Katıldığı bir televizyon programında konuşan Gazeteci Levent Gültekin, AK Parti’de İslami hareketten gelen herkesin tasfiye edildiğini söyledi. Gültekin, “AK Parti iktidarı, namaz kılan adama olan itimadı yerle bir etti.” dedi.

Bugün TV’de yayınlanan bir programa katılan Levent Gültekin önemli açıklamalarda bulundu. AK Parti’nin geçmişinin İslami hareketten geldiğine dikkat çeken Gültekin, milletvekili aday listelerine bakıldığında İslami hareketten gelen bir ismin olmadığını belirtti. Gültekin, “Kimisi üç dönem yasağı ile tasfiye edildi, kimisi tercih edilmemiş oldu. Dindarlar var ama Tayyip Erdoğan’ın sözünün üzerine söz söyleyecek kimse yok. Bunun bilinçli bir tercih olduğunu düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

İslami hareketten gelen ve sözü toplumda karşılık bulan herkesin tasfiye edildiğini kaydeden Gültekin, “Eskiden Tayyip Erdoğan bir şey dediğinde, Bülent Arınç bir şey dediğinde karşılığı vardı. Babacan bir cümle ettiğinde onun da karşılığı vardı. Beşir Atalay bir cümle ettiğinde, Abdullah Gül bir cümle ettiğinde karşılığı vardı. Artık böyle isimler yok.” şeklinde konuştu.

‘BÜROKRASİDE VE MEDYADA DA AYNI YÖNTEM UYGULANIYOR’

Bürokrasi ve medyada da İslami hareketten gelen kimseye yer vermediklerini söyleyen Gültekin, konuşmasını şöyle sürdürdü: “AK Parti son iki yıldır diyebilirim, bürokraside medyada da benzer bir yöntem uyguluyor. Medyada da İslamcı hareketten gelen hiç kimse ile iş tutmuyor. AK Parti’nin koordine etmiş olduğu gazetelerin başında ve yönetiminde artık İslami hareketten gelen kimse yok. Akşam’ın yayın yönetmeni de Takvim’in yayın yönetmeni de Sabah’ın yayın yönetmeni de Star’ın yayın yönetmeni de. Halbuki dışarıdan baktığımızda çok İslamcılık davası güdüyormuş havası veriyorlar fakat yöneticilerin alakası yok.”

‘40 YILLIK İSLAMİ BİRİKİMİ 2 YILDA HARCADILAR’

Medyaya ve siyasete tabanı ile alakası olmayan insanların yerleştirildiğini vurgulayan Gültekin, şunları söyledi: “Herkesi kendi kirine, kendi defolarına ortak etti, sonra kaldırdı. Şimdi hiçbir sorumluluğu olmayan, mahalle ile hiçbir alakası olmayan insanlar yerleştiriyor, medyaya, siyasete. Listelerde de bu çok önemli. Mesela Markar Esenyan aday olmuş. Mahmut Övür aday olmuş, Orhan Miroğlu aday olmuş ama İslami harekketn gelen bir kişiyi koymadı listeye. Ayşe Böhürler parti kurucusu ama koymadı, Halime Gökçe koymadı, Kemal Öztürk koymadı. Akıl alır gibi değil. İslamcı geleneğin kırk yıllık birikimi 2 yılda harcandı. İslamcı geleneğin iddiası vardı, taşımış oldukları o inancın bir terbiye, bir ahlak, bir disiplin iddiası vardı. Barışçılık, dostluk iddiası vardı. AK Parti iktidarı, namaz kılan adama olan itimadı yerle bir etti. Bunu biz fark ediyoruz. Halk da fark ediyor. O İslamcı arkadaşlar da fark ediyordur.”