa, bunların Avustralya vatandaşlıklarının devamı yada sona erdirilmesinin ciddi bir şekilde gözden geçirilmesi gerekir.” dedi. Dutton, vatandaşlıktan çıkarma seçeneğinin BM’nin sivil özgürlükler ilkesine aykırı olup olmayacağı yönündeki bir soruya, “Bize özgürlükler için doğru bir denge olması gerektiğini düşünüyoruz.” cevabını verdi.

Avustralya, BM’nin “Vatansızlığın azaltılması” anlaşmasına imza atan ülkeler arasına yer alıyor. İngiltere ve Yeni Zelanda gibi bazı uluslar bu imzayı atarken vatandaşlıktan atma hakkı konusunda rezerv koydular. Ancak Avustralya imza atarken böyle bir rezerv koymadı.

Liberal Milletvekili ve Parlamento Haberalma ve Güvenlik Ortak Komitesi Başkanı Dan Tehan, “1973 senesinde bu anlaşmayı imzalarken biz de vatandaşlıktan atma hakkı için rezerv koyabilirdik. Ama bunu yapmadık. Benim şahsi görüşüm, böyle bir şeye ihtiyacımız olup olmadığının yeniden gözden geçirilmesidir. Böyle bir kişinin kontrol altına alındıktan sonra yeniden geldikleri ülkeye dönerek aynı şeyleri yapma durumları varsa o zaman bu seçenek değerlendirilebilir. Bu durum Avustralya’da doğan ve terörizme karışanlar için de farketmez.” dedi. Terör suçu sebebiyle vatandaşlıktan çıkarmaların çok az sayıda kişiyi etkileyeceğini belirteren Tehan, “Temel prensip olarak insanları vatansız bırakmak istemiyoruz. Ancak bu kişeler için böyle bir seçeneği gözönünde bulundurmak istiyoruz.” dedi.

Öte yandan Şubat ayında “Ulusal Güvenlik” konulu bir açıklama yapmış olan Federal Başbakan Tony Abbott, terörizme karışan Avustralyalıların çeşitli kısıtlamalarla karşı karşıya kalacaklarını belirterek, “Bu kişiler Avustralya dışına çıkma, ülkeye geri gelme ve yurt dışındaki Avustralya Büyükelçilik ve konsolosluk hizmetlerinden istifade etme konusunda kısıtlamalara uğrayabilirler. Avustralya, göç üzerine kurulmuş bir ülkedir ve bununla daha zengindir. Ancak bu ülkenin vatandaşı olmanın da bir anlamı vardır. Yaşayanlar, bizden gördüklerin hoşgörüyü başkalarına da göstermeli.” demişti.