Yaz aylarının gelmesiyle birlikte Manisa’da özellikle çocuklar, şehir merkezinde üzeri açık olan DSİ’ye ait sulama kanallarına girerek serinlemek istiyor. Ancak çocuklar serinlemek için girdiği sulama kanalında çoğu kez akıntıya kapılarak hayatını kaybediyor. Manisa’da sulama kanallarının uzunluğu ise 401 kilometre. Geçen yıl bu sulama kanallarında 11 kişi hayatını kaybetti. Yetkililer, sulama sezonu başladığı için anne ve babaların bu kanallara çocuklarını girdirmemeleri konusunda uyarıyor.

Manisa İl Afet ve Acil Durum Müdürü Bekir Şen, 2014 yılında Manisa’da 11 ölümlü boğulma vakasının yaşandığını, 2015 yılının ilk olayının da Soma’da meydana geldiğini söyledi. Bir şehir için 1 yılda 11 kişinin sulama kanallarında hayatını kaybetmesinin çok büyük bir rakam olduğunu vurgulayan Şen, özellikle ‘Ben yüzmeyi biliyorum’ diyen insanların kanallarda boğulup hayatını kaybettiğine dikkat çekti. Manisa’da sulama kanallarında sulama sezonun başladığını aktaran Şen, sulama döneminin yıllara göre değiştiğini, geçen yıl 60 gün sulama yapıldığını dile getirdi.

Kanalları ortadan kaldırmanın çok zor olduğunu vurgulayan Şen, son iki yıldır İl Jandarma Komutanlığıyla işbirliği yaparak bir çalışma başlattıklarını ve çalışmayı en çok boğulmaların olduğu ilçe olan Turgutlu’da hayata geçirdiklerini söyledi. Turgutlu’da kanallara yakın 10 köyde bulunan çocukları bilgilendirdiklerini belirten Şen, gerek hijyen açısından, gerek can ve risk açısından tehlikeli olduğunu, gerekse böyle bir riskle karşı karşıya kaldıklarında neler yapmaları gerektiği konusunda bilgi verdiklerini ifade etti. Şen, diğer ilçelerde de bunu yaygın hale getireceklerini kaydetti.

Manisa’da DSİ’ye ait barajların bulunduğunu, insanların bu barajların kenarına dinlenmek için, eğlenmek için gittiğini dile getiren Şen, buralarda da insanların yüzerken boğularak hayatını kaybettiğini söyledi. Vatandaşlara uyarıda bulunan Şen, “Serinlemek için kanal, gölet gibi tehlikeli yerlerde suya girmeyin. Serinlemek istiyorsanız, kanala değil havuza girin. Tatlı su barajları çok risklidir. Özellikle buralara gidilmemesi gerekiyor. Yerel yönetimler de üzerine düşeni yapmalıdır. Yerel yönetimler, kırsal kesime, nüfusun yoğun olduğu yerlere havuz yapmalıdır. Bu bir ihtiyaçtır. İnsanlar havuzun dışında yüzmemeyi öğrenirse, meydana gelen vaka sayısı azalır. İnşallah bundan sonra böyle acı olaylarla karşı karşıya gelmeyiz.” diye konuştu.