Başbakan Yardımcısı Numan Kurtuluş, dünyayı bekleyen asıl tehlikenin zengin Kuzey yarım küre ile fakir Güney yarım küre arasındaki yaşanacak çatışma olduğunu söyledi.

Numan Kurtuluş, Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) ve Türk İşbirliği ve Kordinasyon Ajansı (TİKA) işbirliği ile düzenlenen ‘Geçmişten Günümüze Kalkınma Yardımlarının Dönüşümü ‘konulu konferansta konuştu. Toplantıya, TİKA Yurt dışı ofisleri temsilcileri, SETA Koordinatörü Burhan Duran ve TİKA Başkanı Serdar Çam katıldı.

Konuşmasında dünya genelindeki gelir adaletsizliğine ve yardımların menfaat odaklı olmasına işaret eden Numan Kurtulmuş, dünyadaki asıl çatışma ve kavganın Kuzey ve Güney yarım küre arasında yaşanacağına dikkat çekti. Kurtulmuş, “Dünyayı ortandan ikiye bölün, Kuzey ülkeleri ve Güney ülkeleri. Kanaatimce bundan sonraki dünyadaki esas kavga-çatışma Doğu–Batı arasında. Efendim Müslüman ülkelerle ile Hristiyan ülkeler arasında, kültürler arasında medeniyetler arasında çatışma olmayacak. Dünyadaki en büyük çatılma potansiyeli zengin kuzey ile yoksul güney arasındaki çatışma potansiyelidir.” dedi.

İki yarım küre arasındaki nüfus ve zenginlik dengesizliğinin beraberinde çok önemli sorunlar getireceğine dikkat çeken Kurtulmuş, “Zengin Kuzey önümüzdeki 20 yıl içerisinde bu günkü veriler böyle devam ederse bir taraftan zenginleşmesine zenginlik katacak, aynı zamanda nüfusu azalacaktır. Fakir Güney ise fakirliğini daha da artıracak, bugünkü verilerle konulursak 20 sene sonra nüfusunu yüzde 5 artıracaktır. Başka hiçbir çatışma olmazsa, ideolojik, fikri, devletlerarası farklılıklar olmasa dahi zengin Kuzey ve fakir Güney arasındaki bu çelişki böyle sürdüğü sürece her gün Akdeniz’e yeni bir göçmen teknesi batacak, her gün Hint Okyanusu’ndan Avrupa’ya geçmek için gelen binlerce insan hareket edecek. Afrika’dan yine aynı şekilde binlerce yüz binlerce gelmeye devam edecektir.” şeklinde konuştu.

Konuşmasında Türkiye'nin insani yardımlar çalışmalarına da değinen Kurtulmuş insani yardım miktarının yıldan yıla artığını belirtti. Kurtulmuş, "Türkiye insani yardıma 2005'lerde yıllık 61 milyon dolar harcıyordu. 2013'te 3 milyar 300 milyon dolara çıktık. 2014'te bunun da üstüne çıkacağız. 2015'te ise insani yardımda 5 milyar dolar seviyesine ulaşacağız." dedi.

Bu yardımların gelecek dönemde de ciddi şekilde artarak devam edeceğini söyleyen Kurtulmuş, bütün mazlum, geri bırakılmış ve sömürülmüş ülkelere 'balık vermek yerine balık tutmayı öğretme' düşüncesiyle yardımda bulunduklarını ifade etti.

Kurtulmuş, "Ama birileri asırlarca, bırakın onlara balık tutmayı öğretmeyi, onların ellerindeki balıkları alıp kendi sepetlerine koydu. Böyle bir dünya yürütülemez." değerlendirmesinde bulundu.