Alperen Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Solmazgül, “Bize sözde Ermeni soykırımının hesabını sormaya ve parlamentolarında soykırım kararları almaya çalışanlar, hür dünyanın gözü önünde cinayetler işlemişler ya da seyrederek ortak olmuşlardır.’’ dedi.

Solmazgül, Srebrenitsa katliamının 20. yılı nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, 1991-1995 yılları arasında yaklaşık 5 sene devam eden Sırp ve Hırvat saldırıları sonucunda 250 bin Müslüman Boşnak’ın şehit olduğunu belirtti. Srebrenica'da 11 ve 12 Temmuz 1995’te 12 bin kişinin akla gelmedik işkencelerle katledildiğini söyleyen Solmazgül, “Depolara, ambarlara toplanan binlerce kişi, organları kesilerek, derileri yüzülerek, yakılarak ve diri diri toprağa gömülerek acı ölümler tattırılmıştır. Erkeklerin gözleri önünde bütün kadınların ırzına geçilmiş, Hâmile kadınların karınlarını deşerek cen kesmek de, bu Sırp alçaklarının çok hoşlandıkları işkencelerden olmuştur... O tarihlerde sözde medeni Avrupa ve İnsan Hakları hamilerinin gözleri önünde, Kaçmayı başaran Boşnakları köpeklere parçalattırmışlardır. Annesinin önünde 1,5 yaşındaki bebeği parçalayıp derisini yüzerek etini kızartıp annesine zorla yedirmek için ne türlü bir canavar olmak gerekir? Srebrenica soykırımında ve Bosna'da Bosna'da uygulanan bütün vahşet, siviller ve çocuklar dahil 11 bin kişinin öldürülmesi ve Srebreniça kentinde bazıları 20 yaşın altında 8300 Boşnak erkeğinin katledilmesinin planlayıcıları ve uygulayıcıları olmakla suçlanan Miloşeviç ve Karaziç gibi alçak kâtiller sadece tetikçilerden ibarettir” dedi.

Katliamlara karşı batı dünyasının sessiz kaldığını vurgulayan Solmazgül, “Ne yazık ki, bu soykırımın gerçek fâilleri, her biri bir 'tek dişi kalmış canavar' olan Hristiyan Batı dünyasıdır. BM Barış Gücü (aslında Sırp ve Hırvat gücü), NATO ve başta Hollanda olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerinin askerleri bu vahşete seyirci kalmış; hattâ bir çok olayda Sırplarla birlikte soykırıma iştirak etmişlerdir. Bu soykırımda asıl sorgulanması ve yargılanması gerekenler Sırp cânilerinden çok; Srebrenica'yı 'Güvenli Bölge' ilân ederek Boşnakların silâhlarını toplayıp onları Sırp kâtillere teslim eden; hava harekâtını kasıtlı olarak engelleyen zamanın BM Genel Sekreteri Butrosgali, Barış Gücü Komutanı Fransız Generali Janvier ve BM Bosna Temsilcisi Japon Akashi gibi kişilerdir“ ifadelerini kullandı.

BBP eski Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun katliama ilişkin sözlerini hatırlatan Solmazgül, bir kere daha bu katliamlara maruz kalan tüm şehitlere Allah'tan rahmet dilediğini kaydetti.