Sağlık Bakanlığı, Ramazan ayının bu yıl da sıcak yaz günlerine rastlaması nedeni ile oruç tutanların sağlıklarına daha fazla önem vermeleri gerektiğini, iftar ve sahur menüleri konusunda daha dikkatli olmaları gerektiği konusunda uyardı.

Obezite, Diyabet ve Metabolik Hastalıklar Daire Başkanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, yeterli ve dengeli beslenmenin sürdürülebilmesi için günün oruç tutulmayan bölümünde en az 3 öğünü tamamlamak ve sahur öğününü atlamamak gerektiği kaydedildi. Sahura kalkılmaması ya da sahurda sadece su içilmesinin zararlı olduğunun unutulmaması gerektiği, bu beslenme tarzı yaklaşık 15-16 saat olan açlığı, ortalama 20 saate çıkarmaktadır denildi. Bunun da açlık kan şekerinin daha erken saatlerde düşmesine ve buna bağlı olarak günün daha verimsiz geçmesine neden olduğu ifade edildi. Sahur öğünü, ağır yemeklerden oluşursa gece metabolizma hızı düştüğü için yemeklerin yağa dönüşme hızı ve kilo alma riski arttığından dolayı, sahura mutlaka kalkılması gerektiği belirtildi.

Sahurda süt, yoğurt, peynir, yumurta, tam tahıllı ekmekler gibi besinlerden oluşan hafif bir kahvaltı yapılabilir ya da çorba, zeytinyağlı yemekler, yoğurt ve salatadan oluşan bir öğün tercih edilebileceği, gün içerisinde aşırı acıkma problemi olanların midenin boşalma süresini uzatarak acıkmayı geciktiren kuru fasulye, nohut, mercimek, bulgur pilavı gibi yemekleri tüketilmesi, aşırı yağlı, tuzlu ve ağır yemekler ile hamur işlerinden uzak durmasının uygun olacağı vurgulandı.

Bakanlığa bağlı Obezite, Diyabet ve Metabolik Hastalıklar Daire Başkanlığı, iftarda yapılan en büyük hatalardan birisinin de çok hızlı bir şekilde, çok yüksek miktarda besin tüketmek olduğuna işaret ederek, çok hızlı yemek yendiğinde bu süre zarfında fazla miktarda, enerjisi yüksek besinler yenildiği ve bu durum hem sağlık açısından risk oluşturabilir hem de ilerleyen günlerde kilo alımına zemin hazırlayabileceğine dikkat çekti.

“YETERİNCE SIVI ALINMADIĞI TAKDİRDE BAYILMA, BULANTI, BAŞ DÖNMESİ YAŞANABİLİR”

Ramazan ayındaki sıvı tüketiminin de nasıl olması gerektiğine değinilen açıklamada, sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı arttığı ve metabolizmanın bu yeni duruma uyum sağlamaya çalıştığı ifade edildi. Sıcaklıkların etkisiyle artan terleme ile birlikte yeterince sıvı alınmadığı takdirde su ve mineral kaybı sonucu, bayılma, bulantı, baş dönmesi gibi sağlık problemleri yaşanabileceği belirtildi. Günde ortalama en az 2-2,5 litre (12-14 su bardağı) su içmeye, bununla birlikte Ramazan ayında sıvı ihtiyacını da karşılayacak ayran, taze sıkılmış meyve-sebze suları, sade soda gibi içecekleri sık sık tüketmeye özen gösterilmesi gerektiği kaydedildi. Çok sıcak havalarda aşırı beden hareketi yapılması durumunda vücuttan su ve tuz kaybının daha da arttığı, bu gibi durumlarda da tuzlu ayran içilmesi önerildiği gerektiği ifade edildi.

“ÇOCUKLARA SIK SIK KAYNATILMIŞ VE SOĞUTULMUŞ SU İÇİRİN”

Çocukların su ihtiyaçları konusuna da değinilen açıklamada, çocuklar sıvı-elektrolit dengesine daha duyarlı oldukları için çok daha dikkatli ve tedbirli davranılması gerektiği, çocuklar su ihtiyaçlarını fark etmeyecekleri ve ifade edemeyecekleri için sık sık kaynatılmış ve soğutulmuş su içirmekte fayda olduğu belirtildi.