AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, çözüm süreciyle ilgili Kürtlerin PKK’dan silahlarını bırakılmasını istediğini, eskiden devleti PKK’ya şikayet eden Kürt halkının şimdi PKK’yı devlete şikayet etmeye başladığını söyledi.

TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplayan AK Parti Milletvekili Cuma İçten, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kürt sorunu yoktur” açıklamasının sorulması üzerine şunları söyledi: "Ben 4 yıldır milletvekili olduğum günden beridir Kürt sorunun olmadığını ifade ediyorum. Bana göre Kürt sorunu 26 maddelik Anayasa referandum paketi ilk çıktığında kesinlikle bitmiştir. Eğer birileri geçmişte yol kesmeler, faili meçhul cinayetler, köy yakmalar, işkenceler cezaevinde yapılan muameleler dilin ve demokratikleşmenin önündeki engeller varsa vardı biz bunun bedelini çok acı ödedik. AK Parti iktidarıyla tüm bunlar giderilmişse o gün bu olumsuz olan şeyler olduğunda bunun tanımı Kürt sorunu olarak tanımlanıyorsa o zaman bugün bu sorun sorun olmaktan çıkmıştır. Bana göre Kürtlerin kan, gözyaşı, ötekileştirme, terör sorunu vardır. Ve bu çözüm süreciyle bunlarda inşallah çözülecektir. Dolayısıyla Kürt sorunu Kürt bir milletvekili olarak ifade ediyorum bitmiştir. Bunu da dört yıldır ifade ediyoruz. Ama Elhamdülillah Gülten Kışanak’ta artık Kürt sorununun bittiğini kendisi ifade etti. Yani bizi epey bir geriden takip ediyorlar yani." dedi.

Cuma İçten, çözüm süreciyle ilgili olarak "Bakın burada kastettiğim konu şu; 7-8 Ekim olaylarında kan döküldü. Çözüm sürecinde bunlar oldu. Bu kanı kim döktü? Sokakları savaş alanına çevirin diye talimat verenler mi yoksa çözüm sürecinde çocukları dağda olup, Diyarbakır meydanında PKK’dan çocuklarını isteyen anneler ve Kürtler mi? Dolayısıyla Kürtlerin bir terör problemi vardı. Birilerinin silah bırakmasıyla ilgili bir Kürtlerin talebi vardı. Bu sorular çözüm süreciyle birlikte bence olumlu bir şekilde yürüyor ve biz inşallah önümüzdeki Nevruz'da da odunları değil silahları yakmak istiyoruz."

"KÜRT SORUNUNU TBMM ÇÖZER"

Bir gazetecinin “Kürt kökenli bir milletvekili olarak Kürt sorunu bitmiş ise neden çözüm süreci devam ediyor?” sorusu üzerine İçten, “Kürt sorunu bitmiştir çok net söyleyebiliriz. Bakın ben bundan 12 yıl önce yani AK Parti iktidara gelmeden önce Bingöl Genç’te bulunan köyüme giderken 21 saatte yolculuk yapıyordum. Ve bana bir karne verilmişti, çayın, şekerin unun hesabı soruluyordu benden. Bunların hepsi bitti. Evet, bu ülkede farklı dillerde var. Bu ülkede Araplar da var. Bu ülkede Boşnaklar var. Ana dilde eğitim işte olmalı mı? Peki Arapların anadilde eğitim hakkı olmalı mı? Dolayısıyla biz şunu düşünüyoruz ki demokratikleşme özgürlükler noktasında çok ciddi adımlar atıldı. Bu ülkede artık bir Türkün artık bu ülkede bir arabın ne kadar sorunu ve problemi kalmışsa Cuma İçten’inde o kadar sorunu vardır. Bu sorunlar hayat devam ettiği için elbetteki talepler olacaktır. Aksayan yönleri mutlak olacaktır. Ama biz zaten Türkiye Büyük millet Meclisinde bu sorunları çözmek için buradayız. Meclis bunları çözecek. Ayrışmadan, kırmadan, dökmeden. Kürtlerin devlet kurma gibi, eyalet oluşturması gibi, özerklik gibi ne İstanbul’u Diyarbakır’dan ayırabilirsiniz, Ne Diyarbakır’ı İstanbul’dan ayırabilirsiniz. Biz birlik ve beraberlik içinde hiç kimsenin ötekileştirilmediği eşit ve adaletli bir ülkede birlikte ve beraber aynı vatanda aynı bayrak altında yaşamak istiyoruz. Bizim talebimiz bu. Şimdi geldiğimiz bu demokratikleşme noktasında bu taleplerin giderildiğine inanıyorum. Elbette ki yapılması gerekenler vardır. Ama mecliste bunu konuşabileceğimiz yerdir. Türkiye Büyük Millet Meclisi bunu çözer. Muhatap Kürtlerin tamamıdır. Yüzde 6 oy alanda muhataptır yüzde 1 oy alan Kürtlerin içerisindeki ideolojilerde muhataptır. Ve kanaat önderleri de. En önemlisi yüzde 65’in üzerinde Kürtlerden oy alan Ak Parti muhataptır.” karşılığını verdi.

"PKK'NIN SİLAH BIRAKMAKTAN BAŞKA ÇARESİ KALMADI"

İçten açıklamasında "Sorun var. Sorun şu Kürtler silahların bırakılmasını istiyor. Bu bir sorun. Kürtler PKK’dan silah bırakmasını talep ediyor. 140 tane Kürt anne Diyarbakır meydanında sen benim çocuğumu dağa zorla çıkardın, ben ölüm istemiyorum, savaş istemiyorum, gözyaşı istemiyorum, benim çocuklarımı ver. Annelerin birçoğu Kandil'e gitti. Haftalarca orda kaldılar, gözyaşı döktüler o çocukları anneleriyle bile görüştürmediler. Eskiden Kürtler devleti PKK’ya şikayet ederken, AK Parti iktidarı ile Kürtler PKK’yı devlete şikayet etmiştir. Ve çözüm sürecide bunun için başlamıştır. Yani Kürtler silah bırakmıyorum derse bana göre buna en çok hesap soracak olan Kürt halkının kendisidir. Çünkü PKK’nın silah bırakmaktan başka çaresi bana göre kalmamıştır. Hiçbir argümanı da kalmamıştır.” ifadelerini kullandı.