Bağcı, baro binasında yaptığı açıklamada, baro yönetimi olarak darbe teşebbüsünü protesto için toplandıklarını söyledi.
Türk siyaset ve demokrasi tarihine bir kara sayfa daha yazılmaya çalışıldığına dikkat çeken Bağcı, "Türkiye Büyük Millet Meclisi bombalandı, boğazlar kapatıldı, ülkemizin stratejik noktaları hedef alındı. Genelkurmay Başkanımız esir edildi, Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız ele geçirilmeye çalışıldı, onlarca masum vatandaşımız ve polislerimiz, asker kisvesi altındaki cuntacılar tarafından hunharca öldürüldü." dedi.
Milli iradeyi hiçe saymak ve demokrasiyi yok etmenin amaçlandığını vurgulayan Bağcı, o an milli iradenin tek sahibi vatandaşların sandıktan sonra bu kez sokaklarda, meydanlarda boy göstererek, demokrasinin bekçiliğini yaptıklarını belirtti.
Vatandaşların, ülkenin tankıyla, uçağıyla, helikopteri ve silahıyla darbe yapmaya teşebbüs edenlerin karşısına silahsız fakat cesurca dikildiklerini vurgulayan Bağcı, "Halkımız kararlıydı. Dünyada eşi benzeri görülmemiş pasif direnişle darbecileri kısa sürede çaresiz bıraktılar. Kahraman güvenlik güçlerimiz üzerine düşeni yaptı ve darbe girişimi kısa sürede sonlandırılmış oldu. Halbuki bu ülke darbelerin acısını bir çok kez yaşadı." diye konuştu.
Türkiye'de yaşanan darbelerden örnekler veren Bağcı, insanların tarifi imkansız acılar çekmek zorunda bırakıldığını kaydetti.
Dış güçlerin ve yurt dışında yaşayan vatan hainlerinin telkinleriyle ülkenin bir darbe girişimine daha maruz kaldığını vurgulayan Bağcı, "Ama bu sefer seçilmiş Cumhurbaşkanı pes etmemiş, Başbakan canını ortaya koymuş, ülkede kutuplaşmanın olduğu zannedilirken partiler ve siyasi liderler darbeye karşı aynı ortak paydada birleşmişlerdir. Bundan dolayıdır ki tüm milletimiz, aklı selim ve sağduyuyla bugün vatanına, toprağına ve bayrağına sahip çıkmaya devam etmelidir." dedi.