Gaziantep'te kamulaştırılması için defalarca başvuru yapılan sokak, vatandaşın başına dert oldu. Sokak girişine yapılan binadan dolayı 2 metreye kadar düşen yol aralığından ne ambulans ne de itfaiye aracının geçişi mümkün görünmüyor. Konuyla ilgili düzenlediği imza kampanyası sonuç vermeyen Ahmet Nohutlu isimli vatandaş, 'bunlar Türkçe'den anlamıyor' diyerek, sosyal medya hesabında Rusça'dan İbranice'ye kadar bir çok dilde derdini anlatmaya çalıştı.

Trajikomik olay Gaziantep'in Şahinbey ilçesinde bulunan Onur Mahallesi 69 Sokak'ta meydana geldi. Ahmet Nohutlu isimli vatandaşın 2004 yılında yerleştiği sokağa belediye tarafından hem elektrik hem su tesisatı çekildi. Ancak başka bir arsa sahibi sokağın başına bir bina dikmeye karar verdi. Gerekli izinleri aldıktan sonra mülkü kendisine ait yerde inşaatı başlattı. Mahalleli, yolun daralmaması için yaptığı girişimler fayda etmeyince imza kampanyası toplayıp alanın kamulaştırılması talebinde bulundu. Nohutlu'nun girişimleriyle yapılan her başvuru sonuçsuz kaldı. Sokak içerisinde bir olumsuzluk olması halinde ne ambulansın ne de itfaiye aracının giremeyeceğini anlatan Nohutlu, bu sefer de sosyal medya hesabı derdini Facebook'tan farklı dünya dilleriyle anlatmak istedi. Çeviri programı aracılığıyla, Rusça, İngilizce, Fransızca, İbranice, Çince be daha bir çok dilde belediyenin kendilerine haksızlık yaptığını anlatmaya çalıştı.

"DİNAZORA VERDİĞİ PARANIN YARISINI BURAYA VERSE İÇ AÇICI BİR ŞEY OLURDU"

Yaşadığı sıkıntıyı anlatan Nohutlu, "Bir komşumuz buraya ev yapmaya karar verince yolu kapatmaması için biraz daha geriye doğru başlatmalarını istedik. Ancak, 'Benim belediyede adamım var, hepsini doyurduk' dedi. Geldi vatandaş burayı yaptı. Bu onun hakkıdır. Ama belediyenin istimlak ile ilgili birimi var. Belediyenin bizim can güvenliğimizi tehlikeye atacak kadar yolumuzu kesmesine gerek yok. Kamulaştırsın, sokağımızı versin. Yarın yangın çıksa itfaiye girmez, hasta olsak ambulans girmez, ölsek cenaze arabası girmez. Yani kamulaştırabilir. Adamın hakkı diye yol kesilmez. Biz de imza kampanyası düzenledik. Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu da buraya gelmişti. 'İmza toplayın, burayı toptan kamulaştıralım' dedi. Kendileri araştırıp buranın imara uymadığını söylediler. 150 tane imza topladık. Sonra da 'belediyeye yadım edin' dediler. Eğer kendine yardım etseydik burayı kamulaştıracaktı. Dinazora verdiği paranın yarısını buraya verseydi, iç açıcı bir şey olurdu." diye konuştu.

Belediyenin kendisine açtığı davadan beraat ettiğini kaydeden Nohutlu, derdini sosyal medyadan duyurmaya çalıştığını anlatarak şunları kaydetti: "Bu sokaktan, itfaiye aracı ya da ambulans geçer mi? Ölsek cenaze arabamız geçer mi? Ne yapacağımızı şaşırdık. Ben de sonrada Facebook üzerinden derdimi farklı dillerden anlatmaya çalıştım. Çünkü beni Türkçe kimse anlamıyor. İngilizce, Arapça, Fransızca ne kadar dil varsa yazdım. İşte görüyorsunuz her şey meydanda. Çıkmaz ve araç girmez bir sokak."

"HALKA ÇİLE ÇEKTİRİLİYOR"

Bir başka mahalle sakini Cuma Arslan, zamanında belediye tarafından yapım ruhsatı, elektrik ve su verildiğini belirterek, "Buradan hiçbir aracın geçecek hali yok. Burada belediye yetkililerinin kendi evi olsa kabullenirler mi acaba? Ya bizim evleri yıksınlar, ya da öndekileri yıksınlar. Biz ikisine de razıyız. Mahalleden bir tarafından giriş yok, diğer tarafından çıkış yok. Zamanında belediye tarafından yapım ruhsatı verilmiş, elektrik, su verilmiş. Ama şu anda halka çile çektiriliyor." şeklinde konuştu.

Meryem Gür ise yolun 3 metre bile etmediğini vurguladı, tepkisini "Çocuklar oynayamıyor. Toz toprağın içindeyiz. Bu nasıl adalet ben anlamıyorum." diyerek gösterdi.