Hataylı Büyükaşık ailesi, 3 kuşaktır Sultanahmet’te ipek dokumacılığı yapıyor. Dededen kalma ahşap tezgahta üretilen ipek şallara turistler yoğun ilgi gösteriyor. Emektar ipek dokuma tezgahı, bir taraftan yeni ipek şallar dokurken, diğer taraftan yok olmayla yüz tutan dokumacılık mesleğini yaşatmaya çalışıyor.

Tezgahtar Mehmet Büyükaşık, dokumacılık mesleğinin giderek yok olmaya yüz tuttuğunu belirtiyor. 1950’den beri dede mesleğini yaptıklarını ifade eden Büyükaşık, “Elimizden geldiği kadar bu mesleği yaşatmaya çalışıyoruz. Bir metre uzunluğundaki bir şalı yaklaşık 1 saatte dokuyabiliyorum. El emeği göz nuru ürünlerimize daha çok yabancı turistler ilgi gösteriyor. Türklerden daha fazla ilgi gösteriyorlar. El emeğine karşı çok büyük saygıları var.” diyor.

‘ELLE DAHA İYİ DOKUMA YAPILIYOR’

Gelişen teknolojiye rağmen otomatik makineye niçin geçilmediğinin sorulması üzerine Büyükaşık, “Ürün, bu şekilde daha güzel ve sağlam çıkıyor. Elde dokuduğumuz zaman istediğimiz gibi dokuyabiliyoruz. Ama makine otomatiktir, seri olarak dokuyor. Ama biz bunu istediğimiz gibi dokuyabiliyoruz. Dokumada kullandığımız ipliğin önemli bir kısmını ürettiğimiz kozalardan, geri kalanını da dışarıdan temin ediyoruz.” ifadelerini kullanıyor. Büyükaşık, ürettikleri ipek şalların fiyatının ise kalite ve dokuma şekline göre 45 ile 280 lira arasında değiştiğini söylüyor.

Mesleği devam ettirme konusunda temkinli konuşan Büyükaşık, “İnşallah devam eder. Kesin bir şey diyemeyeceğim ama elimizden geldiği kadar devam ettirmeye çalıyoruz. Ama şu anda Türkiye’de bu meslek ölmüş durumda.” diyor.

Bu arada tezgahta üretilen ipek şallar, hemen tezgahın kurulu olduğu mağazada beğeniye sunuluyor. Yakınlarına hediye düşünen bir çok turist ise ipek tezgahına uğramadan geçmiyor. Anneannesinin de bu mesleği yaptığını belirten Güney Koreli bir turist ise, ipeğe desen veren elleri dikkatli gözlerle inceliyor.