TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "2015 Haziran'ından sonra, 4 yıl seçim yok ve önümüzde 4 yıl var. İnşallah o zamanda ekonominin gerektirdiği yapısal reformları da yaparsak o zaman Allah'ın izniyle dünyanın biz, işte dünyanın en büyük ilk on ekonomileri arasına gireriz." dedi.

Bursa Orhangazi’de Ekonomiye Değer Katanlar Ödül Töreni'ne ve Orhangazi Ticaret Sanayi Odası’na emeği geçenlere ödül törenine katılan Rifat Hisarcıklıoğlu, burada açıklamalarda bulundu. Orhangazi’deki usul ve esas yöntemlerin olması halinde Türkiye’nin şaha kalkacağını belirten Rifat Hisarcıklıoğlu, "Geleceğiniz parlak. Otoyol yeni bir fırsat açıyor. Fırsatların kazası olmaz. Turizm noktasında gölünüzden kaplıcanıza kadar büyük fırsatlar var. Sanayiniz açısından büyük fırsatlar var. Otoyolun hem girişi hem çıkışı Orhangazi’de. Buna iyi hazırlanmak gerek. Kim hazır olursa o kazanır. Şimdi sizin iyi hazırlanmanız lazım. Diyorum ki bu otoyolun adı Orhangazi Otoyolu olsa güzel olmaz mı? İktidar burada, muhalefet burada. Benden tavsiye, yapmak da onlardan." şeklinde konuştu.

Türkiye’nin zengin olacağından şüphesi olmadığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "30 yıl önce ancak kendi ihtiyacımız ne varsa onu üretiyorduk. Ama şimdi dünyanın dört bir yanına ihracat yapan bir ülkeyiz dedi. Yurt dışı müteahhitliğinde dünya ikincisiyiz. Bunları kim yaptı. Bunları girişimci ruhu olan bu salonu dolduranlar sayesinde oldu. Sizlerle gurur duyuyorum. Hepinizden Allah razı olsun. Şimdi bizim bir hedefimiz var. 2023’de kişi başına düşen geliri 10 bin dolardan 25 bin dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Bunun yolu nereden geçiyor. Hepimiz farklı düşüneceğiz. Ama ülke deyince hepimiz bir yumruk gibi aynı hedef doğrultusunda birleşeceğiz. Ama ortak akılda birleşip rahmeti bereketi göreceğiz."

Ülkenin geleceğinden umutlu olduunu belirten Rifat Hisarcıklıoğlu sözlerini şöyle noktaladı: "İkincisi iş dünyasının başkanı olarak şunu söylemek istiyorum. Biz para pul istemiyoruz. Biz devletimizden ne bir lira para ne bir lira dolar ne bir lira Euro istiyoruz. Ne istiyoruz? Rakiplerimiz hangi şartlarla üretiyor alıyor, satıyor standartları ne ise biz de aynısını istiyoruz. Bunu sağlayın bize, gerisini bizler yaparız. Tabi bunun formüllerinden biri de demokrasi kaliteli olacak ki ekonomi güçlü olacak. Bu ikisi olmadan, ikisi birbirinin ayrılmaz bir bütünü. Demokrasi kaliteli olacak, ekonomi de güçlü olacak. Eğer bu ikisini sağlayabilirsek, inşallah bir fırsatımız var. 2015 Haziran'dan sonra Türkiye’de 4 yıl seçim yok. Müthiş nefes alacağız. Çünkü seçimler normal olarak hepimizi gerginleştiriyoruz. 2015 Haziran'ından sonra önümüzde 4 yıl var. İnşallah o zaman da ekonominin gerektirdiği yapısal reformları da yaparsak, o zaman Allah'ın izniyle dünyanın biz, işte dünyanın en büyük ilk on ekonomileri arasına gireriz."