Şırnak’ın Cizre ilçesinde bir araya gelen sivil toplum örgütleri ve siyasi partiler KCK davalarının başka illere gönderilmesine tepki gösterdi.

Doğu ve Güneydoğu'da işlenen faili meçhul cinayet, gözaltı ve işkencelere ait açılan davaların tümünün 'güvenlik' gerekçesiyle Batı illerine nakledilmesiyle birlikte Cizre ve Silopi 'KCK' davaları da aynı gerekçeyle Malatya ve Elazığ'a gönderildi. Cizre'de aralarında eski belediye başkanları ve belediye meclis üyelerinin de bulunduğu 22'si tutuklu 83 kişinin yargılandığı dava, Malatya'ya, Silopi’de de 3 kişinin halen tutuklu bulunduğu 'KCK' davası da aynı gerekçeyle Elazığ'a gönderildi. KCK davalarının başka illere nakledilmesine tepki gösteren siyasi partiler ve sivil toplum örgütleri Şırnak’ın Cizre ilçesinde ortak bir basın açıklaması düzenledi.

Cizre Hükümet Konağı önünde ve aralarında HDP ve DBP ilçe örgütü, Şırnak Barosu, Şırnak Tabipler Odası ve Mazlum-Der’in bulunduğu 15 kuruluş davaların nakledilmesine tepki gösterdi. Zaman zaman sloganlarında atıldığı ortak basın açıklamayı okuyan İnsan Hakları Derneği (İHD) Cizre Temsilcisi Abdulkerim Pusat, Hükümetin sorumluluğu ve suçları paralele atmakla sorumluluktan kurtulamayacağını söyledi. İHD’li Abdulkerim Pusat, “Devletin kirli siyasetinden dolayı uyguladığı soykırım operasyonları kapsamında Cizre, Silopi ve İdil’de tutuklanan siyasetçiler bırakın serbest bırakılmayı bir yıldan fazladır duruşmaya dahi çıkarılmamış, dosyaları Diyarbakır, Şırnak, Cizre, Ankara arasında gidip gelmiş, bu da yetmezmiş gibi en son mahkeme ‘güvenlik gerekçesiyle’ Malatya ve Elazığ’a taşınmıştır. Devletin bu uygulamalarıyla Kürdistan’ın üç direngen kenti olan Cizre, Silopi ve İdil’i cezalandırmak istediği ortadadır. Bu yaklaşımın hukukla, insan haklarıyla, vicdanla hiçbir alakası yoktur. Bu tamamen siyasi bir cezalandırmadır. Bu şekliyle hukukun temel ilkelerinden olan savunma ilkesi ayaklar altına alınmış ve büyük bir insan hakları ihlali işlenmiştir.” dedi.

Şuan da Cizre ve Silopi KCK davalarının bir skandala dönüştüğünü ifade eden Abdulkerim Pusat, Hükümetin sorumluluğu ‘paralel yapı’ olarak adlandırılan yapının üzerine yıkmakla sorumluluktan kurtulamayacağını vurguladı. İHD’li Pusat şunları söyledi: “Hepimiz biliyoruz ki bu davalar hukuki değil tamamen siyasi davalardır. Onun için de bizde bugün adliyenin değil hükümet konağının önündeyiz. Yıllardır suçsuz bir şekilde cezaevlerinde adeta rehin olarak tutulan Kürt siyasetçilere karşı uygulanan bu hukuksuz uygulama derhal ortadan kaldırılmalı ve tüm siyasi tutsaklar serbest bırakılmalıdır.”

Hasta tutsaklara da değinen Abdulkerim Pusat, “Hasta tutsaklar tüm hukuki, ahlaki ve vicdani gerekçelerden yoksun bir şekilde cezaevlerinde ölüme terk edilmiş durumdalar. Artık cezaevlerinden tabutların çıkmasını kimse istemiyor. Tüm hasta tutsaklar bir an önce serbest bırakılmalıdır. Bunun çözüm sürecine de olumlu bir hava katacağı inancındayız. Biz Cizre’deki sivil toplum örgütleri ve siyasi partiler olarak cezaevlerinde tek bir siyasi tutsak kalmayana kadar mücadelemize devam edeceğimizi ve ailelerle dayanışma içinde olacağımızı belirtiyoruz.” diye konuştu.

Yapılan basın açıklamasından sonra toplanan grup olaysız bir şekilde dağıldı.