Dershanelerin kapatılmaması gerektiğini düşünüyoruz şeklinde konuşan İbrahim Kara, orta gelirli Anadolu çocukları için dershanelerin bir ihtiyaç olduğunu söyledi. Dünyada daha yaygın olduğunu ifade eden Kara, dershanelerin kapatılmasının neden gündeme geldiğine bir anlam veremediklerini belirtti. Kara, bir ihtiyaç olduğu için devam eden dershanelerin ancak bu ihtiyaç ortadan kalktıktan sonra kendiliğinden kapanacağını söyledi. İbrahim Kara: “Dershanelerin kaldırılması nasıl gündeme geldi? Bunu biz de düşünüyoruz, taşınıyoruz, nerden çıktı bilemiyoruz. Bir bilgi eksikliğinden, yanlış yönlendirmeden olduğunu düşünüyoruz. Çoğu kişinin bundan haberi yok. Bu uygulama ülkenin zararına, AK Partinin de savunduğu gariban insanların zararınadır. İyi düşünülmesi lazım, bundan zarar görecek olan yine Anadolu insanı olacaktır.” dedi. Dershanecilik sadece bizim ülkemizde yok Sınavların kalkması halinde de dershanelere ihtiyaç olduğunu anlatan Kara şöyle devam etti: “Sınavlar kalksa bile, aileler çocuklarının daha iyi eğitim almasını isteyecektir, yine dershaneler devam edecektir. Diyelim ki çocuk okulda tarihi öğrenemedi, nerde öğrenecek? Mutlaka birilerinden destek alması lazım. Ya bireysel olarak özel hoca tutup ders verdirecek, bu da yasal değil, ya da yasal olan kurumlara gelip bu ihtiyacı karşılayacak. Dershanecilik sadece bizim ülkemizde değil dünyada var. Örnek verecek olursak, Güney Kore'de, Japonya'da, İrlanda'da, İngiltere'de, Amerika'da, İtalya'da Türkiye'dekinden daha fazla dershanecilik var.” Kara, dershanelerin kapatılmasının sınav sistemi devam ettiği sürece fakir kesime büyük bir darbe vuracağını belirterek şunları söyledi: “Biz kapatılmaması gerektiğini düşünüyoruz. Sınav sistemi devam ettiği sürece hem SBS'de hem üniversiteye girişte, dershanelerin kapatılmasının fakir ve orta kesim çocuklarına büyük bir darbe vuracağı düşüncesindeyiz. Anadolu çocukları dershaneler sayesinde özel okullara giden veya özel ders imkânı bulan zengin çocuklarıyla yarışabiliyorlar. Dershaneler sayesinde güzel okullara gidiyorlar, güzel yerlere geliyorlar. Dershaneyi ortadan kaldırıp sınavı da devam ettirirsek bu zeki Anadolu çocuklarını para verip özel ders alma imkanı olmadığı için mutlaka diğer öğrencilerin gerisinde kalacak. Yine zengin öğrenciler, özel hocalar, özel okullar, özel üniversiteler Türkiye olmadı yurt dışındaki üniversiteler bir şekilde eğitim hayatlarına devam edecekler. Ama tabi ki bu saydığım öğrenci kesimi büyük bir sıkıntı yaşayacak, onun için dershanelerin kapatılmaması gerekiyor.” Dershane çalışanları da sıkıntıya düşer Dershane çalışanlarının da sıkıntıya düşmemesi için kapatılmaması gerektiğinin altını çizen Kara şöyle devam etti: “Yine bir başka husus, dershanelerin yaklaşık 100 bin çalışanı var. Bunun 65 bine yakını öğretmen, yani bunu aileleriyle birlikte düşündüğünüzde ortalama 500 bin kişiye ekmek kapısı. Bu anlamda bu insanlar büyük bir sıkıntıya düşecekler. Kredi çekmişler, ev almışlar, araba almışlar, çocuğunu okula göndermişler. Zaten zor şartlar altında yaşıyorlar, bir de böyle olumsuzluklar olursa tamamen sıkıntıya düşecekler. Üçüncüsü, dershaneler ülkesine vergi veren bir kurumdur, dershaneleri kapatırsa devlet büyük bir gelirden mahrum kalacak. Yaklaşık 1 milyar Türk Lirası civarında katkısı var. Ülke genelinde dört bin dershane var ve öğrenci sayısı 1 milyon iki yüz bin civarında. bunlar kapatılırsa dershane içinde eşyalar tamamen atıl duruma düşecek, bu binaların tamamı boş kalacak. Bu da büyük bir sıkıntı olacak. Hangi açıdan bakarsak bakalım, dershanelerin kapatılmaması gerektiğini düşünüyoruz.” İbrahim Kara, Dershanelerin kapatılmasının çözüm olmayacağını, aksine yasa dışı yollarda devam edeceğine değindi. Kara, Bunu mutlaka birileri yapacaktır ama kaçak olarak merdiven altı diye tabir ettiğimiz yerlerde yine bu çocukların ihtiyacına karşılık vermeye çalışacaklar. Daha büyük mağduriyetler, daha büyük sıkıntılar oluşacaktır, şeklinde konuştu. Dershaneler kapatıldıktan sonra özel ders saatlerinin daha pahalı olacağını belirten İbrahim Kara sözlerine şu şekilde devam etti: “Dershaneler 1960'dan beri var. Daha önce büyük şehirlerde vardı, zamanla Anadolu'ya yayıldı. 1995-2005 yılları arasında sayısı oldukça çoğaldı. 2005'ten itibaren dershaneye giden öğrenci sayısında azalma oldu, birçok dershane kapandı zaten. Çocuğuna iyi eğitim aldırmak istiyorsan ya özel hoca tutacaksın ya dershaneye göndereceksin. Özel ders veren bir hocanın bir saatlik ücreti yaklaşık 100 lira, dershane de 2 Tl'ye geliyor ders saati. Dershane kapatılırsa özel ders fiyatları 200, 250, 300'lerde seyreder bunu da ancak çok parası olan insanlar verebilir.” Öğrenciye en büyük desteğin rehberlik ve öğrenciyi takip etme noktasında verildiğini ifade eden Kara: “Dershaneler normalde 2 bin tl ücret alıyor. Bunun karşılığında yaklaşık 7 yüz saat ders veriyor. 500-600 liralık doküman veriyor, yaprak testi veriyor, denemesini yapıyor, rehberlik hizmeti veriyor. Yani öğrenciyi takip ediyor, dershanenin okullardan artısı da bu. Öğrenciyi takip etme, doküman verme ve zamanında çözmesini sağlama. Bu da verimliliği arttırıp başarıyı getiriyor.” şeklinde konuştu.