Antalya'nın Manavgat ilçesinde Eğitim Sen'li öğretmenler, sendikalarına üye öğretmen Halil Erkan Öz'ün kalp krizinden ölümüne neden olduğunu ileri sürdükleri Yalova Valisi Selim Cebiroğlu'nu protesto etti. Eğitimciler, Cebiroğlu'nu istifaya davet etti.

Manavgat'ta Eğitim Sen üyesi öğretmenler Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelerek Vali Selim Cebiroğlu'nun hayatını kaybeden meslektaşları Halil Erkan Öz'e davranışını kınadı. Eğitim Sen Manavgat Şube Başkanı Bülent Irmak, yaptığı basın açıklamasında, "Öğretmen arkadaşımızın hayatını kaybetmesinde birinci derece sorumlu siyasi iktidar ile Vali Cebiroğlu'dur. Vali Cebiroğlu bir an önce görevden alınmalı. Cebiroğlu'nun 10 günü aşkındır görevden alınmaması için öğretmenleri üzmüştür." diye konuştu.

Kendilerine gelince "eşitlik" ve "özgürlük" nağmelerini dilinden düşürmeyenlerin, kendisinden olmayanlara "baskı" ve "cebir" yüzlerini göstermelerinin ikiyüzlülük dışında bir anlam ifade ettiğini belirten Irmak, Vali Cebiroğlu'nun, üyelerinin vefatının ardından "Yalova olarak, eğitim camiamızın üyesi değerli personelimiz, fen lisesi öğretmeni Halil Serkan Öz`ün vefatının derin üzüntüsünü yaşıyoruz" diyerek ölünce "değerli" gören bir mesaj yayınlamasının tam anlamıyla aymazlık örneği olduğunu kaydetti.

Yaşanan olayın birincil derecede sorumlusu Cebiroğlu olduğunu vurgulayan Irmak, bir öğretmenin öğrencileri önünde hakkını, emeğini ve onurunu çiğnemeye çalışan mülki amirin hukuk önünde bunun hesabını vermeli, derhal görevinden istifa etmesi gerektiğini söyledi. Irmak, "Sendikamızın tek tip kıyafet uygulamasını protesto etmek amacıyla 7 Ekim 2013 günü "özgür kılık kıyafetlerle işyerlerine gidilmesi" eylem kararına uymak olmuştur. Bu da tüm eğitim ve bilim emekçilerinin en temel sendikal hakkıdır. Ancak öğrencisi önünde bir öğretmene hakaretler yağdırmayı bilen mülki idare amirinin kendi sorumluluğundaki hastanelerde "anjiyo" için gerekli alt yapı eksikliğini gidermemiş olması, üyemizin hayata döndürülmesi çabalarını boşa çıkarmıştır. " diye konuştu.

Eğitim Sen olarak Halil öğretmenin hayatını kaybetmesine neden olanları yargıya teslim edinceye kadar hukuki olarak mücadelelerini sürdüreceklerini vurgulayan Irmak, ülkenin hukuk devleti olmaktan çıktığını, siyasi iktidarın, öğretmenlerin yasal haklarını aramada şiddete maruz kaldığının altını çizdi.