Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın katledilmesi Tunceli Üniversitesi'nde düzenlenen basın açıklaması ve oturma eylemi ile protesto edildi.
Eğitim Sen Dersim Şubesi tarafından Tunceli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi önünde bir araya gelen Eğitim Sen Dersim Şubesi üyeleri, kadın ölümlerine tepki göstererek bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Eğitim Sen Dersim Şubesi Eş Başkanı Munise Kazcı, Özgecan'ın yaşadıklarının tüm kadınların maruz kaldığı şiddeti gözlerin önüne serdiğini söyledi. Açıklamasında, Özgecan'ın öldürülmesi hakkında yapılan tartışmaların çoğunun bir umut doğurmadığına dikkat çeken Kazcı, “Özgecan'ın tecavüz sonrası öldürülmesinin toplumun tüm kesimlerinden aldığı tepki, kuşkusuz kadın cinayetlerinin önlenmesi, erkeklerin engellenmesine yönelik bir fırsat yaratması açısından önemli. Fakat Özgecan'ın öldürülmesi hakkında yapılan tartışmaların çoğu bu yönde bir umut doğurmuyor. Çünkü başta iktidar olmak üzere hiçbir siyasi grup Özgecan'ın öldürülmesinin sorumluluğunu almak istemiyor. Özgecan'ın tecavüz sonrası öldürülmesi münferit bir olay gibi tartışılıyor. Ancak canilerin yapabileceği bir olay. Dolayısıyla eylemden eyleme koşan, demeç üzerine demeç veren erkekler kendilerini bu vahşi cinayetin dışında görüyorlar. Oysa Özgecan'ın katledilmesi hiç de tesadüf değil.” diye konuştu.

Özgecan'ın başına gelenlerin önlenmeyen erkek şiddetinden kaynaklandığını ifade eden Kazcı, “Sürekli kadınlar hakkında konuşan siyasetten kadınların kahkahasına, dekoltesine karışıp illetli iffetsiz kadın ayrımı yapanlardan, kadınların hayatını kontrol etmeyi kendine hak gören erkeklerden bağımsız göremezsiniz. Tecavüze, faili olan erkekten ve erkek egemenliğinden soyutlayarak bakamazsınız. Yapılan değerlendirmelerin bir kısmı ise Özgecan'ın ve tüm kadınların maruz kaldığı erkek şiddetinin tüm biçimlerini bir kez daha gözler önüne seriyor. Sokakta, dolmuşta özellikle de hava karardığında tek başına kalmanın tedirginliğini yaşamamış tek bir kadın dahi yok.” dedi.

Konuşmasında, hükümetin kadınlara yönelik söylemlerini de eleştiren Kazcı, “Kadınları kontrol ve denetim altında tutmak erkeklere tanınmış bir hak. Kızının gece sokağa çıkmasına izin vermeyen baba, sevgilisine tokat atan erkek, kadınlara annelik kariyerini teşvik eden bakan, kadın-erkek eşit değildir diyen Cumhurbaşkanı, kadın ve erkek arasındaki toplumsal cinsiyet eşitsizliğini besleyen, bu eşitsizlikten güçlenen, erkeklikten faydalanan her erkek Özgecan'ın, her gün şiddete, tacize ve tecavüze maruz kalan kadınların failidir.

Bilhassa 'Tecavüze uğrayan kadın doğursun', 'O da mini etek giymeseymiş' gibi tecavüzü meşrulaştıran, kadınları sindirip erkekleri cesaretlendiren mesajlar veren devlet, kadınlara yönelik sistematik erkek şiddetinden, kadın cinayetlerinden, tecavüzlerden sorumludur.” şeklinde konuştu. Grup, basın açıklamasının ardından Özgecan ve öldürülen diğer kadınlar anısına beş dakikalık oturma eyleminin ardından sessizce dağıldı.