Millet gazetesi Ekonomi Müdürü Ufuk Şanlı, her hangi bir ekonomik kriz emaresi olmamasına rağmen, dünyada Brezilya’dan sonra Türk lirasının dolar karşısında değer kaybeden ikinci para birimi olduğunu söyledi. Son 16 aydır bütün gelişmekte ülkelerin para birimlerinde ciddi bir değer kaybının yaşandığını hatırlatan Şanlı, “Ocak 2015’ten buyana ise dünyada en kötü performans sergileyen ikinci para birimi bizimki. Dolar herkesi nakavt ediyor. Krizi kendimiz çıkardık. Cumhurbaşkanı’nın Merkez Bankası (MB) ile girdiği polemik, iktisatta hiçbir karşılığı olmayan garip teorileri ve bunun ‘havuz medyası’ ile beslenmesiyle oluşan algı bozukluğu yüzünden Türk lirası dolar karşısında normalinden daha fazla değer kaybetti. Dolaysı ile biz şunu öngöremiyoruz; Cumhurbaşkanı daha ne tür açıklamalar yapacak? Uyumlu bir birliktelik mi sergilenecek? Cumhurbaşkanı hangi konuda ne söyleyecek? Bunu bilemediğimiz için dolardaki hareketliliğe dair her hangi bir öngörüde bulunmak mümkün değil.”

Bünyesinde Bugün gazetesi, Bugün TV., Kanaltürk, Kanaltürk radyo, Millet gazetesi gibi yayın organlarını barındıran İpek Medya Grubu, ‘Anadolu Buluşmaları’ adlı organizasyonun ikincisini Anadolu Girişimci İşadamları Derneği (AGİD)’nde gerçekleştirdi. Çok sayıda sanayici ve işadamının katıldığı programda Türkiye ekonomisi üzerinde konuşan Ufuk Şanlı, ülkenin enflasyonda şampiyonlar liginde yer aldığını söyledi.

'TÜRKİYE BÜYÜK BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ DEĞİLDİR'

Enflasyon, faiz ilişkisi bilinmediği zaman propagandayı vatandaşa yutturmanın daha kolay olduğuna dikkat çeken Şanlı, şöyle devam etti: “Bu ilişkiyi bildiğin zaman şu gerçeği göz ardı edemiyorsunuz. Türkiye’de enflasyonun bu kadar yüksek olduğu bu ortamda MB’nın faizleri çok fazla aşağıya çekmesinin imkanı yok. Birçok ülkede sistem yatırımcıları tutabilmek için enflasyonun üzerinde faiz vermek zorunda. Paraya ihtiyacı olan sizsiniz. Ülkenize döviz ve sıcak para çekmek istiyorsanız –kusura bakmayın– bunun bedelini ödeyeceksiniz.

‘Ödemem, ben aslanım, kaplanım’ diyorsanız o zaman doların da 2.65 olmasına çok fazla sesinizi çıkarmayacaksınız. Çünkü paraya ihtiyacı olan aradaki farkı ödemek zorunda. Ülkede de algı operasyonları maalesef gerçeklerin önüne geçmeye başladı. ‘Dünyada böyle bir enflasyon ve faiz yok’ söylemlerini bir kenara bırakalım. Türkiye aslında gelişmekte olan piyasalar içinde büyük bir başarı öyküsü filan değil. Bulunduğu sepette, o ligdeki ülkelerle karşılaştırdığımız zaman ortalama yüzde 5’lik büyümesi standart bir büyüme. Siz Amerika’nın yüzde 1 büyümesine siz takılmayın. Toplam ekonomik büyüklüğüne bakın. Bu durumda Türk mucizesi diye bir şey yok. Türkiye'nin kırılganlıklara daha fazla.”

‘AMERİKA HAPŞIRSA BİZ NEZLE OLUYORUZ’

Bugün gazetesi Ekonomi Müdürü Zafer Özcan ise ülkenin kırılgan bir ekonomiye sahip olduğunun altını çizdi. Son gelişmelerin bu tezi ispatladığını dile getiren Özcan, şunları söyledi: “Şu anda öyle bir noktadayız ki; Amerika hapşırsa biz nezle oluyoruz. O kadar da tuhaf bir durumdayız ki; Amerika da iyi veri gelecek diye piyasamız hop oturup, hop kalkıyor. Aman iyi veriler gelmesin; Çünkü para geri kaçar, orada ekonomi düzeliyor, diye. Orada o kadar iyi veriler gelmeye başladı ki… Büyüme yüzde 3’lere geldi. Korkunç bir büyüme. Amerika faiz artırma sürecine girdi. Zaten paranın geri kaçma riski var. Bizden faiz düşürülmesi bekleniyor. ‘Faiz lobisi, faiz lobisi..’ kimse yüksek faiz istemez. Kafayı yemek lazım yüksek faiz istemek için. Faizler ne kadar düşerse piyasalar o kadar canlanır, alış veriş artar. Daha kolay kredi çeker, işlerinizi büyütebilirsiniz. Kimse yüksek faiz istemez. Ama düşük faizin bedeli kurun 3’ü geçmişse o zaman çok farklı senaryolar ortaya çıkıyor. Aynı filmi biz geçen sene görmüştük. MB faiz artırmamakta direndi. 28 Ocak'ta politika faizi 4.5’tan 10 puana çıktı. Başka türlü mücadele edemedi. Çünkü Merkez Bankası'nın dolar satarak piyasaya müdahalesi çok sınırlı.”

İpek Medya Reklam Grup Başkanı Yalçın Çınar ise reklam çalışmaları hakkında bilgi verdi. AGİD Başkanı Seyfettin Alpat da ekonominin mutlulukla doğru orantılı olduğuna işaret etti.