CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, arz fazlası 800 bin konutun, kurulacak bir teşvik sistemiyle üniversiteli öğrenciler için yurtlara dönüştürülmesini önerdi.

CHP'li Oran, yazılı değerlendirmesinde, sektörde yıllardır devlet eliyle şişirilen balonla 1 milyonun üzerinde arz fazlası ortaya çıktığını, öte yandan Türkiye'de 6 milyona yakın üniversite öğrencisinin ancak yüzde 8'ine yetecek yurt kapasitesi bulunduğuna dikkat çekti. Ekonomideki mevcut kötü gidişat sebebiyle eritilme imkânı bulunmayan konuttaki arz fazlasının; etkin teşviklerle üniversite öğrencileri için 'yurt' kapasitesine dönüştürülebileceğini aktardı. Umut Oran, alt-orta gelir grubunun ekonomideki daralma sebebiyle 2014'te konut talebini ötelediğini belirtti.

Oran, şöyle devam etti: "Geçen yıl mortgage kapsamındaki satışlarda yüzde 15 gerileme yaşandı; toplam konut satışındaki artış yüzde 1'in altında kaldı. Konut kredisine dayalı satışların toplam satışlarda 2013'te yüzde 42 olan payı geçen yıl yüzde 33'e düştü. Sektör son dönemde daha çok yabancı alımlarıyla ayakta dururken, yabancıların da siyasi risk nedeniyle yatırımlarını beklemeye alması, konut piyasasında ciddi bir sıkıntıya yol açtı. Konut arzı fazlasına rağmen fiyatlar artmaya devam ediyor. Bunun temel nedeni inşaat malzemelerindeki fiyat artışı. Sektörün temel girdilerini sağlayan demir çelik ve çimentoda ithal girdi bağımlılığı son derece yüksek. Kurlardaki artış girdi maliyetlerine direkt yansıyor. 2014'te bina inşaat maliyetleri yüzde 11, konut satış fiyatları yüzde 16 arttı. Diğer bir faktör de İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük kentler başta arsa fiyatlarındaki yükseliş."

"ÜNİVERSİTE ÇOK, YURT YOK"

Sayıları 200'e yaklaşan üniversite ile üniversitesiz il kalmadığını dile getiren Umut Oran, şunları kaydetti: "Üniversite öğrencilerimiz ise ciddi barınma sorunu yaşamaktadır. Son yıllarda yurt kapasitesi, üniversite ve öğrenci sayısındaki hızlı artış paralelinde büyütülememiştir. Bu dönemde üniversiteli sayısı 2.5 kat artarken, yurt kapasitesindeki artış yüzde 60 dolayında kalmıştır. 6 milyona yakın yükseköğretim öğrencisine karşılık, yurtta barınma imkânı bulan öğrenci sayısı 430 bini bulmamaktadır. Bunların da dörtte üçü devlet yurtlarındadır. 2014-2015 eğitim öğretim yılında 384 kamu (YURT-KUR) yurdu için başvuranların üçte ikisi açıkta kalmıştır. Gerekli yaşam koşullarını yeterince sağlayamayan devlet yurtları talebi karşılamazken, maddi durumu elveren ailelerin çocuklarına hizmet veren 2 bine yakın da özel yurt bulunmaktadır. Bu imkânlara sahip olamayan milyonlarca öğrenci ise müşterek kiralama yoluyla, asgari yaşam koşullarından yoksun evlere yüksek kiralar ödemekte, üniversite kentlerinde kiralar aşırı yükselmektedir."

"TOKİ KURULUŞ AMACINDAN SAPTIRILMIŞTIR"

CHP Milletvekili Oran, ülkede arsa ve konut ihtiyacını karşılamak, dar ve sabit gelirli yurttaşlara uygun fiyatla konut üretmek için kurulan TOKİ'nin, AK Parti döneminde bu amacından saptırıldığını; adeta bir 'arsa ofisi' gibi çalıştırıldığını kaydetti. 'Arsası benden, yapması senden, kar ortak' modeli ile devletin arsa varlığı müteahhitlere satıldığını savunan Oran, şöyle devam etti: "İmar mevzuatı ile oynanarak AKP'li belediyeler eliyle kentlerde üretilen gayrimenkul rantlarının paylaşımı yoluyla AKP bir "yandaş müteahhitler" sınıfı türetmiştir. TOKİ, halkın konut talebini karşılamak yerine lüks konut üretimi ve rant amaçlı yatırımlara yönelmiştir. AKP, kamu arsalarını TOKİ inşaatları ve rant tesisleri ile donatmayı; tarım ve hayvancılığın ihmali yüzünden yüzde 75'i büyük kentlere yığılan nüfusa konut üretip satmayı bir kalkınma stratejisi olarak görmüştür. Önceleri ekonomiyi canlandıran inşaat, şimdi ciddi arz fazlası ile sıkıntı yaşamaktadır."

"KONUT SEKTÖRÜ İÇİN TEHLİKE ÇANLARI ÇALIYOR"

Ekonomideki yavaşlamadan en çok inşaat sektörünün etkilendiğini ifade eden Umut Oran, şöyle dedi: "Talep durma noktasında, konutlar satılamamakta, stoklar büyümüş, inşaat sektörü tıkanmıştır, firmalar zor durumdadır. Sıcak para muslukları çoktan kısılmışken, Türkiye'de artan hukuksuzluk, keyfi yönetim ve çok başlılık nedeniyle sermaye, kaçmak için istim üstündedir. Merkez Bankası'nın piyasayı canlandıracak faiz indirimleri için ekonomide uygun ortam bulunmamaktadır. Ekonomideki gidişat, inşaat sektöründe 1 milyonun üzerindeki arz fazlasının eritilme imkânını ortadan kaldırmaktadır. ABD'nin beklenen faiz artırımı, ekonomimiz üzerinde Demokles'in kılıcı gibi sallanmaktadır. Geçen hafta S&P 'Türkiye'nin dış sermayeye bağımlılığı göz önüne alındığında Fed'in faiz indiriminin Türkiye konut piyasasında riskleri büyüteceği' uyarısında bulunmuştur. Fed'in faiz artırımı sonucu yaşanacak olası sermaye çıkışı ve buna bağlı kur yükselişi, en önce inşaatı vuracaktır. İnşaat sektörünün kullandığı döviz cinsi krediler sektör için önemli bir kırılganlık kaynağı; ipotekli konut satışlarının, ekonomideki kötüleşmeden en fazla etkilenen alt-orta gelir grubuna yoğunlaşıyor olması sektör için önemli bir risktir. Arsa ve inşaat maliyetlerindeki artışlar sektörün kar marjlarını olumsuz yönde etkilemekte, bilançosu zayıf inşaat şirketlerinin hayatta kalmasını zorlaştırmaktadır. Ekonomideki seyir, son derece olumsuzdur. Risklerin arttığı bu süreçte, AKP'nin ekonomide önemli bir oyuncağı olan inşaat sektörü ciddi tehdit altındadır. İnşaatta AKP eliyle şişirilen balonun patlama riski her zamankinden fazladır."

"ARZ FAZLASI KONUTLAR ÖĞRENCİ YURDUNA DÖNÜŞTÜRÜLEBİLİR"

Ülkedeki konut fazlasının, mevzuat düzenlemeleri, özel girişimcilere yönelik teşvikler ve akılcı politikalarla öğrenci yurduna dönüştürülebileceğini tekrarlayan Umut Oran yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: "Bugüne kadar 641 bin konut üreten TOKİ'nin elinde satılmayan 120 bin dolayında konut vardır. İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir, Kocaeli, Bursa, Sakarya, Denizli, Antalya, Isparta gibi ülke genelinde üniversite öğrencilerinin yoğun olduğu illerde elde kalan toplu konutlar, üniversitelilere hizmet vermek üzere öğrenci yurduna çevrilebilir. Ürettiği konutları satamayan müteahhitlere; ellerindeki arz fazlası konutları öğrenci yurdu şeklinde tasarruf etmeleri, ya da bunların mülkiyetini devralarak yurt hizmeti vermek isteyen özel girişimcilere bu yönde destek ve teşvikler uygulanmalıdır. Böylece hem inşaat sektöründeki arz fazlası konut stoku eritilmiş; hem de milyonlarca üniversite öğrencisinin yurt sorunu çözülmüş olacaktır. TOKİ; kuruluş amacı doğrultusunda; üniversite öğrencilerinin barınma sorununu çözmek için doğrudan kendisi kamu yurtları inşa etmeyi sürdürmeli; bu alanda yatırım yapacak özel girişimcilere de arsa üretimi ve diğer konularda destek ve kolaylık sağlamalıdır."