Eskişehir Baro Başkanı Avukat Rıza Öztekin, yeni bir seçimi ülkenin kaldırmayacağını söyledi. Öztekin, "Erken seçimi Türkiye kaldırmaz. Beklentimiz partilerin kendi aralarında uzlaşmalarıdır. Tabi ki uzlaşmada kırmızı çizgiler vardır. Bizim en büyük beklentimiz hukuktur. Hukuk güvenliği olmadığı yerde hiçbir şey yürümez. Türkiye fabrika ayarlarına geri dönmelidir." dedi.

Eskişehir Baro Başkanı Avukat Rıza Öztekin, Baroda düzenlediği basın toplantısında seçimi değerlendirdi. Baro Başkanı Rıza Öztekin, "Secim sürecinde birçok parti ziyaretimize geldi. Bir iktidar partisi gelmedi. Biz zaten ziyaretlerde taleplerimizi dile getirdik. Aslında barodan uzak durmak halktan uzak durmak demektir. Barolar halkın avukatıdır. Yeni Parlamento'dan beklentilerimiz vardır. Tabi ki ilk talebemiz erken seçimin son çare olmasıdır. Erken seçimi Türkiye kaldırmaz. Beklentimiz partilerin kendi aralarında uzlaşmalarıdır. Uzlaşmada kırmızı çizgiler vardır. Bizim en büyük beklentimiz hukuk güvenliğidir. Hukuk güvenliğinin olmadığı yerde hiçbir şey yürümez.
Efendim işte diyorlar ki biz köprü yaptık yol yaptık. İşte bu gibi açıklamalar Eskişehir’de de vardı. Bu kadar yatırım yaptık niye olmadı şeklinde açıklamalar yapıldı. Ama demokrasi ve hukukun olmadığı yerde ekonomik sistemin yürüme ihtimali yoktur.
Şimdiden bir algı operasyonu yaydılar, biz olmasak ekonomi çöker. Bunlar algı operasyonudur. En iyi istikrar faşizmde vardır. Herkes konuşmasın sussun. Talebi olmasın, öyle bir istikrar istemiyoruz. Ekonomi çok iyidi de niye dolar fırladı?" diye konuştu.

Eskişehir Baro Başkanı Avukat Rıza Öztekin, ülkenin bozulan fabrika ayarlarının da eski yerine getirilmesi gerektiğinin altını çizerek, yapılması gerekenleri şöyle dile getirdi: "Bu ülkede son on yıldır fabrika ayarları bozulmuştur. Atatürk’ün özellikle resimlerini, resmi bayramlarımızın kaldırılmasını asla unutmadık. Atatürk’ü milli eğitim kitaplarında bile kaldıran zihniyeti asla unutmadık. Gezi olaylarını da unutmadık. Belki Ali İsmail’in failleri bulundu ama birçok ilde Gezi olayları aydınlatılmadı. 'Gezi bir darbeydi, biz engelledik' dediler, biz bu emirleri verenleri unutmadık. Hiç kimse 17 ve 24 aralık olayını unutmadı. 17 ve 25 Aralık savcılarına yapılan baskıyla, takipsizlik kararıyla sulh cezdan geri dönmesini kapatıldığını unutmadık. Bu soruşturmalar tekrar açılmalıdır. Yargı üzerindeki baskı kaldırılmalıdır. 17 ve 25 Aralık olayı ile ilgili en azından soruşturma iradesini ortaya koymayanlar, Gezi ile ilgili koymayanlar, bunların araştırmasını ortaya koymayan bir iradenin bir daha ki seçimde biz tasfiye olacağını düşünüyoruz. Halkın beklentisi ve hukuksuzluğun giderilmesidir. Halkın beklentisi bu ülkenin fabrika ayarlarına geri getirilmesidir. Öncelikle bağımsız yargı için ne gerekli ise önce o sağlanmalıdır. Türkiye acilen özelikle hukuk açısından fabrika ayarlarına geri dönmelidir. Hukuk ve adalet hiçbir şeye feda edilemez. Hiçbir hukuksuzluğun üstü örtülmemelidir, hesap sorulmalıdır. Bugün Türkiye için yeni bir fırsat doğmuştur. Halk, hukuksuzlukların nasıl tasfiye edildiğini gördü."