Anadolu Gençlik Derneği Kahramanmaraş Şubesi tarafından yapılan basın açıklaması şu şekilde:

Biz Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak bu kahraman şehrin, bu Kahramanmaraş'ın yiğit evlatlarının yazdığı bir destanı, bir kurtuluş mücahedesini, bir direniş ve diriliş ruhunu her yıl Şubat ayında kutlamayı, yeni nesillere aktarmayı ve hafızalarda diri tutmayı kendi varlık sebebimizle bir gördük.

Kahramanlık, gazilik ve şehitlik ruhunu Maraş halkının yüreklerinde her dem yeniden yaşattık ve bu kutlamalarla birlikte hem Kahramanmaraş'ımızın adını hem de Maraş direnişinin ve dirilişinin ruhunu genel merkezimizle, şube ve temsilciliklerimizle ülke geneline taşıdık.
   
Yaptığımız kutlamalar görünüşte Kahramanmaraş ilinde icra edilse bile biz biliyoruz ki her Anadolu Gençlik Derneği mensubunun yüreğinde yer buldu ve her mensubumuzda Maraş'a dair üzerimizde onurla ve gururla taşıdığımız bir aidiyet duygusu oluştu.

Biz yaptığımız kutlamalarla hem Maraş'ımızın adını hem de ruhunu genç nesillere bir kimlik olarak aktarırken öte yandan ülkemizin duyarlılık sahibi birçok özel ismini de Maraş halkıyla buluşturduk. Bu kurtuluş destanını anlatan Sahibini Arayan Madalya filminin yönetmeni merhum Yücel Çakmaklı'yı Maraş'ımızda konuk ettik. Kutlamalarımızın yerel ve ulusal birçok TV kanalında yer bulmasını sağladık. Maraş tarihini anlatan çeşitli kitapçıklar ve broşürler bastırıp dağıttık. Sempozyumlarla, konferanslarla, tiyatro gösterileri ve şiir dinletileri ile Maraş'ımızın kahramanlık destanını geniş kitlelere taşıdık. Yaptığımız bu faaliyetleri de üzerimize düşen bir borç bildik.

Biz bugün burada ülkemizde ve Maraş'ımızda yaşanan sinsi bir işgale dikkat çekebilmek için, yine kaynağı Maraş direnişinden alan bir ruhla bu yıl bu kurtuluşu kutlamamamızın gerektiğine inandığımız için toplandık. Bu basın açıklaması Rıdvan Hocaların, Sütçü İmamların, Avukat Mehmet Ali Beylerin, Ali Sezai Efendilerin, Muallim Hayrullah Beylerin, Arslan Beylerin, İzzet Dervişlerin basın açıklamasıdır. Bu basın açıklaması Abdal Halil Ağanın ”˜' Yerleştiremem Ağam yerleştiremem. Bu namus bahsidir. Bu ümmet bahsidir. Bedava verseniz bu patriotları bu topraklara yerleştirmem.''  haykırışıdır.

Komşumuz Suriye'de yaşanan sıkıntılı süreç bahane edilerek Maraş'ımıza, Antep'imize ve Adana'mıza yerleştirilen patriotların bu ülkenin savunmasıyla uzaktan yakından ilgisinin olmadığı konuyu yakinen takip eden herkesin malumudur. Ülkemizde bilinen 28 NATO üssü var. Bunlar yetmezmiş gibi bir de Malatya Kürecik'e yerleştirilen füze kalkanı var. Bu da yetmezmiş gibi şimdi bölgemize getirilen bu patriotlar var. Kim ne derse desin, hangi gerekçeyi ileri sürerse sürsün, hangi bahanenin ardına sığınırsa sığınsın bu süreç adı konulmamış sinsi bir işgaldir.

Nasıl ki İngilizler Maraş'ımızda, bayrağa ve ezana dokunmadan Cezayirli, Hintli, Tunuslu Müslüman askerlerle sekiz buçuk ay sessiz ve derinden bir işgal yürüttüler ve daha sonra Maraş'ı Fransızlara devrettiler aynı şekilde bu NATO üsleri de, füze kalkanı da, patriotlar da daha büyük bir savaş öncesi adı konulmamış sessiz ve derinden yürütülen bir işgaldir. Tabiri caizse milleti gıdıklayarak öldürmektir.

Sayın Başbakanımız, önce ”˜'benim haberim yok'' diyor. Sonra Sayın Bakanımız, ”˜'tetiği bizde'' diyor. Sonra bir başka yetkilimiz, ”˜'maliyetini biz karşılamıyoruz'' diyor. Yaşanılan süreç verilen tüm bilgilerin aksi istikamette gelişiyor. En hafif tabirle kamuoyunun resmi makamlarca yanıltıldığı ortaya çıkıyor. Maalesef yetkililerimizin etrafı Fransız ordusu tarafından kuşatılmış Maraş Mutasarrıfı gibi elleri kolları bağlı olduğunu ve olup bitenlere onay vermekten başka bir seçeneklerinin kalmadığını görüyoruz.

Patriotlar ne bu şehrin ne de bu ülkenin hayrınadır. Patriotlar; varlık sebebi İsrail olan İncirlik'teki ABD üssünü korumak için getirilmiştir.

Patriotlar komşumuz İran ile aramızı açmak için getirilmiştir.

Patirotlar şii- sünni ihtilâfı oluşturmak için getirilmiştir.

Patriotlar alevi-sünni ihtilafı oluşturmak için getirilmiştir.

Patriotlar bölgede daha çok kardeş kanının döküleceği bir savaşa giden yolu açmak için getirilmiştir.

Patriotlar ırkçılık ve mezhepçilik kavgalarını ateşlemek için getirilmiştir.

Patriotlar Büyük İsrail Hedefine giden yolu güvence altına almak için getirilmiştir.

Patriotlar Maraş'ın, Antep'in, Urfa'nın direniş ruhunu kırmak için getirilmiştir.

Malatya'ya yerleştirilen Füze Kalkanının tek gayesinin İsrail'i korumak olduğu aşikârdır.

Ülkemizde bulunan 28 NATO üssünün dünyadaki faize dayalı sömürü sisteminin teminatı olduğu ayan beyan ortadır.

Ülkemizdeki yabancı askerlerin ve onlara ait üslerin tek bir müslümanın hayrına olmadığını dünya âlem herkes bilmektedir.

Bu topraklar birilerinin gönlü öyle istiyor diye NATO toprağı olacak topraklar değildir. Bu topraklar feth edilirken de, korunurken de, kurtarılırken de bedel ödenmiştir. Bu topraklar şehitlerin ve gazilerin emanetidir. Bu topraklar tarih boyunca hakkı üstün tutan bir medeniyetin beşiğidir. Şimdi adı Gazi Kışlası olan, adı gazadan, gazveden gelen bir kışlaya İsrail'i ve İncirlikteki NATO üssünü korumak için getirildiği ayan beyan belli olan patriotların yerleştirilmesi kabul edilemez. 

Patriotların gölgesi altında asıl işgali görmezden gelerek Maraş'ın kurtuluşunu kutlamak Sütçü İmamların, Ali Sezai Efendilerin, Rıdvan Hocaların mücahedesini yok saymak, hesaba katmamak ya da en hafifiyle anlamamak olur. Biz Maraş'ın ruhuna yakışanı yapıyoruz ve tepkimizi ortaya koyuyoruz. Bu tepki Maraş'ın kurtuluş gününe yakışan en anlamlı tepkidir. Bu tepki Maraş'ın direnişinin ve dirilişinin tezahürüdür. Bu tepki Avukat Mehmet Ali Beyin Alem-i İslam'a Hitap Beyannamesidir. Bu tepki patriotların gölgesi altında yaşamanın bir zül olduğunun ifadesidir. 

Bütün bu sancılı süreçte Maraş'ın kurtuluşunu hafife alan ve adeta dalga geçen Milli Piyango çekilişi ise esefle kınadığımız ve asla kabul edemeyeceğimiz bir yakışıksız durumdur.  Kalede Fransız bayrağı varken Cuma namazı kılmaktan ar eden bir şehrin kurtuluş gününe özel Milli Piyango çekilişi düzenlenmesi tek kelimeyle hâdsizliktir. Ecdadımızın kemikleri sızlamaktadır.

Biz Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak kimsenin şahsını hedef almadığımız gibi yerel hiçbir makamı da yaşanan gelişmelerin müsebbibi olarak görmüyoruz. Tepkimiz uluslar arası kirli bir siyasete ve bu siyasetin işbirlikçilerinedir. Bu tepkinin asıl sahipleri Kahramanmaraş'ımızın mübarek şehitleri, gazileri ve onların yolundan gitmeyi varlık sebebi bilen evlatlarıdır.
   
Bu sesi duyan ve duyuran herkese teşekkürü borç biliriz.