Adana’da boşanmak üzere olduğu eşi Halime Ö.yü (21) 25 Aralık 2013 günü boynundaki şalla boğarak öldürmekten yargılanan Durmuş Ali Ö. (26) ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edildi. Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde karar duruşmasına çıkan sanığın cezası iyi halden müebbet hapse çevrildi. Davayı takip eden Adana Kadın Platformu, yaptığı açıklamada sanığın soğukkanlı bir biçimde olayı planladığını ve hiçbir acıma duygusu belirtisi göstermeden cinayeti işlediğini ileri sürdü.

Kadın Platformu’nun açıklamasında, Durmuş Ali Ö.nün Emniyet Müdürlüğü’nde 28.12.2013 tarihinde verdiği ifadelerde “Halime’nin boynunda takılı olan beyaz renkli şalı bir tur doladım ve iyice sıktım, yüzü morarana kadar bekledim. Yüzü iyice morardıktan sonra başını öne doğru eğdim, beyaz renkli şalı boynuna doladım ve boynunun arka kısmına kör düğüm yaptım, o şekilde araçta bıraktım. Kendisi araç içinde başı öne eğik şekilde duruyordu, araçtan indim ve aracın arka kısmına geçtim ve kullanmış olduğum sigaradan bir tane içtim. Yaklaşık beş dakika aracın arka kısmında Halime’nin can vermesini bekledim. Sigaram bittikten sonra izmariti yere atarak şoför mahalline geçtim ve Halime’nin baş kısmından tutarak kaldırıp yüzüne baktığımda nefes almadığını ve canını verdiğini gördüm…” dediği aktarıldı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi, “Bu ifade sanıktaki canavarca his ve eziyet çektirme arzusunun boyutunu gözler önüne sermektedir. Sanık büyük bir kararlılık ve soğukkanlılıkla tasarlamış olduğu cinayeti canavarca bir hisle ve eziyet çektirerek işlemiştir. Ayrıca sanığın suçu ‘beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunan kişiye’ karşı işlediğinin de kabulü gerekirdi. Zira sanığa kıyasla maktul kendisini savunamayacak derecede zayıf ve güçsüzdür. Sanığın sorgu sırasında ‘Şal ile boğdum. Ellerini kaldırdı, sonra indirdi. Hiç direnemedi.’ şeklindeki beyanları da bu durumu ortaya sermektedir. Maktul uygulanan eyleme bir karşılık dahi verememiştir. Bu da maktulün fiziksel kendisini savunamayacak durumda bir kişi olduğunu göstermektedir. Sonuç ceza bakımından bir farklılık oluşturmasa dahi biz tüm bu gerekçelerin kararda yer alması gerektiğini düşünüyoruz. Ayrıca sanığa iyi hal indirimi uygulanmış olmasını da doğru bulmuyoruz.”
Platformun açıklamasında, tüm bu gerekçelerle kararı temyiz ettikleri kaydedildi.