Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, partisinin koalisyon çalışmaları ile ilgili olarak, "Bir iki gün sonra sayın cumhurbaşkanımız görevlendirme yapacaktır. Bizim kırmızı çizgilerimiz yok, bizim prensiplerimiz var. Bu prensiplerde hangi partide bir örtüşme meydana gelirse onunla hükümeti kuracağız.’’ dedi. Arınç, RTÜK'te de partilere düşen kontenjanı Meclis Başkanı'nın belirleyeceğini söyledi.

Ankara'da "Alo 191 Uyuşturucu ile Mücadele Danışma ve Destek Hattı" açılışına katılan Bülent Arınç basın mensuplarının sorularını cevapladı. Partisine ilişkin koalisyon çalışmalarını değerlendiren Arınç, şunları ifade etti: "Mesela dün parlamentoda çok çirkin bir şey yaşandı. Başkanlık Divanı oluşmadığı için Meclis Başkanı aç-kapa yaptı. Bu arada CHP’li bir vekil 'Allah belanızı versin' diye telaffuz etmekten bile utandığım ifadeler kullandı. Sorumlu hiçbir zaman AK Parti hükümeti veya Meclis Başkanı değildir. Süreç böyle ilerliyor. O yüzden yeni bir anayasa yaparken belki bunları ortadan kaldıracak bir şey düşünülmüş olabilir. Kaldı ki 13 senedir ilk defa bir koalisyon hükümeti kurulacak. Bugüne kadar işler rahattı. Seçimden sonra ilk defa iktidar oluyor hükümetimizi devam ettiriyorduk. Ama milletin takdiri bu kez hiçbir partiyi tek başına iktidara getirmedi ‘siz koalisyon hükümeti kurun’ dedi. Biz buna varız. Milletimiz böyle bir görev verdi biz de bunun peşindeyiz. Ama ne var ki Anayasadan kaynaklanan bir prosedür böyle gerektiriyor. Unutmayın geçtiğimiz 10 Ağustos’ta da sayın Cumhurbaşkanımız birinci turda Cumhurbaşkanı seçilmişti ama 28 Ağustos’a kadar hem Başbakanlık görevini, hem de Cumhurbaşkanlık sıfatını üzerinde taşımıştı. Yine 2007 Mayıs ayında Ahmet Nejdet Sezer’in görev süresi anayasa gereğince bitmişti. Ama 28 Ağustos’a kadar 4.5 ayda Cumhurbaşkanlığı görevini yapmıştı. Bunları da hatırlasın bazı siyasi liderlerimiz. ‘Ne kadar uzadı. Niye bu hükümet kurulmuyor, vay bu sayın başbakan hala görev başında’ diyen varsa hafızalarını bir yoklasınlar. Bir iki gün sonra sayın Cumhurbaşkanımız görevlendirme yapacaktır. Bizim kırmızı çizgilerimiz yok, bizim prensiplerimiz var. Bu prensiplerde hangi partide bir örtüşme meydana gelirse milletimizin daha huzurlu bir hayat yaşaması için hangi projeler üzerinde mutabık kalabilirsek o hükümeti kuracağız. Biz kuramazsak başkaları kurmaya çalışsın. Onlar da kuramazsa ver elini seçim der, buna da büyük bir memnuniyetle gideriz.’’

RTÜK'TE PARTİLERE DÜŞEN KONTENJANI MECLİS BAŞKANI BELİRLEYECEK

7 Haziran seçimlerinin ardından Radyo Televizyon Üst Kurulu’nda (RTÜK) 3 üyenin görev süresinin dolacağına ve sandalye dağılımında nasıl bir yol izleneceğine ilişkin soru üzerine Arınç, RTÜK Başkanı’nın TBMM Başkanının seçilmesini beklediğini ve seçimden sonra da kendisine yazı yazarak yeni kontenjan üyelerinin belirlenmesini isteyeceğini biliyorum.’’ cevabını verdi. Arınç, "Şu anda RTÜK’ten sorumlu bakan değilim. Değerli Başbakan Yardımcımız Yalçın Akdoğan daha önce benim görev yaptığım alanlarda sorumlu ama bildiğim için söyleyeyim; Ben göreve başladığımda 9 üyenin 6’sı AK Partiliydi. Sonra 5 oldu. 5’nin dağılımını da hepiniz biliyorsunuz. Bu kez tek başına iktidar olamayınca sayısal çoğunluk itibariyle aslında iki ihtimal de var. Bunlardan birisi AK Parti’nin yine 5 üye almasıdır. Şaşıracaksınız belki ama bu hesap kitap işidir. Bir ihtimal olarak söylüyorum. Çünkü bizim 258 milletvekilimiz var. CHP’nin bunun yarısı kadar var diğerlerinden de 3 misli fazlayız. İki tane sistem uygulanıyor partilere düşen kontenjanları meclis başkanı belirliyor. Meclis Başkanının bugüne kadarki değerlendirmelerinde bir ‘çoğunlukçu don sistemi’ var. Bir de bundan farklı bir sistem var. Kafaları karıştırmak için söylemiyorum. Ama partilere düşen kontenjanları meclis başkanımız belirleyecek, değişen üye sayısı da buna göre değişmiş olacak. Bildiğim kadarıyla AK Parti’den 2, MHP’nin 1 üye sayısı doluyor. 14 Temmuz’da eğer üye sayısı 4 olacak olursa belki bir tanesinin yenilenmesi gündeme gelecek, MHP üye sayısı düştüğü için o üye tekrarlanmış olacak. Ama ben RTÜK Başkanı’nın TBMM Başkanının seçilmesini beklediğini ve seçimden sonra da kendisine yazı yazarak yeni kontenjan üyelerinin belirlenmesini isteyeceğini biliyorum. Ama genel kabul gören ve üzerinde durduğunuz 4 üye AK Parti’ye, 3 üye CHP’ye, ikişer üye de galiba diğer partilere düşüyor. Bugünlerde bir tartışma var, Başkanlık Divanı üyelikleri noktasında. Zannediyorum ki MHP, 'Bizim HDP ile milletvekili sayımız birdir ama oy oranımız daha fazladır’ diyerek Divan Katipliği’nde fazla üyelik istiyor. Bu yaşıma girdim oy oranıyla kontenjan üyeliğinin sayısının arttığını ilk defa duyuyorum. Önemli olan milletvekili sayısıdır. Milletvekili sayısının genel milletvekili sayısı içindeki oranıdır. Dolayısıyla 80/80 olan partiler arasında üyenin ne kadar fazlasıyla kime düşeceği konusu yeni bir tartışma konusudur. Bence ikisine de 2/2 düşecekse AK Parti’nin üye sayısı 5 de olabilir. Buna göre hesaplar yapılsın, Meclis Başkanlığı nasıl hesaplarsa AK Parti bunun gereğini yerine getirecektir. Şimdi böylesi çok muhtemel, ekstrem konulara tartışma yapmaya gerek yok. RTÜK faydalı bir kuruluş olmuştur. 5.5 yıl bakanlığını yaptım, Türkiye içerisinde de özellikle radyo televizyon yayıncılığı konusunda yeni kanunuyla birlikte çok önemli bir yere sahiptir. AK Parti çoğunluğu kaybetse dahi orada mevcut üyeleriyle RTÜK’ün iyi işlemesi konusunda elinden geleni yapacaktır.’’ değerlendirmesinde bulundu.