Hit almanın kolay yoludur komplo teorileri”¦ “Ne oldu” sorusunun değil, “aslında ne olmadı” sorusunun cevabını aramak insana farklı bir haz veriyor. Ki böyle bir vahşet sonrasında bile insanlar komplo teorileri üretmekten duyduğu zevki saklayamıyor nedense. Anlamışsınızdır Malatya'daki menfur hadiseden bahsediyorum. Aslında daha önceden Cumhurbaşkanlığı Seçimi sürecinin çok farklı olaylara gebe olduğunu düşünmesem ve buna benzer olayları bekliyor olmasam belki de hiç komplo teorileriyle uğraşmazdım. Gerçi bir ara, şu Başbakan'ın “bindirilmiş kıtalar” diye nitelendirdiği Cumhuriyet Mitingi'nin olaysız geçmesi “acaba korktuğumuz başımıza gelmeyecek mi?” diye düşündürmüştü beni ve oldukça da umutlandırmıştı. Dün, yani 18 Nisan tarihinde toplanan AKP Merkez Karar ve Yürütme Kurulu Toplantısı esnasında meydana gelen Malatya'daki hadise bu yönüyle dikkatimi çekti. Neden tam AKP nin cumhurbaşkanı adayının belirleneceği saatlerde yaşandı bu hadise. Tamam, birkaç psikopatın işidir, birkaç kendini bilmezin işlediği menfur bir cinayettir. Ama neden 18 Nisan ve neden o saatlerde”¦ Ne zaman demokratik teamülleri işletmeye başlasak, ne zaman demokrasimiz rotayı doğrultsa, yolcular hır-gür yapmayı bıraksa bir bomba patlıyor. Nerde patlıyor? En hassas noktada”¦ Öyle bir patlıyor ki, demokrasimizin geçirdiği bütün aşamalara, gelişmelere ihtiyatla bakmaya başlıyoruz. Aslında”¦ diye başlayan cümleleri çokça kullanıyoruz bu dönemde. Otobüsü sağa çekip bir süre dinleniyoruz. Soför değiştirmek, yolcuların bir kısmını otobüsten atmak dahil bir sürü seçenek üzerinde kafa yoruyoruz. Sonra bir şey olmuyor gerçi, yola devam ediyoruz. Olan seçilen kurbanlara oluyor. Bir de boşa geçen zamana”¦ Yakalamaya çalıştığımız rakiplerimiz bir defa daha kayboluyor ufukta. Bir defa daha “ha gayret” diyoruz”¦ “Ölen öldü, kalan sağlar bizimdir” diyenler de oluyor gerçi ama, çoğumuz böyle düşünmüyoruz biliyorum. Bu hadiseler acıtıyor”¦ Yüreğimizi kanatıyor”¦ Bir daha olmasın diyoruz”¦. Bir daha ve asla olmasın”¦ ”¦”¦”¦ İşte aslında Malatya'da dört kişi boğazlanmadı dün. Hep söylediğimiz gibi demokrasimiz, iç huzurumuz, ülkedeki barış ve huzur ortamı boğazlandı. Hem de ne boğazlanma”¦ Yazık oldu”¦ Çok yazık oldu çok”¦