Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, 1 Haziran Pazartesi gecesi idrak edilecek Berat Kandili dolayısıyla yayımladığı mesajda, "Edebi ve erdemi unutan, riya ve gösterişi tercih eden hâlimize tevbe edelim." dedi.

Görmez, ruha ağır gelen her türlü sıkıntıdan, mümini inciten her türlü hatadan, insana yakışmayan her türlü kötülükten kurtulmak, 'berat etmek' için eşsiz bir fırsat daha yakalayacaklarını ifade ederek, şöyle devam etti: "Biz Diyanet İşleri Başkanlığı olarak bu Berat Kandili'nde kadınıyla erkeğiyle, yaşlısıyla genciyle ailelerimizi camilerimize davet ediyoruz. Hep birlikte Allah’ın evlerine misafir olalım ve topyekûn tevbeye durarak İslam ümmetinin beraati için dua ve niyaz edelim. Ta ki sonsuz merhamet ve mağfiret sahibi olan Yüce Allah’ımız, el açıp yalvardığımız bu gecenin ardından, günah yüklerinden arınmış; suçlarından berat etmiş; hayra anahtar, şerre kilit olmaya azmetmiş; yüreğini imana, ömrünü salih amellere açmış kullar olarak Ramazan’a ulaşmamızı nasip etsin."

"Berat etmek, berâ ve velâ gibi iki önemli adımın sonucunda gerçekleşen bir zirvedir." diyen Görmez, mesajında şu ifadelere yer verdi: "Bu bağışlanma mevsiminde bize düşen tefekkürdür, niyazdır, tevbedir. Bizler bu Berat Kandili'nde silkelenme ve yenilenme ümidiyle hep birlikte tevbe edelim. Kimi zaman samimiyeti, edebi ve erdemi unutan, riya ve gösterişi tercih eden hâlimize tevbe edelim. En yakınlarımızdan bile sevgi ve merhameti esirgediğimiz; eşimizi ve çocuklarımızı ihmal ettiğimiz; akrabalarımızı, yetimleri, kimsesizleri, mültecileri unuttuğumuz günler için tevbe edelim. Rabb'imizin bize emanet ettiği dünya evini harap ettiğimiz; huzur ve adaleti sağlayamadığımız; kan ve gözyaşını durduramadığımız için tevbe edelim. Kendimiz için istediğimizi din kardeşlerimizden kıskandığımız; İslam coğrafyasında ikilik ve kavgayı sona erdiremediğimiz; kıvranan toprakların acısını dindiremediğimiz için tevbe edelim.
Tevbekâr kullarını seven ve tevbeleri kabul eden Rabb'imize sığındığımız bu mukaddes gecede, tevbemiz beratımız olsun. Bireysel ve toplumsal anlamda bizleri berata götürecek tevbeler edelim. Sadece dilde kalan değil, gönle inen, ruhta yankı bulan, özeleştiri ve tefekkür ihtiva eden bir tevbe ile kavli ve fiili olarak istiğfar edelim."