Pak Eğitim İş Hukuk Müşaviri Avukat Mehmet Kasap, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) dershanelerle ilgili aldığı karar sonrasında dershanelerin nasıl bir yol izlemesi gerektiğini açıkladı.

Dönüşüme başvurmayan dershanelerin kapatma işlemlerini tamamlamadıkları takdirde serbestçe kayıt alıp eğitimlerine devam edebileceğini belirten Kasap, “Süratle AYM’nin 2014/88 sayılı dosyasını göstererek faydaları yoksa dönüşüm taleplerinden vazgeçtikleri yönünde bir dilekçe sunmalılar. Aksi takdirde MEB süratle dönüşüm taleplerini kabul ederek kararı etkisiz kılmak isteyebilecektir." dedi.

'AYM'nin kararı, MEB'in dayatmacı ve hukuksuz girişimlerine bir darbe'

Sakarya Barosu: Aklın ve hukukun buluştuğu bir karar oldu

Türkiye Kamu-Sen: AYM dershanelerle ilgili doğru karar aldı

Baro Başkanı Arslan: Yargı siyasallaşsa da AYM doğru bir karar verdi

Avukat Mehmet Kasap, yaptığı açıklamada gerekçeli kararın yayınlanmadığını anımsatarak, AYM’nin dershane kapatılmasını iptal ettiğini, fakat dönüşüm liselerinin de yollarına devam etmesi yönünde bir karar verdiğini bildiklerini hatırlattı.

Kasap, AYM’nin kararının yeni bir hukuksal durum oluşturduğunu bu nedenle dönüşüm lisesi ile birlikte dershanecilik faaliyetine de birlikte devam etmek istedikleri yönünde bir başvuru yapabileceklerini vurguladı. Fiilen dershanelerini kapatan fakat ruhsatları devam edenlerin dershaneciliğe devam edebileceğini kaydeden Kasap, “Burada zararlarını çok iyi bir şekilde tespit ettirerek (marka değeri, müşteri portföyü, bina tadilat masrafları, mahrum kaldıkları karlar vs.) tazminat davası açabilirler.” ifadesini kullandı.

Avukat Mehmet Kasap, ruhsatlarını iptal etmiş dershanelere şu uyarıyı yaptı: “Ruhsatlarını iptal etmiş dershaneler de MEB’e tekrar başvuru yaparak dershanecilik yapmak istediklerini belirtmeli. Reddedilir ya da 60 gün içinde cevap verilmezse işlemin iptali için idare mahkemelerinde dava açabilirler. Hukuk güvenliği ilkesine göre başarı şansları çok yüksek olur.”

İşini kaybeden öğretmenler açısından tazminat taleplerinin olacağını belirten Kasap, “Özellikle çalışma hakkı ve bu düzenlemenin yasayla yapılması karşısında dava açma hakkımız engellendi ve adalete erişim hakkımız kısıtlandı gerekçesiyle dava açabilirler.” dedi.