Prof. Dr. Osman Özsoy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine açtığı davanın duruşmasında avukat tutmayacağını, savunmasını kendisinin yapacağını söyledi. Özsoy, “Bir profesörün ve gazetecinin, söylediği sözden dolayı kendisini savunmak için avukata ihtiyacı olmadığını düşünüyorum.” dedi.

Osman Özsoy, 29 Nisan’da, ‘halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit’ suçlamasıyla gözaltına alınmış ve Anadolu Adliyesi’nde 27. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkmıştı. Söz konusu davanın duruşması yarın yapılacak.

Duruşma öncesi açıklama yapan Özsoy, davada avukat tutmayacağını, savunmasını kendisinin yapacağını belirtti. Özsoy, “Bir profesörün ve gazetecinin söylediği sözden dolayı kendisini savunmak için avukata ihtiyacı olmadığını düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

Özsoy, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Bu davanın açılma sürecinde, Eminönü’nden Üsküdar’a geçerken vapurda gözaltına alındım. Meğerse gerek fiziki takiple gerekse de cep telefonu sinyalleri üzerinden adım adım takip ediliyormuşum. Bu ülkenin bir profesörü ve gazetecisi olarak, bir terörist gibi derdest edilip halkın şaşkın bakışları altında polis aracına bindirildim.

Halbuki bir telefonla Emniyete ifade vermeye gidebilirdim. Buna karşılık Başbakan Ahmet Davutoğlu, 102 kişinin öldüğü Ankara patlaması öncesi CANLI BOMBALARIN listesi güvenlik birimlerinin ellerinde olduğu halde, eyleme geçmeden harekete geçilmesinin hukuki açıdan doğru olmayacağı gibi dünya kamuoyunu şaşkına çeviren açıklamada bulundu. Bu sözler medyada çok tartışıldı, muhalefetin sert eleştirisine neden oldu.

Benim elimde kalem, dilimde kelimelerden ibaret olan suçum, bedenine canlı bomba sarmış teröristten daha fazla mı tehdit oluşturuyordu ki, onlar başkent Ankara’nın göbeğinde yakından takip edilmezken, vapurda, hemen yanı başımdaki koltukta, polis olduğunu daha sonra öğrendiğim görevliler oturuyor, Üsküdar’da indiğimizde ekipler beni bekliyordu.

Gazeteci Can Dündar’ın, Cumhuriyet’i tekrar polisle basmaya geldiklerinde, canlı bombalara tanınan hakkın aynısı hukuki muamele bekliyoruz demesi, çok yerinde bir değerlendirme olmuştur.”